YENİ SEZONA BAŞLARKEN TRANSFER POLİTİKALARI

Sevgili Okurlar…
Trabzonspor tam tat vermeye başlamışken lig bitti. Takım beklentilerin üzerinde bir performans sergileyerek, uzun bir aradan sonra Avrupa kupalarına katılmaya hak kazandı. Eğer hakemler Galatasaray, Başakşehir ve ilk yarıdaki Beşiktaş maçlarında adil olsalardı ve emek hırsızlığı yapıp puanlarımızı çalmasalardı şu anda başka şeyler konuşuyor olacaktık ama olsun, bu camia bir gün hakemleri de yenecek bir çıkış yolu mutlaka bulacaktır.

Bu yıl yakalanan ivmenin analizini yaptığımızda, altyapıdan gelen ve ilk onbirde sahaya sürülen gençlerin bu başarıda ne denli önemli işler yaptıklarını görüyoruz. Yıllarca konuşulan ama uygulama anlamında kimsenin cesaret edemediği bu değişim ve dönüşümün bize neler kazandırdığını görmenin doyumsuz heyecanını yaşamaktayız. Bu süreç bize bir şey daha öğretti ki, bu çok önemli ve üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur. Bu da saha sonuçlarının elde edilmesi için büyük paralarla, doyuma ulamış yabancı oyuncuların bu şehre getirilmesinin ne kadar yanlış olduğudur. 70’li ve 80’li yıllardaki başarıların nasıl elde edildiği herkesin malumudur. Buna rağmen uygulanan yanlış politikalar, böylesine büyük bir camianın çok sıradanlaşmasına neden olmuştur.

2018-2019 sezonunun başında alınan radikal kararlar bu camianın silkinmesine ve aslına dönmesine vesile olmuştur. Çünkü bu takımı ve bu şehri çimlerin üzerinde temsil edenlerin çoğu bu şehrin çocuğu ve aynı zamanda bu takımın taraftarlarıdır. İşte bu değişimin başarılı olması taraftarı tribünlere taşmış ve Türkiye’nin neresinde olursa osun, herkesin gururla sahipleneceği ve onur duyacağı bit takım haline gelmiştir. Bu proje ileriye daha umutla bakmayı herkese aşılamıştır.

Yeni sezonun planlaması yapılırken, geçen yılki uygulamaların referans alınması gerekmektedir. Bu yoldan asla taviz verilmemelidir. Bu anlamda ulusal basında çıkan haberlerin doğru olduğuna inanmıyoruz ama gerçekten transfer politikası basında anlatıldığı gibi şekillenirse ki bunu asla kabul edemeyiz, kulübün geleceğinin yok edilmesine sebep olur ve arzulanan başarılara ulaşılması mümkün olmaz.

Kimsenin en az iki yıl daha şampiyonluk beklentisi yok, bu yolda panikle hareket edilmesi ve mantığın devre dışı bırakılması telafisi mümkün olmayan zararlara neden olur. Bizim tek arzumuz bu takıma kazandırılan 5 yetenekli gencin yanına bu yıl en az üç kişi daha ilave edilmesidir. Eğer başarılı olmak istiyorsak ve bu başarıların sürdürülebilir olmasını istiyorsak bu gençlerin her yıl çoğaltılarak, birkaç yılın sonunda yerlinin yerlisi bir takımın oluşturulması gerekmektedir. Ayrıca mevcut gençlerin takımda tutulması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Çünkü bu oyuncular misyonlarını daha tamamlamış değiller.

2019-2020 sezonunda mevcut oyuncuların yanına monte edilerek sahaya sürülecek yeni gençleri büyük bir sabırsızlıkla bekliyor, bu yılki başarının üzerine koyarak takımı daha ileriye taşıyacaklarına inanıyoruz.