Yaprakların sararmaya başladığı, havaların serinlediği sonbahar ayları pek çok kişi için alerji sezonunun işareti oluyor. Memorial Antalya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Arif Keleşoğlu, sonbahar alerjilerinin doğru tedavi ve basit önlemlerle yönetilebileceğini belirtiyor. Polenler, küf sporları ve ev tozu akarlarının tetiklediği bu durum, hapşırma, öksürük, burun akıntısı, gözlerde sulanma ve hatta astım ataklarına kadar varabilen şikâyetlere yol açabiliyor. Özellikle genetik yatkınlığı olanlar, astım hastaları, çocuklar ve yaşlılar risk altında. Uzm. Dr. Keleşoğlu, erken önlem ve doğru tedavinin semptomları ciddi ölçüde azaltabileceğini vurgulayarak, halkı bilgilendiriyor.
Sonbahar Alerjileri Hangi Şikâyetleri Tetikliyor?
Sonbahar alerjileri genellikle mevsimsel alerjik rinit olarak adlandırılır ve bağışıklık sisteminin çevresel etkenlere aşırı tepki vermesiyle ortaya çıkar. Polen yoğunluğu, küf sporları ve ev tozu akarları, hapşırma, öksürük, burun akıntısı, gözlerde sulanma gibi belirtileri tetikleyebilir. Ayrıca astım hastalarında bu durum ataklara yol açabilir. Uzm. Dr. Keleşoğlu, özellikle ilkbahar alerjisi öyküsü olanların sonbaharda da şikâyet yaşayabileceğini belirtiyor. Alerji semptomları göz ardı edilmemeli, uzun süre devam ediyorsa mutlaka göğüs hastalıkları veya alerji uzmanına başvurulmalıdır.
Kimler Daha Yüksek Risk Altında?
Genetik yatkınlık, astım öyküsü, çocukluk dönemi alerjileri ve yaşlılık, sonbahar alerjilerinde risk faktörleri arasında yer alıyor. Ayrıca nemli bölgelerde yaşayan kişiler, küf sporlarına maruz kaldıkları için daha hassas olabilirler. Uzm. Dr. Keleşoğlu, özellikle ilkbahar alerjisi yaşayan kişilerin sonbaharda tekrar şikâyet yaşamaya hazır olmaları gerektiğini vurguluyor. Risk altındaki bireylerin önlem alması, semptomların ciddi boyutlara ulaşmasını engellemek için kritik önem taşıyor.
Alerji Semptomlarını Azaltmanın Pratik Yolları
Sonbahar alerjisiyle başa çıkmak için basit ama etkili önlemler bulunuyor. Polen yoğun günlerde dışarı çıkmamak, pencereleri kapalı tutmak ve klima filtrelerini düzenli değiştirmek önemli adımlar. Evde nem oranını yüzde 30-50 arasında tutmak, küf oluşumunu engeller. Dışarıdan gelince kıyafetleri değiştirmek ve duş almak semptomları azaltır. Ayrıca antihistaminikler, burun spreyleri, alerji aşıları ve gerekirse inhaler kullanımı semptom kontrolünde etkili yöntemler arasında yer alıyor.
Beslenme ve Bağışıklık Desteği
Beslenme, sonbahar alerjileriyle mücadelede önemli bir rol oynuyor. C vitamini açısından zengin meyveler, omega-3 yağ asitleri, probiyotikler ve D vitamini, bağışıklığı güçlendirerek alerjik reaksiyonların şiddetini dolaylı yoldan azaltabilir. Uzm. Dr. Keleşoğlu, düzenli beslenmenin ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarının, alerji semptomlarını azaltmaya destek olduğunu belirtiyor.