"Hükümetler, Otel Lobilerinde Kurulmayacak"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin en büyük getirisinin hükümet krizlerine ve koalisyonlara son verecek olması olduğuna dikkat çeken Başkan Genç, "Türkiye, her zaman seçimlerden sonra eğer tek parti çıkmamışsa enerjisinin büyük kısmını hükümeti kurma çalışmalarına ayırıyordu. O, bakan olacak; şu, bakan olacak, yok şu parti hükümeti kursun gibi tartışmalarla enerjimizi kaybediyorduk. Hükümeti kurmak için al o bakanlığı ver şu bakanlığı gibi tartışmalar oluyordu. Otel lobilerinde hükümet pazarlıkları yapılıyordu. Şimdi halk oy vereceği hükümeti bilerek oyunu kullanacak. Otel lobilerinde hükümet kurulmayacak. Herkes, koalisyon hükümetlerinden neler çektiğimizi çok iyi hatırlıyor. Ve bu hükümetlerin ömrü de en fazla 1-2 yılı geçmiyordu. Maalesef, bu ülkede ömrü 20 gün süren hükümetler bile oldu. Ne yatırımlar yapılabiliyordu, ne de projeler yürütülebiliyordu. Hiç kimse önünü göremiyordu. Siyasi ve ekonomik belirsizlikler önümüzü tıkıyordu. Partiler, zamanlarının büyük kısmını siyasi çekişmelere ve polemiklere harcıyordu. Ama bu gelecek sistemde inşallah, bütün bu sorunlar ortadan kalkacak. Devlet, hantal yapılarından kurtulacak. Artık, kısır tartışmalarla zamanımızı harcamayacağız. Bütün enerjimizi ve gücümüzü Türkiye'mizin geleceği için harcayacağız." dedi.
"Her Şey Şeffaf Olacak"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde meclisin yasama yetkisinin daha güçlü hale geleceğini ve bunun yanında meclise güçlü bir şekilde hükümeti denetleme yetkisi verildiğini belirten Başkan Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: Ve milletvekilleri hükümetten bağımsız olarak yasa teklifi verme imkanına kavuşacak. Mevcut sistemde bakanlar aynı zamanda iktidar partisinin milletvekilleri olduğu için hükümet, bütün yasama faaliyetlerini kendi kontrolü altında tutuyordu. Yani iktidar partisinin onayı olmadan hiçbir kanun teklifi mecliste onaylanamaz. Şu ana kadar muhalefet tarafından verilerek kabul edilen hiçbir kanun tasarısı yoktur. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde ise muhalefet partileri birleşip kanun tekliflerini meclisten geçirebilirler. Seçim barajının düşürülmesiyle daha çok parti meclise girecektir. Bu da halkın meclisteki temsil gücünü artıracaktır. Şu anda cumhurbaşkanı yaptığı işlerden dolayı sorumsuz durumda. Cumhurbaşkanı sadece vatana ihanetten dolayı Yüce Divan'da yargılanabiliyor ama bunun da kanunda tanımlanan bir suçu ve cezası yok. Şimdi gelecek sistemde ise cumhurbaşkanı yapmış olduğu bütün eylemlerden dolayı 400 milletvekilinin oyuyla Yüce Divan'da yargılanabilecek. Sorumsuz cumhurbaşkanı döneminden, sorumlu cumhurbaşkanı dönemine geçiyoruz. Yani her şey şeffaf olacak. Meclis, cumhurbaşkanını, yardımcılarını ve bakanları denetleyecek. Bunun da çeşitli yolları var. Meclis araştırması ve soruşturması, genel görüşme, yazı soru yoluyla meclis cumhurbaşkanı ve bakanları denetleyecek.
"Temsilde Adalet Sağlanacak"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde küçük partilerin de meclise girme imkanı bulacağı belirten başkan Genç, böylece temsilde adaletin sağlanacağına dikkat çekerek, "Seçim barajının düşürülmesiyle küçük partilerde meclise girme imkanı bulacak. Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi, Demokrat Parti ve DSP gibi partiler de milletvekili çıkarabilecek. Böylelikle bütün halk kesimlerinin TBMM'de temsil edilmesi sağlanacak. Bu yüzden de bu sistem parlamenter sisteme oranla daha demokratik bir sistem. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle uyumlu olması için Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Yasası'nın önümüzdeki yıllarda değiştirileceğini zannediyorum." diye konuştu.
Eleştiriler Haksız
Başkan Genç seçilme yaşının 18'e düşürülmesiyle ilgili eleştirilerin son derece haksız olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: Avrupa ülkelerinin tamamına yakınında seçilme yaşı 18'dir. Peki bizde seçilme yaşının 18'e indirilmesinden neden korkuyorsunuz. Her şey de Avrupa'yı örnek alıyorsunuz da bunda neden almıyorsunuz. Demek ki muhalefet gençlerin mecliste temsil edilmesinden rahatsız oluyor. Gençlerimize güvenmiyor. Ülkemizde 18-25 yaş aralığında 7 milyon genç nüfus var. Dolayısıyla genç nüfuslu bir ülkeyiz. Onların bu dinamizmden istifade etmeliyiz. Dolayısıyla gençlerimizi siyasete alıştırmak, hatta onları teşvik etmemiz gerekir. Bir şekilde onları geleceğimize hazırlamalıyız. Çünkü ilerde ülkemizi gençlerimiz idare edecektir. Ülke yönetimi konusunda tecrübe kazanmalarında ne gibi bir sakınca olabilir, hiç anlayamadım. 15 Temmuz’da darbecilerin tanklarının altına yatan bu gençlerdi." diye konuştu.
Editör: TE Bilisim
