Yeni bir yıla daha girdik.
Herkes takvim hesaplarına göre bir yıl daha yaşlandı.
Hemen herkes önceki yıllarda olduğu gibi,
2017'nin de aleyhinde konuşlar başladı...
Yaşanan hüzünler sıralandı...
Daha iyi bir yıl için,
31 Aralık gecesinde saat 12.00 da yeni bir zaman dilimine sevinçle,
"Hoş geldin!" denildi.
Tabi kimileri bu batı inancının figüranı mı oluyorsunuz?
Hazreti İsa'nın doğum gününü kutlamak ta ne oluyor?
Siz dinden çıktınız!
Gibi kabulü kabil olmayan ithamlarda bulundular...
Neyse gelelim,
Hoş geldiğini sandığımız 2018'e.
Acaba Hoş mu geldi?
Boş mu geldi?
Yeni yılda barış,
Sağlık,
Para,
Mutluluk mu geldi gelecek?
*
Ben umutsuz vakalardan biriyim.
En çok paranın silaha harcandığı bu dünyada barış öyle mi?
Daha çok kazanmak için,
Neredeyse tüm gıdaların GDO'laro değiştirilmiş,
İnsanlar yedikçe yamulmuş,
Sapıtmış,
Ucube ruhlu hallere dönüşmüşken,
*
Dünya sera gazı etkisinde cendereye dönüşürken,
Güneşin zararlı ışınları insanları inin inim inletirken,
Hastane ve doktorlar için hastalar müşteri sayılırken,
Cebinde parası olan insan saygın(!)
Olmayan ayak altında dolaşan değersiz varlık konumunda iken,
Açan bir çiçek,
Yürüyen bir çocuk,
Yeni doğan bir günün muhteşemliği fark edilmezken,
Her gün daha çok cinayet,
Her gün daha fazla tecavüz yaşanırken,
Siz hangi umudun peşindesiniz?
*
Kendi elimizle yaşanılmaz bir dünya oluşturduk.
Adeta bir cehennem!
Biz değişmeden,
Anlayışlar değişmeden,
Ahlaki değerler kabul görmeden,
İyi günler görmemiz,
İmkansız...
*
Yani demem o ki,
Yaşananlardan,
Gelecekte de neler yaşayacağımızı anlamak pekala mümkün.
Ama yine de iyi seneler...
İYİ OLACAK
Osman Karaduman
Trabzon'un has ülkücülerinden.
Geçmişte MHP'nin Milletvekili aday adaylarından.
Eczacı.
*

MHP ile aramızda sorunlar çıkarttı.
Biz artık MHP olarak muhalefet yapamaz olduk.
Yapmaz olduk.
Bu arada,
Parti içinde demokrasi kalmadı.
Hayatını dava için feda eden ülkücülere tahammülü kabil olmayan muameleler yapılmaya başlandı.
Hepsi bildiğiniz şeyler...
*
Sonra MHP'nin içindeki Türkiye Sevdalıları,
İktidar sevdalılarından ayrılmak zorunda kaldılar.
Makam mevki değil Türk gençlerini,
Türkiye'nin geleceğini düşünerek,
Özü/sözü ve ruhu bir hareket başlatıldı.
İyi de oldu.
İyi parti oldu.
*
Vatandaşın,
Artık 'Ne yapalım?"
'Kime oy verelim' gibi mazereti kalmadı.
İyi partinin oyu yüzde 20'lerin çok üzerindedir.
Onun içindir bunca korkular.
*
Bakın bir barajlardan bahsediyor muyuz?
O baraj korkusu olanları görüyorsunuz.
Seçimler yaklaşıyor.
Her şey İyi olacak.
Çoğu gitti azı kaldı..."
TRABZONSPOR EFSANELERİ 2
Arif Sırtkaya futbolun emektarlarından olan bir isim.
9 Yılda hazırladığı Trabzon Efsaneleri adlı kitabının 2. Baskısına hazırlanıyor.

Bazı müdahaleleri de olacak...
Birinci baskısı 4 bin yaptı ve elinde sadece bir kaç kitabı kaldı.
2. Baskısı da 4 bin olacak.
Çünkü ekmek peynir gibi gidiyor.
Kolay değil, "Efsaneler" bu kitapta.
Arif Sırtkaya, kitabına iyi çalışmış.
Lezzetli bir anlatım sunuyor.
Sıkmıyor.
Pek çok insanın fesat çıkarttığı bir yerde,
Arif Bey kitap çıkartıyor.
Şimdiden 2. Baskısı hayırlı olsun.
Eline yüreğine sağlık Sırtkaya.
BİZİ DE ALLAH GÖNDERDİ BAŞKAN
Ankara Kahramankazan, AKP Kadın Kolları Yerel Yönetimler Başkanı Müzehher Belma Erdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Allah tarafından gönderildiğini” söyledi.
Erdoğan'ın ifadeleri şöyle:
"Bizim Cumhurbaşkanımız, o kadar büyük bir insan ki,
Allah tarafından gönderilmiş,
Bu ümmetin umudu olan bir insan.
Bizim onun peşinden gitmekten, onun yolunda hizmet etmekten başka bir yolumuz var mı acaba?
Olamaz,
Olmamalı da zaten.
*
Bakın, bana çoğu kimseler soruyorlar;

