Bugün eski Cumhurbaşkanlarımızdan rahmetli Turgut ÖZAL'LA ilgili bir hatıra okudum. Rahmetli ÖZAL Cumhurbaşkanlığı yaptığı yıllarda eğitim sistemimizden muzdarip olduğundan Japon Milli eğitiminden nerede hata yapıyoruz diye yardım ister.

Japonya'dan gelen heyet bizlerin milli eğitimimizi inceledikten sonra Cumhurbaşkanına sunumda şunu söylerler;" Anladığımız kadarıyla sizlerin eğitiminizde millilik eksik. Bizlerin ülkesinde çocuklarımız ilkokula başladığında çocuklarımızı üstün teknolojilerimizle karşılarız. Çok çalışacaksınız ki bu teknolojiler devam etsin. Sonra onları Hiroşimaya getiririz. Onlara eğer çalışmazsanız başınıza bunlar gelebilir. 

Bizim Milli eğitimden yetkili biri ama bizlerin Hiroşimamız yokki dediğinde Japon yetkili evet Hiroşimanız yok ama sizlerin Çanakkaleniz var. Çanakkale on tane Hiroşima eder." demiştir.

Bizlerin Milli eğitiminde milli bir ruh yok. Ondan dolayı okullarımızda çocuklarımız elimizden çıkıp gidiyor. İsminde Milli Eğitim Bakanlığı deniliyor ama millilikle bir alakası olmayan bir eğitim modelimiz var.

Bir örnek vereyim ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. Okullarımızda tarih dersi okutulmakta ama ruhsuz bir tarih dersi okutulduğundan dolayı çocuklarımızın üzerinde kayde değer bir etki bırakamamaktadır.

Allah inancıyla ilkokula başlayan çocuk ateist yada deist üniversiteyi bitiriyorsa burada sorun büyük demektir. Çocuklarımıza milli bir ruh veremiyoruz.

Burada dünyamızı yedi asır adaletle yöneten ecdadımızın eğitimine bakmamız varlığımızın devamı adına önemlidir. Ecdadımız çocuklarını nasıl yetiştirmiş ona bakmamız lazım gelmekte.Ecdadımız ilkokul tahsilini lise tahsilini üniversite tahsilini nasıl vermekte ona bakmamız önemlidir. 

Üniversite tahsili medreseler vasıtasıyla verilmekteydi. Ecdadımız Osmanlılar zamanında yüksek tahsil verilen medreselerde akli ve nakli ilimler beraberce okutulmaktadır. Yani akli ilimlerden kasıt fizik kimya matematik astronomi ve tıp gibi ilimler nakli ilimlerden kasıt ise tefsir fıkıh hadis ve akaid gibi ilimler kast etmekteyiz.

Burada yapılacak ilk iş ecdadımızın eğitim modeliyle çağdaş eğitim modeli olan Finlandiya gibi ülkelerin eğitim modelini harmanlayıp o eğitim modelini nesillerimize uygulamaya çalışmamız lazım gelmekte. Bakınız ülkemizde eğitim sistemimizde sorunlar büyüktür. Kalıcı bir eğitim sistemimiz olmadığından bırakın öyle Milli eğitim bakanının değişmesini aynı Bakan zamanında bile sistemin değiştiğine şahit olmaktayız. Milli bir sistemimiz olmadığından eğitimimiz şamar oğlanına dönmüş durumdadır. Gelen şamarlıyor giden şamarlıyor. Olan çocuklarımıza oluyorda şimdilik yapacak bir şey yok.
ÇOcuklarımıza milli bir ruh veremediğimizden dolayı çocuklarımız elimizden kayıp gidiyor. Okullarımızda sistem sorunu yaşadığımızdan dolayı çocuklarımızda uyum sorunu yaşamakta. 

Çanakkale ruhunu çocuklarımıza veremezsek çocuklarımızda yabancı kültürlere doğru hızlıca bir kayma olacaktır. Çocuklarımız millilikten uzak olacağından giyimlerinde yabancılar gibi olacak düşünce hayatlarında onlar gibi olacak hatta din değiştirmekten bile uzak olmayacaklardır.
Eğitimde millilik önemlidir...