Sevgili okurlarım;
Bendeniz gazeteciliğe ilk adımımı “Yerel Medyada” atmıştım..1980’li yıllarında girdiğim Trabzon merkezli Karadeniz Gazetesi’nde Yazı işleri müdürü olarak ayrılmıştım..... Bu nedenle diyorum ki;
Yerel medyada görev yapan arkadaşlarımız mucizeyi gerçekleştiriyorlar.. İnanılmaz bir dinamizmle, neredeyse günde 20 saat çalışarak, her gün harikalar yaratıyorlar. Parasız, pulsuz.
Karadeniz Gazetesi, dolaysıyla yerel ve bölge medyası benim için bir okuldur. Orada geçen yıllarımı taze duyulan bir heyecanla muhafaza ediyorum.
Herkes eskiyi özlüyor, gelişmelerden kimse mutlu değil. Çünkü yerel ve bölge medyanın (Gazete – Televizyon ve Radyolar ) ciddi sorunları var..
*
Yerelde veya bölgede güçlü olmayan ulusal düzeyinde güçlü olması mümkün değildir. Gazeteciliğin ve Televizyonculuğun Okulu yerel ve bölge medyalarıdır.
Ebetteki, Türkiye genelinde eğitim ve öğretim veren; 70 iletişim fakültelerinin işlev ve görevleri farklı düzeydedir.
Yerel yayın kuruluşları, belirli bir bölgede yayınlanan, yerel unsurları ve sorunları ortaya çıkaran, yaptığı haber ve yorumlarla sorunlara yerel yöneticilerin dikkatini çeken,
Halkı ile yerel yönetimler arasında köprü görevi yapmanın yanında bireye “yaşanan yer” düşüncesini kazandıran,
Halkı yerel konularda bilgilendiren, yerel kamuoyu oluşturan, katılımcı demokrasinin gelişmesine katkı sağlayan, kitle iletişim araçları diye tanımlanabilir.
Türkiye’de yerel basının sorunları, yaygın basının sorunlarına birçok yönden benzerlik göstermekle birlikte, ekonomik, teknolojik ve personel noktasında yaşanan bu sorunlar yerel basına özgü bazı karakteristik unsurlar taşırlar.
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı'nda "Gazi basın" unvanını verdiği dönemde, Anadolu’da 22 gazete yayınlanmaktaydı. Bugün ise yerel, ulusal gazete ve TV’lerin sayıları ise yüzleri aşıyor.
O günlerden bu günlere gelene kadar; yerel basının yaşadığı sorunlar-sıkıntılar özünde bir değişiklik göstermemiştir.
*
Her siyasi iktidar ve temsilcileri, iktidara gelmeden önce yerel medya ile ilgili; özendirici demeçler verirler. Ve demeç olarak kalır.
Buna rağmen, yerel ve bölge medyasını ancak seçim dönemlerinde, ya da seçmene selam niteliğinde işleri düştüklerinde hatırlarlar. Bölgenin üst düzey bürokratları ile iş adamları ise ancak medyada boy gösterme aracı olarak kullanırlar..
Yerel ve bölge medyanın en büyük sorunu ekonomiktir. Gazete veya TV’nin yayın hayatını sürdürebilmek uğruna evimi, tarlasını satan patronları tanıyorum.
Kudretli siyasetçiler ve o bölgenin anlı-şanlı bürokratları hiçbir zaman, bu medya nasıl ayakta duruyor, kirasını, çalışanın maaşını nasıl ödüyor, reklam, abone neden önemlidir gibi aklılarına gelmiyor.
Sadece bir örnek vermek için yazıyorum..
*
ÇAY TV Rize Merkezli, Ankara’da ofisi olan, canlı yayın yapabilen, bölgenin tek televizyonu.. Sahiplerinin, televizyonu ayakta tutmak için gösterdikleri üstün gayretlerini, fedakârlıklarını biliyorum.
Genel Yayın yönetmeni Hasan Yavuz Bakır kardeşimin hünerlerini, başarılarını takdire şayan olarak değerlendiriyorum.
Ankara temsilcisi İbrahim Eksilmez ile aynı ilçedeniz. Ankara’nın nabzını tutmak, bölge ile köprü görevini yapmak için yaptığı fedakarlıklarına şahidim..
Geçen hafta ”Güne Başlıyor” Programına konuğu olduğum Aybeniz Kuzeci, benimde hocası olduğum HBV Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde doktora öğrencisi ve çok başarılı bir isim. Bütün kadronun başarıları alkışlanacak düzeydedir..
Rizeliler başta olmak üzere Karadeniz Bölgesi’ndeki tüm milletvekillerine, siyasi parti temsilcilerine, Belediye başkanlarına, iş adamlarına, Ankara’daki Karadenizli bürokratlarına sesleniyorum. Bölgemizin tek televizyonuna, destek verelim. Sahip çıkalım.
Fazla değil, bir akşam ailece dışarıda yenilen yemek parası kadar reklam desteği, bu televizyonu uçurur, çalışanlar mutlu ve, sizlere, bizlere bölgeye hizmet ederler. Nefes alırlar. İssiz iletişimcileri istihdam ederler..
Bu çağrımız sadece Çay TV’ye değildir elbette. Bölgenizdeki tüm medya (Gazete-Televizyon-Radyolara ) destek olun. Reklam verin. Abone olun ve edin.. Kapanmış bir medyanın hiç kimseye faydası olmaz. Güçlü medya, güçlü toplum için çok önemlidir..
