Çaya sorsak Rizelidir.
Fındık,
Trabzon,
Giresun,
Ordudulu...
Yani fındığın tarım alanı çok daha geniş.
*
Yazın en cafcaflı günlerindeyiz.
Nişan/düğün zamanı.
Tabi bunun için,
Para olmazsa olmazların en başında geliyor.

Ayrıca,
Okullar da yakında açılacak.
Öğrencilere,
Yeni kıyafetler,
Defterler kitaplar alınacak...
Ha bu arada geldi çattı kurban bayramı.
*
Yani paranın en yoğun el değiştirdiği ve değiştireceği aylardayız.
Onun için,
Rizeli kardeşlerim çaya,
Trabzon,
Giresun,
Ordulu hemşerilerim fındığa umutla bakıyor.
"Fiyatlar nasıl?"
Diye sormayın.
Ama geçen seneye göre,
"Fındık fiyatları oldukça iyi."
Dedirecek orandadır kanımca.

İyi de,
Daha fazla olamaz mıydı.
Olurdu,
Çok da iyi olurdu elbet;
Ama bu şartlarda,
Daha iyisi,
Şam'da kayısı...
 
MÜSLÜMAN PİS OLMAZ!
 
İslam dini,
Israrla temizliği emreder.
İbadetle de ilgili temizliği emreder.
*
İnsanın şahsi temizliğini,
Beden temizliğini emreder.

Ama ne yazık ki,
Şahsi  temizliğimizi bile layıkıyla yapmayıp,
O tütün sarısı,
Fırça görmemiş dişerimizi,
32 tekmil birden göstererek,
Güleriz yine de,
Pis pis...
*
Evet,
Allah Resulü,
Mescit-i Nebi’nin temizliğini üstlenen kimselere,
Özel ilgili göstermiş,
Onlara hayır dualarda bulunmuştur.
*
Allah Resulü,
Temiz olmayı mis kokmayı emretmiştir.
*
Evet,
Allah,
Biz insanlara muhteşem bir dünya,
Tertemiz bir çevre teslim etmiştir.
Ve emanet edilen bu çevreyi korumakla bizleri görevli kılmıştır.
*
Kuran’da, 
“Göğü yükseltti ve dengeyi o koydu.
Sakın dengeyi bozmayın.”
Uyarısında bulunan yüce Allah'tır.

Peki bizler bu ulu emre uyuyor muyuz.
Uymuyoruz.
Uymuyoruz da,
Fena halde felakete gittiğimizi görmüyor muyuz?
Hele şu biz  Müslümanlar,
Ne hallerdeyiz böyle?
*
Elimizde ne varsa,
Poşet,
Çocuk bezi.
Balık başı.
Hayvan iskeleti.
Eski pabuçlar,
Yırtık tişörtler vs...
Acımasızca ve arsızca yerlere atıyoruz...
*
Ki, o yerler:
Sokaklarımız.
Caddelerimiz.
Evlerimizin önü.
Yaylalarımızın çimeni...
İnlerin,
Cinlerin değil,
Bizimdir bizim.
Hepimizin...
*
Hani biz değil miydik bu  gavurlara tuvaleti ve de,
Temizliği öğreten.
Oysa bu gün görüyoruz ki,
Vallahi de onlardan pisiz,
Billahi de onlardan duyarsızız.
*
Ayıptır!
Günahtır!
Bu cennet vatana yapılmaz bu!
Bu toraklar için şehit düşen,
Gençlerin yurduna yapılmaz bunca saygısızlık?
*
Bu arada şekilciliğe takan,
Dar pantolona sallayan Diyanetten,
Biraz da bu mevzularda makul şeyler söyleseler,
Diyorum...
 
ALİ RIZA YILDIZ'I UNUTMADIK!
 
Ali Rıza Yıldız şair/yazar.
Ali Rıza Yıldız,
Çevresinde saygın bir dost.
Memleket sevdalısı bir aydındı.
*
Onunla birkaç kelimelik diyaloglar kurmaya kalktığınızda bile,
Bir kaç saat sürecek bir sohbet büyüsü vardı.

Resmi ve kibardı.
Fırsat bulduğumuzda,
Şiirin yanısıra,
Memleketin halini,
Ahvalini konuşurduk daha çok.
*
Ortahisar'da,
Nevzat Yılmaz'ın matbaası,
Bizim ortak adresimizdi.
*
Ölümünün 19. Yılında,
Ortahisar Tarih Müzesinde,
Ailesi ve Karadeniz Yazarlar Birliği Derneğince ortak bir düzenlemeyle anılması,
Çok asil bir vefa örneği idi.
Başta ailesine olmak üzere,
Başkan Sabahattin Saruhan'a ve iştirak eden tüm yazar ve şairlere şahsım adına teşekkür ediyorum...
 
FIKRA
 
Çok eski zamanlarda
Yörük Uşak'a inmiş.
İndiğinde Uşak'taki lokantaların çoğu kapalıymış.
Nedenini sormuş:
- Ramazan geldi, demişler.
Yörüğün Ramazanla,
Kurbanla ilgisi yokmuş.
Aç acına yaylasına geri dönmüş.
- Amanın dostlar, yaylamızın kıymetini bilelim
Uşak'a Ramazan deye biri gelmiş
ortalığı kırmış geçirmiş.
Açık tek bir aşçı dükkanı bulamadım.
Açlıktan öldüm.
Siz siz olun Ramazan gelince Uşak'a gitmeyin.
Şu yaylamızdaki kurdun,
kuşun, dağın,
taşın kıymetini bilelim, demiş.