Trabzonspor ile Samsunspor arasındaki zıtlaşmayı kendini bilmez ukalaca adım ona taraftar bozuntuları yapıyor. Trabzon’u Rum olarak gösteren ahlaksızlara seslenmek istiyorum; önce bizim tarihimizi okuyun sonra bu benzetmeleri yapın.

Bakın ben Samsunspor’da da bir sezon oynadım tüm futbolun içindeki eski arkadaşlarım bu gibi zıtlaşmaya hiç mi hiç girmiyordular. Dostluğumuz ve kardeşliğimiz her alanda devam ediyordu. Futbol sahada oynanır, orada biter herkes de işine bakar. Eğer bazı kendini bilmezler geçmiş yıllara baktığında Trabzonspor ile Samsunspor arasındaki büyüklük farkını görür. Trabzonspor’a göğsüne takılan yıldızı siz vermediniz. O yıldızı kendi kazanarak hak ederek göğsüne takmıştır. Bunu bilin ve kendinizi daha fazla rezil etmeyin. Siz Trabzonspor’un rakibi hiçbir zaman olmadınız, olamazsınız da…

Herkes haddini ve yerini bilecektir, ona göre de konuşacaktır diyorum.

Geçiyoruz maçımıza; Avrupa arenasındaki Türk takımlarının şapır şapır dökülerek elendikleri utanç haftasını geride bıraktık ve kendi ligimize bakıyoruz. Trabzonspor, Avrupa’dan yorgun dönen Samsunspor’u konuk etti. Üç haftayı da kayıpsız geçen Trabzonspor’da tribünlere de renk ve coşku geldi. Geç saatlerde bile taraftarlarımız takımlarının yanında oldular.

Maç Samsunspor’un vuruşu ile başladı. İlk gol girişimimiz 9’uncu dakikada Olaigbe ile gelişti. Ben hakemler hakkında bu güne kadar hiç konuşmadım ama aynı dakikada Zubkov’a vurulan dirseği hakem Adnan Deniz’in nasıl es geçtiğini anlayamadım. 16’ncı dakikada Zubkov’un nefis ortasına aynı güzellikte kafayı vuran Onuachu, takımını öne geçirmeyi başardı. 28’inci dakikada ise Samsunspor’un gol pozisyonunu defansına yardıma gelen Onuachu kafa ile çıkardı. 37’nci dakikada Augusto’nun şutu direkten döndü. İlk yarıya baktığımızda Trabzonspor daha üstün oynayan taraftı.

Samsunspor ise ilk yarının son dakikalarında biraz üstünlük sağladı, hepsi bu kadar. Trabzonspor, ilk yarıyı 1-0 önde bitirerek soyunma odasına moralli girdi. İlk yarıda bizi üzen talihsiz olay ise Pina’nın sakatlığıydı. İnşallah kötü bir sakatlığı yoktur diyorum. İkinci yarıya Trabzonspor, aynı 11 ile başladı. 48’inci dakikada Uğurcan yine arkadaşlarını ipten aldı diyebiliriz. 5 dakika sonra yine Samsunspor atağı, yüzde 100 gol pozisyonu Marius, Uğurcan’la karşı karşıya ama kaptan yine gemisini su üstünde tutarak batmasını engelliyor. 88’inci dakikada sağdan gelen ortaya Marius ayak koyuyor ve top maalesef kalemize gol olarak giriyor. İkinci yarıdaki futbola karşılık maçın hakkı beraberlikti ve böyle de oldu. Trabzonspor’da ayakta duran tek oyuncu Zubkov. Bu oyuncumuz oyunu ve asistiyle Trabzonspor’a renk katan kişiydi. Oynadığımız maçlarımızın geneline baktığımızda her maçta ilk yarı biraz iyi ama ikinci yarılarda futbol adına hiçbir şey yok. Yani aynı nakarat devam ediyor. Böyle oynarsak ilerleyen haftalarda işimiz çok zor geçecektir. Bu gerçeği görüyorum. Herkes de böyle bilmelidir. Kimse gerçekleri görmemezlikten gelemez.