Seçim yorgunu Türkiye bir türlü ana gündeme dönemedi.
İstanbul seçimleri sonrası dilerim özellikle ekonomi alanında daha iyi gelişmeler yaşanır.
Toparlanma emareleri görüyoruz, kalıcılık sağlanır.
Moodys not düşürse bile piyasanın bundan etkilenmemesi Dolar ve Euro’nun 6 lira seviyelerinden aşağı yöne hareketinde süreklilik sağlanması seçimlerle bağlantılı olmamalı.
Ben bu moodys tipi derecelendirme kuruluşlarına leş kargaları diyorum.
Eğer siz ABD ile tersseniz,
Eğer siz İsrail’e karşı çıkmışsanız.
Eğer siz S-400 alıyorsanız hemen NTV’de bir alt yazı!
Moodys Türkiye’nin notunu düşürdü!
ABD ile yaşanan S-400 gerilimi, F-35 yaptırımları, Suriye’deki gelişmeler, Akdeniz üzerinden sergilenen tehditler Türkiye’nin önündeki meseleler.
Bunları da aşacağız.
İç gündeme yoğunlaşmak lazım.
İşsizlik rakamları açıklandı, birkaç yıldır ekonomideki dalgalanma haliyle işsizliği de tetikliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sanayicilere, iş adamlarına yönelik geriye dönük çağrılarını hatırlıyorum.
Her işvereni daha fazla sorumluluk almaya çağırıyor.
Kış boyu A’dan Z’ye ciddi pahalılıkları gören Türkiye için bir de işsizlik sorunu tuz-biber oluyor.
Geçen yıla göre işsizlikte 1 milyondan fazla artış söz konusu.
Genç nüfustaki işsizliğin daha dikkat çekici olduğu muhakkak.
Bir gerçek daha var ki bu durum  yurt dışı arayışları zorluyor.
Beyin göçünü hızlandırıyor.
İşsizlik insan refahını vuruyor.
İşsizliğin çözümü, üretim, istihdam ve bölüşüm dengesi içinde gerçekleşir.
Ülke olarak daha fedakarca hareket etmemiz gerekiyor.
Kaynaklarımızı olabildiğince verimli kullanarak, bir çıkış yolu bulmak lazım.
Coğrafyada bizi sıkıştıran çok sayıda gerilimli olaylar yaşandı, yaşanıyor.
Türkiye millet olarak birbirine yaslanırsa, ekmeğini bölüşürse büyür.
Son pişmanlık kesinlikle fayda vermiyor, geçmişte çok meşakkatler çektik.
Şimdi daha iyi durumdayız, kazançlarımızın kıymeti bilerek, onları daha iyi koruyarak ve paylaşmayı bilerek her badirenin üstesinden geliriz.
Bencil hevesler günü kurtarabilir ama uzun vadede yapıcı hiçbir adım atamayız.
Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu tartışmasından önce ve sonra umutlanmıştık.
Ama o program yeni bir tartışmayı ve ayrışmayı getirdi.
Otel buluşmaları ve Küçükkaya soruları verdi tartışması.
Gazeteci İsmail Küçükkaya onca gazetecinin içinden tercih edilerek Türkiye gündemine girmişti.
Ön plana çıkmış en çok merak edilen isim olmuştu.
Ona olan güveni zedeledi.
Şu kadar açıklama yapsa: ‘Ekrem İmamoğlu ile buluştuk programı değerlendirdik. Binali Yıldırım’a ulaşamadım. Danışmanları ile buluşacağım’ dese bile bu onu kurtarırdı.
Yapmadı.
Uğur Dündar gibi bir deneyimin bu tartışmayı yönetmekten neden kaçtığını da daha iyi anlamış olduk.
Türkiye zor dönemleri aşarak büyüdü ve bugünlere geldi.
Seçimi geçip Pazartesi sabahına umutla uyanacağız.