Son 5 aylık süreyi takip ettiğinizde Süleyman Soylu’ya karşı hem iktidarın kendi içinden hem de muhalefet cephesinden eleştiriler gelmeye başladı.
Kendi partisi’nin içinden yapılan eleştiriler basın kullanılarak sızdırılmaya çalışıldı.
Muhalefet ise direk hedef haline getirdi.
Sebebi ne,
Süleyman Soylu Türkiye’ye nadir gelen siyasetçilerden birisi.
Hatiplikte Recep Tayip Erdoğan’dan sonraki en etkili isim.
Demoktrat Partiden AK Partiye katıldıktan sonra AR-GE Başkanı oldu.
Bu görevi yaparken Anadolu’yu taradı.
Recep Tayyip Erdoğan’ın önüne getirdiği anketlerle, önerilerle farkını gösterdi.
Soylu bir süre sonra Teşkilat Başkanı oldu.
Sadece bugün değil o günde tüm Türkiye’yi dolaştı.
Urfa kongresinde de salonda idi,
Tekirdağ kongresinde de.
Bu başarı onu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, yani kabineye taşıdı.
Durmadı, çalıştı.
Asgari ücret zammını muhalefet konuştu, hükmet kararını aldı o ise işe kafa yordu ve hayata geçirdi.
Türkiye 15 Temmuz’da bir FETÖ darbe planına muhatap kaldı.
Daha önce yazdım.
Meclisi o açtı.
TRT’den Türkiye’ye o korku saatlerinde güven mesajlarını o verdi.
Kaldı ki, şunu söylüyor,
‘TRT’yi 30 arkadaşım kurtardı, arkasından bende gittim konuştum.’
O arkadaşlarından biri de İbrahim Usta idi.
Bir süre sonra da yeni kabine ile İçişleri bakanlığı koltuğuna oturdu.
O koltuğa oturduktan sonra terörle mücadele tek elden yürümeye başladı.
Güvenlik görevlileri dağda ise orada oldu.
Pusuda ise yanlarına gitti.
Büyük başarılar elde etti.
Dış güçlerin beslediği teröristler hangi mağaraya girdi ise hangi lojistiği aldı ise kurtulamadılar.
İmha edildiler.
Soylu, önceki İçişleri Bakanının yapamadığını yaptı.
Devlete, devleti yönetenlere hakaret eden, belediye yardımlarını dağa gönderen Belediye Başkanlarını tek, tek görevden aldı.
Bir şey daha yaptı.
Terör örgütünün en önemli kaynağını kuruttu.
İçerdeki birçok önemli ismin de sırtını dayadığı uyuşturucu trafiğini kesti.
Lice de tüm üretim tarlaranı imalathaneleri yerle bir ettirdi.
Kırmızı listesinden maviye kadar teröristleri tek, tek ele geçirdi.
Bugün Süleyman Soylu sadece siyasetin hedefi değil.
Meclis içinde olduğu gibi meclis dışında da hedefte.
Muhalefet mecliste konuştuğunda ABD’de Avrupa’da elini ovuşturanlar var.
1984’ten beri binlerce insanımızı teröre kurban verdik.
Zenginliğimizi de aldı götürdü terör örgütü.
Bugün Diyarbakır ve o bölgede huzur var.
Bu İçişleri Bakanının kararlılığı iledir.
Onun için İçişleri Bakanı Soylu’yu eleştirin.
Ama hakaret ve saldırılar toplumda kabul görmüyor bilin.