31 Mart yerel seçimlerinde büyük bir hayal kırıklığı yaşayan AK Parti’de hem seçmenin hem de partililerin beklediği  değişim bir türlü hayata geçmiyor.

Ankara Kızılcahamam’da gerçekleşen ve üç gün süren AK Parti 31'inci İstişare ve Değerlendirme Toplantısında da bu konu gündeme geldi.

Yerel seçimlere yönelik analizler yapıldı konuşmalar gerçekleşti.

Zaman-zaman gerginliklerin yaşandığı Kızılcahamam’dan ne çıktı sorusunun şu aşamada cevabı yok.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan değişim düğmesine basma noktasında henüz beklemede.

Sabırların zorlandığının farkında.

Verilen mesajları enine-boyuna tartışıyor.

Fakat her şeye rağmen beklemede.

Muhtemelen Ekim ayında ilçe ve il kongreleri süreci başlar.

2025 yılında da Olağan Kongre gerçekleşir.

Bu zaman diliminde teşkilatlarda genel merkezde A Takımında ve kabinede bir değişikliğe gideceğini şu aşamada sanmıyorum.

Aslında burada bence sayın Erdoğan teşkilatları da samimiyet ve dürüstlük testinden geçiriyor.

Seçimi kaybedenlerin, partiye artık hiçbir şey katmayanların ve daha da ötesi partiye aleni zarar verenlerin kendi rızasıyla ayrılmasını istiyor-bekliyor.

Şu ana kadar sadece 4 ilde il başkanının istifa etmesi mesajın doğru okunduğunu göstermiyor.

Yani hala inatla-pişkinlikle koltuk peşinde olan partililer var.

Yerel seçimlerde yaşanan hayal kırıklığı ve başarısızlığı kabul etmeyenler yüzünden yaşanan gerilim parti tabanında öfkeye neden oluyor?

Oysa ister il başkanı ister vekil ister belediye başkanı kim olursa olsun çıkıp en azından bir öz-eleştiri yapmalı ve partinin önünü açacak hamleler yapmalı.

Bu anlayış AK Partiye derinden zarar verir.

Zaten partiyi ele geçirme kişisel menfaatlerini yeniden canlandırmak için çırpınanlar var.

AK Parti içinde temiz-dürüst- başarılı- vicdan ve merhamet sahibi olanlar mücadele de yer almaz onlarda dışlanırsa vay geldi o zaman partinin başına.

Artık siyasette akçeli işlere bulaşmayan yolsuzluk yapmayan yalan-dolandan uzak yaşayan tek derdi halkına sırtını çevirmeyen davasını satmayan vatan evlatları bulmak imkansız hale geldi.

Hiç değilse AK Parti cephesinde bu insanlar dikkate alınsın.

Kıstas elbet sadece yerel seçim sonuçları değil.

Ama seçimleri kazanmak ta demokrasinin gereği.

Geçen hafta köşemden AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu’nun artıları-eksileri üzerine bir değerlendirme yazısı yazmıştım.

Olumlu-olumsuz görüşler geldi.

Hepsine saygı duyarım.

Yazımın altına bir kez daha imza atıyorum.

Sezgin Mumcu ile birlikte Trabzon AK Parti’de açılmış temiz bir sayfa var.

Bu sayfada hile-hurda yok-hırsızlık yok-akçeli işler yok-FETÖ yok.

Benim hayatımda başkan  Mumcu ile hiç özel sohbetim olmamıştır. Onu savunmak ta benim haddime değil. İhtiyacı da yok zaten

Fakat bu tür yazılar yazıldığında bazılarına bir kaşıntı vuruyor öfkeleniyor kızıyor aba altından soba gösteriyorlar.

Buradan bir kez daha belirteyim.

Meslek hayatımda görebilecek en büyük ihaneti-iftirayı-tehditleri-alçaklığı görmüş biri olarak bana bunlar vız gelir tırıs gider.

Siz gidin korkutacağınız-kandırabileceğiniz-satın alabileceğiniz kalemlerle dans edin.

Yaşamın her alanında olduğu bu işlerde de seviye dibin dibinde.

Siyaset hiç bu kadar güven kaybına uğramamıştı.

Son söz şu olsun.

Allah herkese yüzünüze karşı konuşacak-sövebilecek-sevebilecek onurlu insanlarla tanışmayı nasip eylesin.