Türkiye cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşundan sonra bir çok alanda atılımlar yapılırken ülkenin kalkınmışlığının önemli kriterlerinden biri olan yol, duble yol, otoyol, demiryolu çalışmaları ne yazık ki istenilen düzeye çıkamadı.

Gidemediğin yer senin değildir mantığından hareketle yolun ne kadar önemli olduğu ifade edilse deaynı zamanda bir medeniyet olduğu söylenir.

Avrupa’da ilk otoyol çalışmaları İtalya’da 1924, Almanya’da 1929, Hollanda’da 1933, İspanya’da 1942, Fransa’da 1941 ve Belçika’da 1940 yılında başlarken, Türkiye’de 1924’ten 1972 yılına kadar sadece 27 kilometre otoyol yapılmış.

Yani Trabzon’dan Arsin’e kadar

Peki, 1924’ten 1972 yılına kadar ne yapılmış.

Hiçbir şey yapılmamış diyemeyiz, nankörlük olur

Birçok şey yapılmış ama bugün medeniyet olarak adlandırılan yol ve otoyolda maalesef hiçbir şey yapılmamış.

Avrupa’da en uzun otoyol ağına İspanya sahip.

1942 yılında otoyol çalışmalarına başlayan İspanya’da 15 bin 523 kilometre yol bulunuyor.

İspanya’yı 14 bin 800 kilometre ile Almanya ve 13 bin kilometre ile de Fransa takip ediyor.

İngiltere’de 4 bin, Portekiz 3 bin 800 kilometre civarı

Türkiye’de ne yazık ki 1972 yılına kadar otoyollar konusunda bir adım atılmadı. Dediğim gibi Trabzon’dan Arsin’e kadar olan mesafede sadece 27 kilometrelik otoyol yapılmış.

Avrupa’nın en dibindeydik.

Ancak o tarihten sonra göreve gelen iktidarlar otoyol, bölünmüş yol, duble yol çalışmalarına ağırlık vermiş ve bugün gelinen noktada Türkiye 8 bin kilometre otoyol ile Avrupa’da 7. sıraya yükseldi.

İyi iş çıkardık.

Karayolları Genel Müdürlüğü verilerine göre, dünyada olduğu gibi otoyolların birbirleriyle kesintisiz hale getirilmesi için önemli projeler hayata geçiriliyor.

Otoyol ağıyla Türkiye, 1000 kilometrekareye düşen otoyol uzunluğunu 10 km’ye yükselterek, AB’ye ulaştı diyebiliriz. 

Özellikle Turgut Özal’ın Başbakanlığı döneminde başlayan otoyol hamlesi, sonraki hükümetlerle birlikte AK Parti iktidarıyla da tavan yaptı.

ANAVATAN Partisi’nin Bayındırlık ve İskân Bakanı Sinoplu hemşehrimiz Yaşar Topçu döneminde başlayan otoyol hamleleri, Trabzonlu hemşehrimiz Koray Aydın ve AK Parti İktidarının çalışkan bakanlarından Faruk Özak döneminde zirve yaptı.

Yine Mehmet Cahit Turhan’ın 15 yıl gibi uzun bir süre Karayolları Genel Müdürlüğü Koltuğunda oturması ve ardından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı görevine getirilmesiyle Türkiye otoyol hamlesini devam ettirdi.

Mehmet Cahit Turhan’dan sonra aynı koltuğa oturan başka bir Trabzonlu hemşehrimiz Adil Karaismailoğlu’nun her gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir açılış yaptırmasıyla yeni otoyollar hizmete girdi.

Üçüncü Boğaz köprüsünü, Avrasya tanelini, Marmaray’ı, İznik Orhangazi viyadüğünü ve daha nicelerini saymıyorum bile.

Karaismailoğlu’nun bakanlığı döneminde Karayolları Genel Müdürlüğü görevini en iyi şekilde yürüten ve son kabinede Ulaştırma ve Altyapı Bakanı olan bir başka hemşehrimiz Abdulkadir Uraloğlu, aynı hızla hem otoyol, hem bölünmüş yollara yenilerini ekliyor.

Projelerinin sonu gelmiyor.

Uraloğlu, koltuğunda hiç oturmuyor,

Ankara’da bulabilene aşk olsun.

Her gün bir başka yerde

Ya bir açılışta ya bir otoyolda, ya bir viyadüğün üzerinde.

Yani Türkiye, AK Parti döneminde savunma ve enerjinin yanısıra otoyol projeleri ile de göz doldurdu.

İktidar süresinde 6 bin 101 km olan bölünmüş yol, 26 bin 764 km'ye çıkarıldı. Bu da yüzde 332 artış demektir.

Bin 714 km olan otoyol uzunluğu da 2 bin 875 km oldu. Ve bugün toplamda 8 bin kilometreye ulaştı. Bölünmüş yollarla bağlı il sayısı 6'dan 77'ye, karayolu tünel sayısı da 83'ten 367'ye yükseldi.

Demek o ki Türkiye otoyol, duble yol, bölünmüş yol, köprü ve viyadük sayısında bugün Avrupa ile yarışır duruma gelmişse Trabzonlu bakan ve bürokratların sayesinde olmuştur.

Karayolu bizim işimiz.

Bu vesile ile eski bakanlarımızdan Yaşar Topçu’ya, Koray Aydın’a, Faruk Özak’a, Mehmet Cahit Turhan’a, Adil Karaismailoğlu’na şükranlarımızı sunarız.

Allah onlara sağlık, sıhhat ve afiyet versin.

Mevcut bakanımız Abdulkadir Uraloğlu’na da Allah’tan kolaylıklar diliyorum.