Bartınspor’un Trabzonlu Başkanı Mehmet Bulut, “3.lig hasretini bitirmek istiyoruz” dedi ve ekledi;
 
Yıllar önce Bartın’a yerleşen ve iş hayatına atılan Trabzonlu iş adamı Mehmet Bulut, sezon başında bir anda kendisini Bartınspor’un Kulüp Başkanı olarak buldu.
 
İş hayatındaki başarısını spor sahasında da gösterebileceğine inanarak bir yola çıkan Bulut ve ekibi, Bartınspor’u 3 Lig’e çıkarmak için taşın altına gövdelerini soktu. Ancak, geride kalan 7 maçın 4’ünde hakem kararları ile adeta linç edildiklerini belirten Bartınspor Kulübü Başkanı Mehmet Bulut, Trabzonspor’la aynı kaderi paylaştıklarını söylüyor. TAKA Gazetesi olarak, Bartınspor Kulübü Başkanı Mehmet Bulut ile, iş hayatını, Bartınspor’u ve Trabzonspor’u konuştuk. Bulut’un çarpıcı ifadeleri şöyle:
 
TAKA: Öncelikle sizi tanıyalım nasıl geldiniz Bartın’a, ticari hayata nasıl başladınız?

BULUT: 1936 yılında dayım Bayram Aydın ile Ankara’da çalışmaya başladım. Kur-an Kursu’nda hafızlık yapıyorken kaçıyordum, ceza olarak da beni inşaatlara gönderiyorlardı. 1986’da Tokat’a gittim, inşaat işine orada devam ettim. 2-3 yıl çalıştıktan sonra askerlik dönemi gelmişti. Askerliğin ardından da yeniden dayımla birlikte inşaat işi devam etti. 1993’te Bartın’a yerleştik. 1999 yılında dayımın yanından ayrılp kendi işime kurma kararı aldım. O süreçten sonra işi öğrendik. Memleket hasreti, gurbet hayatı derken 40-50 yıldan beri devam edegelen bir süreç oluştu. Bölgemizin o dönemler geri kalmışlığı, yatırımların olmayışı, Trabzonluların her bölgede, her ilde dünyanın bir ucunda oluşu gibi bizim de bir hayat maceramız başlamış oldu. 1999 yılında kendi adıma kurduğum firma ile küçük çaplı onarımlar tarzında çalışma hayatının içerisine aktif olarak başladık. Çalışmak zorundaydık başka çaremiz yoktu. Çünkü bakmamız gereken bir ailemiz vardı.
 
Bize De Kumpas Kuruldu 55 Yılla Yargılandık Ama Beraat Ettim
 
2007’ye kadar ‘Mehmet Bulut İnşaat’ olarak faaliyet gösterdik. 2007’den sonra bugünün tartışma konusu olan memlekete kumpas kuranlar bize de bir kumpas kurdu. Bir operasyon yaşadık. Telefon dinlemeleri derken şükürler olsun mazimiz ve çalışma sahamızı temiz ve hukuk kuralları içerisinde tuttuğumuz için bir şey çıkmadı. 55 yıl hapis cezası ile yargılandık fakat beraat ettik. Ondan sonra ‘Öz Bulut’ firmasını kurduk. Şükürler olsun Türkiye’nin değişik illerinde firmalarımız bulunuyor. Biz ağırlıklı olarak Kamu ihalelerine giriyoruz. Genel olarak okul, hastane, eğitim binaları üst yapı ağırlıklı olmak üzere inşaat sektöründe aktif faaliyet gösteriyoruz. Yap-satı da son 5 yıl içerisinde çok etkin olmamakla beraber devam ettiriyoruz. Vatandaşın talepleri doğrultusunda bizden illa ki projeleri siz yapın derlerse Yap-satı düşünüyoruz.
 
“Birlikten Güç Doğar!”
 
Şimdi Amasya’da 13 dönümlük bir yer aldık. Orada da 150-170 arası daire yapmaya başlayacağız. Bunun dışında düğün salonu işletmeciliğine başladık, iki tane düğün salonu işletiyoruz. Hizmet sektörüne de biraz yatırım yapalım dedik. Şükürler olsun her şey yolunda. Biz 8 kardeşiz, 6’sı erkek. Hepsiyle bir aradayız. Bartın’a ilk önce ben geldim, sonra çocukları aldım. Yavaş yavaş imkanlar oluştukça bu sefer biraderleri aileleriyle beraber Bartın’a Karabük’e yerleştirdik. ‘Birlikten güç doğar’ misali ahenk içerisinde işlerimizi yürütüyoruz.

