1998 yılı akşam saatleri idi. Trabzonpor Galatasray maçı vardı. merhum Trabzon valisi ismet gürbüz Civelek’in maçta cep telefonu çaldı: sayın valim Beşköy diye bir yer kalmadı.

Çok değil bundan tam 26 yıl önce Köprübaşı ilçesi Beşköy beldesinde öyle bir sel meydana geldiki Trabzon’da bu güne kadar meydana gelen en büyük 3. Sel afeti oldu. Tam 47 kişi hayatını kaybetti. Beşköy beldesi neredeyse haritadan silindi. Ölenlerin 40’ının cesedi dahi bulunamadı. Afet yine bir Ağustos ayında meydana geldi. Geçen haftalardaki Mazideki Trabzon sayfamızdan hatırlanacağı üzere, Mayıs-Eylül ayları Trabzon’da sel ve taşkınların en fazla can yaktığı zaman dilimidir. 1998 yılında yine öyle oldu. Sürmene, Köprübaşı, Of, Hayrat, Dernekpazarı, Çaykara ilçeleri ile bu ilçelere bağlı belde ve köylerinde 7-8 Ağustos tarihinde yağan şiddetli yağışlar sonucu taşkın ve heyelan şeklinde Trabzon’da bir dizi felaketler yaşandı. Gelin bu hafta çoğu cenazelerin dahi bulunamadığı o günlere dönelim.

FELAKET AKŞAM SAATİNDE GELDİ

 07.08.1998 Ağustos Cuma günü saat 09.00’da başlayan şiddetli yağış aralıklarla gece yarısına kadar devam etti.

Şekil 1: heyelanın geldiği bölge

Manahos, Baltacı, Solaklı ve İyidere çayları havzalarında etkili olan taşkınlar, Manahos  Çayı vadisinde mal ve can kaybına neden olmuştur. Yağışlar Manahos ve Baltacı çayları havzalarının tamamında, diğer akarsu havzalarında ise kısmen etkili olmuştur.

 Taşkın, yan kolların ve yüzey sularının sürüklediği malzeme ile birlikte ana kolla birleşmesini takiben, kesit yetmezliği nedeni ile yıkıcı etkisini göstermiştir. DSİ tarafından bu havzalarda yapılan birçok taşkın koruma yapısı zarar görmüştür.

Şekil 3:Beşköy Selin Geldiği Yer

ÖNCE HEYELAN MEYDANA GELDİ

Beşköy beldesinde meydana gelen su taşkını; Manahos Deresi'nin yankolu olan Nevroz Deresi'nin membaında bulunan eski ve kendi içeresinde duraylı heyelan kütlesinin, şiddetli yağış etkisiyle hareket etmesi sonucu oluşmuştur. Hareket eden bu malzeme su ile bulamaç halinde vadi boyunca büyük bir şiddetle akışa geçmiştir. Vadi yamaçlarındaki toprak akmalarının da katılması ile Nevroz Deresi'nin belli bölmeleri barajlanma diyebileceğimiz seddelerle kesilmiştir. Seddelerin arkasında biriken sular önündeki kum, çakıl, iri bloktan oluşan malzemeyi sürükleyerek Nevroz Deresi ile Manahos Çayı'nın kavuşum yerinde bulunan Beşköy beldesini doldurmuştur. Beşköy beldesinde sel felaketinden önce Beşköy-Köprübaşı karayolu ile Manahos Çayı vadisi arasında bulunan 4-6 m kot farkı, sel felaketinin sürüklediği ve bu alanda biriktirdiği malzeme nedeniyle ortadan kalkmıştır. Yine Beşköy beldesinin 300 m güneyinde bulunan vadiden 6 metre yukarıda olan keson su kuyusu tamamen malzeme ile örtülmüştür. Beşköy beldesi su baskınına neden olan Nevroz Deresi vadisi boyunca her iki yamaçta, yamaç eteklerinde oluşan 145 cm kalınlığındaki yamaç molozu tamamen sürüklenmiş, ana kayaç meydana çıkmıştır.