Aş aramıyorsun,
İşin gücün var,
Çocuğun büyümüş.
Neden oradasın?'
İşte ben, küçücük çocukların geleceği için yola çıktım.
Evet,
İş aramıyorum,
Aş aramıyorum;
Ama bu liderimin peşinde koşturmaktan şeref duyuyorum."
Dedi.
*
Sevgili Belma Erdoğan'a şimdi el cevap;
Bu etkili beyanlarınızdan sonra eminim tez zamanda işiniz hazırdır.
Bu arada "Tayyip Bey'i Allah gönderdi" diyorsun ya,
Seni de,
Beni de,
8 milyar insanı da Allah gönderdi.
Ve demokrasinin güzelliği bu ya,
Halk da seçti Recep Tayyip Erdoğanı.
Başka iş arama anlaşıldı mı?
AL SANA BİR MANYAK DAHA
Konya’nın Selçuklu ilçesindeki,
Ayşe-Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görev yapan Felsefe Öğretmeni Ercan Harmancı Sosyal medya hesabından BAKIN NELER gevelemiş.,
İmam Hatip Lisesi öğretmeni Ercan Harmancı,
Okuldaki beden eğitimi dersine çıkarak kız öğrencileri görünce tahrik olduğunu yazdı.
Harmancı, Facebook hesabından,
“Ya benim çok sapık duygularım var" ki çok haklı.
Ya da şeytan onlara uğramıyor...
Bir genç kızın vücut hatlarını gördükten sonra,
Şeytan size üflemiyorsa,
Ya erkekliğinizi,
Ya da imanınızı kaybetmişsiniz demektir...”
*
Allah aşkına adama bakın ya.
Öğretmene bakın ya.
Müslüman'a bakın ya...
*
Kızı yaşındaki çocukları görrünce şeydan ona üflüyormuş.
Ya merak ettim bire densiz.
Bire sapık.
Bire sap.
Bira cinsi sapık.
Şeytan nerene üflüyor?
*
Önüne mi üflüyor?
Arkana mı üflüyor?
Ağzına mı üflüyor?
*
Önceki gün öğrendim ki,
Bakanlık bu ahlaksızı görevden almış.
hay Allah razı olsun.
Milli eğitim bir sapıktan kurtulmuş oldu..
TEYZE DEDİ DAYAĞI YEDİ
Hatay'da sevişeceği hayat kadınına" çoraplarımı da çıkartayım mı teyze" deyince,
Hayat kadınından fena halde dayak yedi.
Kendini savunan kadın,
-Ben teyze gibi mi görünüyorum.
Konuşmasını bilseydi.
Diyerek kendini savundu.
*
Ah ne hale geldik!
Kadın fahişe olmuş umurunda değil de,
Teyze hitabı çıldırmasına yetiyor...
Of
bu
ne
a
ca
yip
dün
yaa!
BAKAN BÜTÇEYİ ZORLAMIŞ
Bakan asgari ücret için "bütçeyi zorladık" demiş.
İyi de milyonlarca insan çalıştığı halde aç geziyor aç.
Esas zorlama mutfakta...
Siz de bütçeyi zorlamışsınız,
Çok mu?
GÜL GÜLER Mİ?
Abdullah Gül bir tivit attı,
"Yazıklar olsun "cevabını aldı.
Hatta "Bay Kemal'in kayığına bindi" şeklinde de itham edildi.
Pek Gül ne dedi?
"Troller bana saldırdı.
Partimiz demokratik bir partidir.
İfade özgürlüğü hakkımı kullandım.
gerek gördüğümde yine kullanacağım..."
Cevabını verdi.
*
Gerçekten de;
Neden bu sıfır hoşgörü?
Niçin bu tahammülsüzlük?
Farklı düşünmek niye öfke yaratıyor?
Böyle bir ülkede yaşamak zor değil mi?
Ben bu atmosfer fena halde rahatsızım...
OSMANLI
Sinan Çetin Türkiye'nin önemli bir yapımcısıdır.
Sinema dünyasına önemli filmler kazandırmıştır.

Son zamanlarda oğlu ile haylı sıkıntılar yaşamıştır ve de yaşamaya devam etmektedir.
Tabi bu bahsettiklerim bir girizgah!
Maksadım onun Ülkenin isminin Osmanlı olmasına yönelik bir değerlendir yapmak.
Öyle ya "Türkiye" yerine Sinan Çetin'in ülkenin adının "Osmanlı" olmasından yana görüşler belirtiyor.
İyi de bu değerli üstadımızın çocuklarının adı:
Yavuz,
Fatih,
Kanuni
Hürrem falan değil. değil.
İsimleri:
Tess,
Orfeo,
Rafael.
Ha Rüzgar da var...
E,
E'si o kadar...
FIKRA
Farklı milletlerin kadına bakış açısı'
Konulu toplantıda ilgi çekici bir tartışma konusu vardır.
'Bir kadının elini niye öpersin'
Sorusuna cevap aranmaktadır.
Fransız, 'Saygımdan öperim' der.
Alman'ın cevabı:
Kadınlar kutsal varlıklardır, o yüzden öperim.
Sıra Türkiye'yi temsil eden Temel'e geldiğinde cevap hazırdır:
Valla, bir yerden başlamak lazım!..