TAKA: Zor bir hayattan gelmişsiniz dolayısıyla Bartın’a yerleştiniz. Bartınspor macerası nasıl ortaya çıktı?

BULUT: Ben iyi bir Trabzonlu ve Trabzonsporluyum. Gurbette yaşayan her Trabzonluyum diyen ferdin çektiği memleket özlemi hasebiyle iyi bir Trabzonsporluyuz. Ancak yıllardır Bartın’da yaşadığımızdan ötürü bütün yatırımlarımızı bu bölgede yapma zorunluluğu ortaya çıktı. Karadeniz olması hasebiyle yeşilliği, denizi memleket özlemini tam olarak dindirmese bile çok büyük özlem duyuyor insan. Tabi iş dünyası içerisinde olduğunuz zaman biraz da başarılıysanız, yaşadığınız şehirde her ne kadar Trabzonlu, yabancı görülseniz bile her şeyin önünde engel olmuyor.
 
Bugüne Kadar Bartınspor’un Maçını İzlemiş Değildim
 
Ben 24 yıldan beri Bartın’da yaşıyorum, fakat bugüne kadan bir tane Bartınspor maçı izlemiş değilim. Ama hasbelkader bugün de Bartınspor Kulüp Başkanlığı görevini bize layık gördüler. Bartınspor bugün Bölgesel Amatör Ligi’nde mücadel ediyor ve 17 yıldan beri bir profesyonel lige çıkma mücadelesi içerisinde. Ekonomik anlamda bu iş çok zor bir süreç, taşınabilecek kolay bir iş değil. Doğal olarak siyasiler, belediye başkanları, vekillerimiz bölgede yaşayan toplumun önde gelen iş dünyasının önemli isimleri, bizim iş dünyasında göstermiş olduğumuz başarıyı kulüp bazında da göstereceğimize inanarak bizden de bu işin içerisinde olmamızı istediler. Biz de görevden kaçmak istemedik açıkçası. Yoksa benim özellikle istediğim, heyecan duyduğum bir süreç değildi.
 
Bartınspor’un Lobisi Kuvvetli Değil
 
Bartınspor’un şu anki durumu hedeflediğimiz, arzuladığımız noktada değil. Yaşanan süreçte de çok fazla da hakem mazeretine sığınmak istemiyoruz. Bartın şehri biraz küçük bir il. Bu nedenle bana göre lobisi çok kuvvetli değil. Siyasi projektöründen göstermiş olduğu tabloda belediye olsun, milletvekili olsun şehrin siyaset anlamında birlikte bir gücü birleştiremediği için bu tür zafiyetlere uğraması normal gibi geliyor. Bartınspor olarak şu anda onuncu sıradayız fakat çok güzel bir kadro kurduk. Gerçekten futbolcu kalitesine baktığımız zaman geçen yılın değişik takımlarında 8 şampiyonluk yaşamış oyuncularını takviye ettik. Biraz da Trabzonspor’a benzedik. Onlar da geçmiş yıllarda bunları yaşadı. Sil baştan 31 tane sporcu aldık. Aldığımız ve geri gönderdiğimiz sporcular var. Antrenörümüz Trabzonlu, bir dönem Trabzonspor’un hocalığını yapmış olan Ahmet Özen.
 
Hakemler Bizi Perişan Etti
 
Yani kaliteli bir kadro oluşturma heyecanı içerisindeyiz. Bölgesel Amatör Lig kurulalı 7 yıl oldu bu yıldan itibaren hep Bölgesel Amatör Ligi’nde oynadı ama maalesef geçen sene de şampiyonluğu elinden alınmış bir Bartınspor var. Hakemler bizi perişan etti. Bununla ilgili Merkez Hakem Kurulu Başkanı sayın Yusuf Namoğlu’na, Metin Tokat’a Konfederasyon Başkanına, Gençlik Spor Bakanlığına çıktık. Yedi maç oynadık, bunun dördünde çok bariz hakem hatası denmez artık. Kasıt aramaya başladık. Bir maçın içerisinde iki penaltının verilmemesi, bir golün sayılmaması bariz kasıtlı geliyor bize. Bartınspor’un geçirdiği bu süreci Trabzonspor da geçiriyor. Fakat çok bariz bütün adaletsizlik bizi mi buluyor diye sorup duruyoruz? Hak arayışımız oldukça yüksek seste.
 