Manahos Çap Havzası (Köprübaşı, Beşköy), Manahos Çayının drenaj alanı 227,2 km2, uzunluğu 41,3 km, harmonik eğimi 0.042'dir. Sürmene ilçesinde 152 iş yeri, 14 konut, 1 adet 5 katlı apartman ve 5 sanayi tesisinde orta derecede hasar, 60 dekar tarım arazisinde tahribat, Manahos Çayı mansabında 200 m'lik taşkın koruma seddesinde hasar, Sürmene- Köprübaşı-Beşköy karayolunda %70 tahribat oluşmuştur. Köprübaşı ilçesinde 1 konut, 1 işyeri ve içme suyu şebekesi tamamen yıkılmış; 13 işyeri orta derecede hasara uğramıştır. Köprübaşı ilçesi içinde DSİ’nce yapılan taşkın koruma şeddesinin 250 m'lik bölümü tamamen tahrip olmuştur. Köprübaşı ilçesinin 3 km güneyinde bulunan Beşköy beldesi 7-8 Ağustos su baskınında tamamen tahrip olmuştur. 52 adet bina (62 konut), 63 işyeri, belediye garajı, ilköğretim okulu, değirmen, cami, cami lojmanı tamamen yıkılmıştır.

47 KİŞİ ÖLDÜ 7 CESET BULUNDU

Bu felakette 47 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, ancak sadece 7’sinin cesedi bulunabilmiştir.[1] Solaklı Çayı (Of) Havzası Solaklı Çayı memba kısımlarında hasarlar olmuştur, Çaykara ilçesinde 15 konut şev akmasından, 170 dekar tarım arazisi su baskınından, Dernekpazarı ilçesinde 7 konut heyelandan, 210 dekar tarım arazisi heyelan ve su baskınından hasar görmüştür. Baltacı Çayı (Kıyıcık) Havzası Kıyıcık beldesinde 1 mezbaha, 1 adet köprü, 400 dekar tarım arazisi ve 120 m taşkın koruma seddesi ile Kıyıcık, Hayrat karayolu su baskınından hasar görmüştür, Hayrat ilçesinde Yeniköy köy camii ve PTT santrali yağmurların yol açtığı heyelan sonucu yıkılmıştır.[2]

Şekil 4:Selden Önce Ve Selden Sonra Beşköy

9 Ağustos günü Trabzon’da bir yerel gazetenin manşeti aynen şöyleydi; “Gök delindi, yağmur boşaldı, dereler taştı, araçlar sürüklendi” Bir başka gün ise olay yerel basında; “Beşköy haritadan silindi” manşeti ile okuyucularına duyurulmuştur. Yerel basındaki bilgilerden devam edelim:

“Olay 7 Ağustos 1998 günü saat 17'lerde şiddetlenen ve aralıksız olarak süren etkili sağanak yağış ile başlamış, Beşköy Beldesinin doğu yamacından gelip merkezde Manahos Deresine birleşen Mesat Deresi vadisindeki heyelan kütlelerini harekete geçirmiştir. Sürüklenen toprak, kum, çakıl ve büyük kayalar ilerleyen saatlerde vadide bir set oluşturmuş ve bunun sonucunda vadide barajlanma etkisi meydan getirmiştir.
Yağmurun durmayışı, toprak akmalarının devam etmesiyle büyüyen ve şiddetlenen sel suları, en sonunda birikmiş malzemeyi patlatarak büyük bir şiddetle sürükleyip Mesat ve Manahos'un birleştiği alana kurulu olan Beşköy beldesini basmış, sel ve heyelan malzemesi önüne çıkan binaları yıkarak Manahos Deresinin karşı yamacına çarpmıştır.

Meydana gelen sel ve heyelan felaketinde 47 kişi hayatını kaybederken, Beşköy merkez mahallesinde 75 evden 60’ı tamamen yok olurken 15 evin hasarlı olduğu tespit edilmiştir. Büyükdoğanlı, Konuklu, Yılmazlar, Küçükkoğanlı, Dağardı ve Emirgan mahallelerinde tam 120 ev oturulamaz hale geldi.

Adeta haritadan silinme noktasına gelen Beşköy beldesine, yolların tamamen hasar görmesi nedeniyle yardımlar helikopterlerle sağlanmış, ulaşım ise ancak 2 gün sonra sağlanabilmiştir.

