Türkiye pandemi sürecinde hep kasadan yedi. Fakat kimse aç ve açıkta kalmadı.

Fiyatlar yüksek olsa da tedarik zinciri bozulmadı.

Türkiye bir İtalya bir İngiltere’nin durumuna  düşmedi. Sağlık Bakanlığı pandemi de filyasyon zincirini eksiksiz kurdu.

Pandemi bitecekken de savaş başladı.

Öyle bir savaş ki, birçok gerçeği başladıktan sonra öğrendik. Dünyanın en önemli enerji oyuncusu Rusya ile birlikte en büyük tahıl ambarı Ukrayna imiş.

Onlar karşılıklı vuruştukça petrol ve dolar yükseldi.

Sadece Türkiye değil bütün Dünya sıkıntı çekti.

Almanya’da yaşayan insanlar Türkiyeye dönmenin hesaplarını yaptılar. Halen daha yapanlar ve gelip dönmeyecek olanları duyuyoruz.

Bütün bunların arasında Türkiye, sarsılan ekonomisine rağmen ayakta durdu.

Hem ekonomik olarak ayakta durdu hemde siyaseten.

Öyle ki, dünyada aynı anda Zelenksi ve Putin ile konuşan birkaç ülkeden birisi olduk.

Ve Türkiye ve Cumhurbaşkanı tahıl koridorunun açılısına yönelik büyük bir iş başardı.

Ukranya’nın Odesa Limanında bekleyen 20 milyon ton tahılın önü açıldı.

Bu ne demek?

Bu sadece Türkiye’de un fiyatlarını düşürmek değil.

Aynı anda makarya-un ihracatını zirveye çıkarmak, dünyada fiyat istikrarını sağlamaktır.

Türkiye Ukrayna’dan buğday ve ürünleri alıyor.

İşliyor ve Makarya ve Un olarak ihraç edebiliyor.

İhracat ve ithalat dengesinde de kazanıyor..

Tüm dünyaya nefes aldırcak olan gemilerin sağ salim gelmesi ve gideceği limanlara ulaşması.

Tarihi imzalar birçok insana ve esnafa nefes aldıracak.

Gelelim iç siyasete.

Sordular,

Bütün bunlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’a artı yazar mı?

Yazarsa ne kadar yazar?

Şunu söyledim.

Puanını bilemem ama özellikle İran’daki zirve, arkasından bu önemli çözüm Cumhurbaşkanı Erdoğan kadar Türkiye’ye de artı yazar güç katar.

Cumartesi yazımın raasında var muhalefetin görevi muhalefet etmekir. Ancak biz söyledik Asgari ücrte oldu. Biz söyledik KYK borçları silindi biz söyledik Bayram ikramiyesi derken, İktidarın tasarlayıp attığı bazı adımları övmek değil, desteklemek bile yeterlidir.

Hatta muhalafet buradan pirim de yapar.

Ama Türkiye öyle bir döneme girdi ki, muhalefet 15 Temmuz’la ilgili olarak da bir açıklama yapmıyor.

Hatta 15 Temmuz mağdurları deniyor. Benim yazmam, söylemem artık buradan kavgayı  döndürmez.

Son düzlüğe girildiği kesin.

İktidar ki, Erdoğan ve Bahçeli tüm güçlerini kullanacaklar. Ve Erdoğan’ın elinde müthiş argümanlar var.

KYK’dan sonra EYT.

İnternet Editörümüz Birol Sancak bu gazeteye çok emek verdi. Sabah soruyor:

‘Abi 20 yıldır aralıksız sigortalı çalıştım bana vurur mu, vurursa çok iyi olur.’

İktidar halkın beklentilerine yönelik kartlarını açmaya başladı.

Diğer taraftan da Muhalefet 6’lı masadan en iyi adayı çıkarmaya çalışacak.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aday olmak istiyor.

Ancak son gelişmeler İmamoğlu kadar onu da yordu.

Şimdi Kılıçaroğlu’nda yeni bir sürpriz aday çıkarmasını bekleyenler de yok değil.

Siyaet güzel. hem de çok güzel. Yeter ki hakaret dili olmasın.

Seçime kadar, halkın kazanımları yazalım.