İstifa Etmeyi Düşündüm Baskılar Üzerine Devam Ettik
 
Trabzonspor uğradığı haksızlık karşısında bir bildiri yayınladı. Anlaşılan bizim de birçok bildiri yayınlamamız gerekiyor. Biz sonuçta bir Amatör Ligiz ve Türk futboluna katkı sağlıyoruz. Kolay bir süreç olmadığını konuşmamda da söyledim. Şehrin bizden beklentisi oldukça yüksek, dolayısıyla yoğun bir baskı var. Başarıya odaklı bir tepki oluştu. Bunların hepsi biraz bizi alışık olmadığımız bir hale soktu. Takım anlamında şehir bize küsmüş artık. Kişisel paranızı ve birçok fedakarlık yaparak bir yerlere gelmeye çalışıyorsunuz. Bir hakem faciası yaşayıp puan kaybediyorsunuz, bu da şehri üzüyor. Beklentiler yerine gelmediği zaman biz baskı altında kalıyoruz. Dolayısıyla ben de biraz duygusal davranarak facebook’ta istifa edeceğimiz konusunda bir yazı paylaştık. Ondan sonra gelen baskılar üzerine tekrardan devam ettik.

Trabzonspor Bütünlüğü Sağlamalı

TAKA: Trabzonspor hakkında neler düşünüyorsunuz?

BULUT: Trabzonspor’un Allah yardımcısı olsun. Trabzonspor’a karşı bu hakem camiasının son 3 yıldan beri bir önyargısı var. Artık bu geçmiş yıllardan kalan alerji mi kin mi? Bilemiyorum. Son oynanan Beşiktaş maçında ulusal basında kalem oynatan, eski hakem otoriteleri çok bariz bir şekilde Trabzon’a karşı bir haksızlık yapıldığını dile getirdiler. Hep hakem diyoruz da ben bu hataları insani hata olarak kabul etmiyorum. Trabzon halkının da kabul etmemesi gerekiyor. Sonuçta insanız ve o futbolu oynayanlar da insan. Bu kadar basit ve ucuz olmamalı. O zaman bu işi taşıyamayanları ayıklamaları gerekiyor. Sayın Trabzonspor’un yöneticileri sayın Muharrem Usta’ya burada düşen husus da şudur; Şehrin bütünlüğünü ne olursa olsun bozmamaları gerekiyor. Tepkiyi suç unsuru taşıyacak noktaya taşımamak gerekir. Bartın şehrinin insanı biraz mütevazi ama bu şu anlama gelmemelidir. Oradaki insanlar mütevazi diye koyun yerine koyulmamalıdırlar. Gücü olan şampiyon olacaksa o zaman yalandan insanları ekonomik anlamda yormamaları gerekir. Şu anda mesela hem yazılı hem de görüntülü basında Bartınspor’a yapılan haksızlıkların devamı olacağını düşündüğümüz için maçları içeride ve dışarıda görüntülü kayıt altına alıyoruz. Profesyonelce çektirerek ilgili kuruluşların önüne koyacağız. Ne derece etkin olur bilemeyiz? Eğer biz cezalandırılıyorsak hakemler de cezalandırılmalıdır.
 
Ersun Yanal’a Sabır Gösterilmeli

TAKA: Trabzonspor’un geleceği ile ilgili neler düşünüyorsunuz?

BULUT: Yeni bir kadro kuruldu, fakat geleceğe taşıyacak futbolcu topluluğunun olmadığını söyleyebiliriz. Belki küçük müdahalelerle, takviyelerle gelecek yıllarda hedef düşünülebilir diye düşünüyorum. Mütevaziliğiyle Başkan Usta’nın Trabzon şehrine yakışan bir insan olduğunu düşünüyorum. Gerilimle bu işten sonuç alınamayacağı belli. Mesela hakemler benim için ‘Bartınspor başkanı çok agresif’ diyorlar. Ben agresif değilim. Sadece yapılan haksızlıklara karşı tepki veriyorum. Yani tepkinin dozunu iyi ayarlamak gerekir. Adaletsizliği hakem sahada yaparken siz sesinizi çıkartmazsanız, hakkınızı savunmuyorsunuz anlamına gelir. Ersun Yanal hocamıza da sabır gösterilirse başarıya ulaşacağına inanıyorum. Yüreğimiz Trabzon’la yatıp kalkıyor fakat heyecanımızın en büyüğü Bartınspor ile beraber.