DSİ arşiv verilerine göre, 07.08.1998 tarihinde Köprübaşı, Manahoz, Solaklı, Baltacı ve Nevroz derelerinde meydana gelen taşkında 50 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu ölümlerin 47’si Beşköy’de, 3 kişi ise diğer akarsu havzalarında taşkından vefat etmiştir.[6]

BELEDİYE BAŞKANI ANLATIYOR

RESİM: Beşköy Eski Belediye Başkanı Dursun Karaman 1998 afetini anlatıyor.

Afetin olduğu 1998 senesinde Dönemin Fazilet Partili Belediye Başkanı Dursun Karaman ile buluşuyoruz. Karaman o günleri hüzünlü bir şekilde bize anlatıyor. Aslında yılın belediye başkanı seçilmesi gereken Dursun başkan, olayın kahramanlarından biri. Zira yağışların başlayıp şiddetlendiği ve heyelan emarelerinin görülmeye başladığı anda anons yaparak beldenin önemli ölçüde boşalmasını sağlayan başkan, can kayıplarının da daha az olmasına sebep olmuştur. Ancak o yıllar ülkenin koalisyonla yönetildiği yıllardır. Bir muhalefet belediye başkanının böyle bir ödülü alması zordur.

Başkan Karaman “Bırakın ödülü; afet listesine bile Beşköy’ü almadılar. Tepkiler çok olunca ek bir kararname hazırlanarak Beşköy afet listesine eklendi. Ancak o yıl hiç afet yaşamayan iktidar partilerine mensup birçok belediye de bizden daha fazla oranlarda afet yardımı aldılar” dedi.  O yıl Çevre Bakanlığından da ne araç ne ekipmanhiçbir yardım alamadıklarını söyleyen başkan Karaman, “Bize en çok yardımı dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan ve Trabzon Belediye Başkanı Asım Aykan yaptı” dedi.

RESİM: Dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan afet sonrası bölgeyi ziyaret etti.

BAKANLAR KURULU BÖLGEYİ İMARA KAPATTI ANCAK DİNLEMEDİLER

Beşköy Eski Belediye Başkanı Dursun Karaman, Bakanlar Kurulunun o yıllarda Beşköy’deki afet bölgesini imar ve iskana kapattığını ancak vatandaşın heyelan ve sel olan bölgede ısrarla yeniden yerleşmek istediğini anlattı. Hatta bu yüzden seçim kaybettiğini söyleyen başkan Karaman, bütün bu taleplere hayır deyince heyelan bölgesini yeniden imara açmayı vaat eden rakibi olan partinin seçimi kazandığını söylüyor. Devletin Sürmene’de 150 konut yapmasına rağmen birçok vatandaşın afet bölgesinde hasar alan binalarını onararak yeniden o bölgeye yerleştiğini belirtiyor. Hatta afet bölgesine yapılan ilk binanın belediye binası olduğunu anlatıyor. Aklımıza Mili şairimizin o meşhur deyişi geliyor:

Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!

Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?

"Tarihi  "tekerrür"  diye tarif ediyorlar;

Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?

Şimdilerde emekliğinin tadını çıkaran Dursun Karaman, “Allah bizi ıslah eylesin” diyor. Zira aynı bölgede ilki 1929 senesinde, ikincisi 1998 senesinde olmak üzere iki afetin yaşandığını, 3. Afetten ise Allaha sığındığını belirtiyor.

Resim: Eski Belediye Başkanı Dursun Karaman

YAZARIN NOTU: Beşköy felaketi ile ilgili araştırmaları derinleştirdikçe olayın basın boyutu da önümüze çıkıyor. Karadeniz Gazetesi’ni incelediğimizde, olaydan sonra  facia bölgesine ilk çıkan gazeteci de TAKA Gazetesi’nin İcra Kurulu Başkanı Zeki Sancak olmuş. Karadeniz gazetesi’nin muhabiri Sancak yollar kapalı olduğundan dağları aşarak Beşköy’e ulaşıp fotoğrafları gazeteye göndermişti.