TÜİK’e göre yoksulluk oranı yüzde 13’e geriledi

2025 Model Araçlarda Sıfır Faiz Devri: İşte Marka Marka Listeler!
2025 Model Araçlarda Sıfır Faiz Devri: İşte Marka Marka Listeler!
İçeriği Görüntüle

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 gelir verilerine dayalı “Yoksulluk ve Yaşam Koşulları” araştırmasını yayımladı. Rapora göre, Türkiye genelinde göreli yoksulluk oranı yüzde 13,0 olarak ölçüldü. Bu oran, medyan gelirin yüzde 60’ı baz alınarak hesaplandı. Geniş tanımlı yoksulluk göstergelerinde ise nüfusun yüzde 27,9’unun yoksulluk veya sosyal dışlanma riskiyle karşı karşıya olduğu tespit edildi. Eğitim seviyesi, hane yapısı ve yaş grupları yoksulluk düzeylerinde belirleyici faktörler arasında öne çıktı.

Eğitim düzeyi yoksulluk riskini doğrudan etkiliyor
TÜİK verileri, eğitim düzeyi arttıkça yoksulluk riskinin ciddi oranda düştüğünü ortaya koydu. Hiç okula gitmemiş bireylerde yoksulluk oranı yüzde 23,8 olarak ölçülürken, bu oran yükseköğretim mezunlarında yalnızca yüzde 2,5 olarak kaydedildi. Lise altı eğitimlilerde yoksulluk oranı yüzde 13, lise mezunlarında ise yüzde 7,5 oldu. Bu veriler, eğitime erişimin sosyal eşitsizlikleri azaltmada kritik rol oynadığını bir kez daha gösterdi.

Hane yapısı yoksulluğu şekillendiriyor
Yoksulluk, bireylerin yaşadığı hane tipine göre de farklılıklar gösterdi. Yalnız yaşayan bireylerde yoksulluk oranı yüzde 5,4 iken, çekirdek ailelerde bu oran yüzde 12,9’a çıktı. Geniş ailelerin yaşadığı hanelerde ise yoksulluk oranı yüzde 17,5 ile en yüksek düzeye ulaştı. Çekirdek aile bulunmayan hanelerde ise yoksulluk oranı yüzde 3,9’a kadar geriledi.

Maddi ve sosyal yoksunluk hâlâ yaygın
Sadece gelir yetersizliği değil, temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan zorluklar da önemli bir yoksulluk göstergesi olarak öne çıkıyor. TÜİK’in belirlediği maddi ve sosyal yoksunluk oranı 2025’te yüzde 11,9 olarak ölçüldü. Tatil yapamayanların oranı yüzde 50,5’e, iki günde bir et, tavuk veya balık tüketemeyenlerin oranı ise yüzde 35,1’e ulaştı. Isınma, internete erişim, ev eşyası yenileme gibi alanlarda da yüksek oranda yoksunluk dikkat çekti.

Sürekli yoksulluk yüzde 13,6’da kaldı
TÜİK’in dört yıllık panel verilerine dayandırdığı sürekli yoksulluk oranı yüzde 13,6 olarak açıklandı. Bu oran, son dört yıl içinde en az iki yılda yoksulluk sınırının altında kalan bireyleri kapsıyor. Panel boyunca hiç yoksulluk yaşamayanların oranı yüzde 75 olurken, dört yıl boyunca aralıksız yoksul kalanların oranı yüzde 3,9 olarak belirlendi.

Bölgesel farklılıklar dikkat çekti
Göreli yoksulluk, bölgelere göre önemli farklılıklar gösterdi. En yüksek yoksulluk oranı yüzde 14,5 ile Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli (TR21) bölgesinde görülürken, en düşük oran yüzde 4,6 ile Şanlıurfa ve Diyarbakır’ı kapsayan TRC2 bölgesinde kaydedildi. Malatya, Elazığ, Bingöl ve Tunceli’yi içeren TRB1 bölgesinde bu oran yüzde 6,3 oldu.

Çocuklar yoksulluk riskinde en büyük grubu oluşturuyor
Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski çocuklarda en yüksek düzeye ulaştı. 0-17 yaş aralığındaki bireylerde bu oran yüzde 36,8 olarak ölçüldü. Bu oran, 18-64 yaş grubunda yüzde 25,1, 65 yaş üstü bireylerde ise yüzde 22,8 seviyesinde gerçekleşti. Veriler, çocuk yoksulluğunun Türkiye’de yapısal bir sorun olmaya devam ettiğini ortaya koydu.

Barınma ve yaşam koşulları yoksulluk göstergesi hâline geldi
Nüfusun yüzde 28,8’i barınma kaynaklı fiziksel sorunlarla karşı karşıya. Nemli duvarlar, sızdıran çatı, çürümüş pencere çerçeveleri gibi problemler yaygın. Isınma sorunu yaşayanların oranı ise yüzde 27,9. Trafik, çevre ve sanayi kaynaklı kirlilikten etkilenenlerin oranı yüzde 22,1 oldu.

Temel harcamalara erişim zorlaştı
Evden uzakta tatil yapamayanların oranı yüzde 50,5, et-tavuk tüketemeyenlerin oranı yüzde 35,1, beklenmedik harcamaları karşılayamayanların oranı ise yüzde 25,1 olarak açıklandı. Ayrıca nüfusun yüzde 58’i evdeki eskimiş mobilyaları yenileyemediğini ifade etti. Bu göstergeler, yaşam kalitesinde ciddi eşitsizliklerin sürdüğünü ortaya koyuyor.

Hanelerin yarısı borçlu, konut masrafları yük oluşturuyor
Konut dışı borç ya da taksiti olanların oranı yüzde 56,4’e ulaşırken, bu borcun çok ağır geldiğini belirtenlerin oranı yüzde 13,7 oldu. Konut masraflarının çok yük getirdiğini ifade edenlerin oranı ise yüzde 12,9 olarak ölçüldü. Buna karşın sadece yüzde 15,3 bu masrafların kendileri için sorun teşkil etmediğini söyledi.

Konut sahipliği yüzde 57,1’e yükseldi
Türkiye genelinde konut sahipliği oranı yüzde 57,1’e çıkarak geçen yıla göre 1 puan artış gösterdi. Kiracıların oranı yüzde 27’de sabit kalırken, kira ödemeden konut kullananların oranı yüzde 15 olarak belirlendi. Lojmanda yaşayanların oranı ise yüzde 0,9’da kaldı.

Kaynak: KARAR