‘Bundan 95 yıl önce, 17 Şubat 1926’da TBMM’de kadınla erkeği eşit kılan Medeni Kanun kabul edildi. Yasa, özellikle kadınlara tanıdığı haklar açısından toplumun aydınlık yüzü olmuştur. Medeni Kanun, kanun önünde kadın erkek eşitliğini kabul ederek kadınların ve bunun sonucu toplumun önünü açan en önemli cumhuriyet yasasıdır. Medeni Kanun, kadınların eşit ve özgür bireyler olarak toplumsal ve kamusal yaşamda yerini almasının başlangıcıdır.

EŞİTLİK SAĞLANDI

Kanunun getirdikleri: Ailede kadın-erkek eşitliği sağlandı. Evlilikte resmî nikâh zorunluluğu getirildi. Tek eşle evlilik esası getirildi. Kadınlara, istedikleri mesleğe girebilme hakkı tanındı. Mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın-erkek eşit hale getirildi. Ülkemizde kadınlar egemen kültür nedeniyle daha az eğitime, daha az ekonomik ve mali kaynağa, daha az karar alma yetkisine sahiptir. Üstelik kadın bir de kendine atfedilen sosyal rol ve iş bölümündeki ayrımcılıktan dolayı şiddet görmektedir.

DEMOKRATİK ORTAM

Kadınların hak ve özgürlüğü demokratik ortamlarda gelişir. Dünyada yönetimler toplumsal cinsiyet eşitliğine verdikleri önem ve yaptıkları katkı ölçüsünde toplumsal gelişmede ve ekonomide başarılı oluyor. Yönetimlerin kadınlara fırsat eşitliğini sağlayacak politikalar üretmesi ve bu eşitliğin önündeki engelleri kaldırması gerekir. Devlet cinsiyet ayrımcılığını önlemeli. Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesini uygulamalıdır.  Cumhuriyeti bir kadın devrimi haline getiren Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Medeni Kanun’un mimarı Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt’u saygıyla anıyoruz.’

Editör: TE Bilisim