Trabzon’da Türk Sağlık-Sen, Türk Kamu-Sen,  Sağlık Emekçileri Sendikası ve Genel Sağlık-İş üyeleri bir araya gelerek hükümete çağrıda bulundu.  Basın açıklamasına katılanlar adına Türk  Sağlık - Sen Trabzon Şube Başkanı Mustafa Serdar basın açıklamasını okudu. Serdar, seslerini Ankara’ya duyurmak için bir araya geldiklerini ifade ederek, Ağustos ayında yapılan Toplu Sözleşme görüşmelerinde beklentilerinin yerine gelmediğini ifade ederek mücadelelerinin sürdüğünü ifade etti. 

En son Perşembe günü bir açıklama yapılarak ücretlerde iyileştirmeye gidileceğini ifade eden Serdar, “Perşembe günü bir açıklama yapılarak ücretlerin iyileştirilmesiyle ilgili kanun tasarısının TBMM'ye geldiğini ve görüşülmeye başlanacağı ifade edilmişti. Ancak, sizlerin de bildigi üzere Cuma gününe gelindiğinde tüm saglık çalışanlarının maaşlarının iyileştirilmesiyle ilgili kanun tasarısının 22 Aralık tarihine ertelendiği TBMM komisyonu tarafından duyurulmuştu. Bunun üzerine aynı gün ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de planlandığı üzere mesailerimize 1 saat işe geç başladık. 

Cuma günü yapılan görüşmelerin başlayacağı ve kısa sürede olumlu yönde sonuçlanacağı beklenirken, görüşmelerin 22 Aralik sonrasına ertelendiği haberiyle büyük bir üzüntü duyduk, hayalkırıklığı yaşadık. Sayın Sağlık Bakanın haklı beklentilerimizi karşılayacağını umut ediyorduk Fakat haklı beklentilerimizi ne yazık ki boşa çıkardı.

KURUMDA EN DÜŞÜK MAAŞ ALMAKTADIR

Sağlık çalışanlarının aylık maaşları ve ücretleri olağanüstü artan hayat pahalılığı nedeniyle tamamen erimiştir. Alınan ücretler artık asgari ücret düzeyine kadar düşmüştür. Bugün göreve yeni başlayacak dört yıllık üniversite mezunu bir Hemşire veya saglık personeli arkadaşımız kurumunda tüm çalışanları arasında en düşük maaş almaktadır. Bu durumu kabul edemeyiz” dedi.  

Sosyal medyada sağlık çalışanlarının arasına fitne sokulmaya çalışıldığını kaydeden Serdar, “Son günlerde görüyoruz ki, özellikle sosyal medyada algı oyunları ve yalanlarla sağlık çalışanlarının arasına fitne sokulmaya çalışılıyor. Çalışanlar için verdiğimiz haklı mücadeleye nifak tobumu ekip, ilgiyi ve gündemi başka yönlere çekmek isteyenler gerçekleri değiştirip farkı yansıtmak gibi çirkinliklerle uğraşanlar var. iyi bilsinler ki onlara ne bizler ne de çalışanlarımız fırsat vermez. Hekimler, Hemşireler, Sağlık Memurları, Ebeler, kısaca tüm saglık çalışanları birlik içerisinde bir aradalar” diye konuştu. 

HEMŞİRELER, YABANCI DİL KURSLARINA GİDİYOR

Serdar, “Çalışma hayatıyla ilgili uyguladığınız hatalı politikalar nedeniyle neredeyse asgari ücret düzeyine kadar düşen ücret nedeniyle son dört ayda 6 bin civarı hekim istifa ederek ya yurtdışında ya da yurt içindeki özel kuruluşlarda çalışma girişimlerinde olduğunu bizler biliyoruz umarım siz de bunun farkındasınız. Aynı şekilde hemşire, ebe, sağlık memuru vb. gibi personellerin bir kısmı da yabancı dil kurslarına giderek yurtdışında çalışmak için fırsat bekliyor. Bizler Türk Sağlık Sen olarak yetişmiş insanların bu şekilde habı olmasına razı olamayız” dedi. Genel Sağlık-İş genel Başkanı Derya Uğur yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Sağlık bakanının, sağlık çalışanlarını kandırmaya ve ayrıştırmaya yönelik açıklamalarını kamuoyuna duyurmak için toplanmış bulunuyoruz. Geçtiğimiz hafta siyasi iktidarın atanmış sağlık bakanı Sayın Koca, tüm sağlık çalışanlarının özlük ve mali haklarıyla ilgili düzenleme yapılacağını ifade etmiş, gazete ve televizyonlarda ‘’müjde’’ haberleriyle organize edilen tiyatro sahnelenmiştir. Kamuyouna yansıdığı ilk günden itibaren dile getirdiğimiz üzere, hekimlerin zaten almakta olduğu ücret olan ‘’sabit ek ödemenin’’ genel bütçeden karşılanması, asla ücrette bir artış değildir! Yapılan; sadece ödemenin yapıldığı kaynağın - ödeme kalemi değişikliğidir!. 

İktidarın bu değişikliği çalışan hekimlere zam yapılmış gibi anlatması kandırmacadan ibarettir. Tiyatronun birincil amacı; sağlık emekçilerini ayrıştırarak, kaos yaratmak gerekse bile, halen ülkeyi yönetip yönetemediğini test etmek, bir diğer amacı ise; iktidarın güdümündeki yandaş ve yanaşma sendikalardan istifaların önünü almaktır.

Hemşiresinden hekimine, hizmetlisinden profesörüne, bir bütün olarak, ORTAK özlük ve sosyal haklarımız için yılmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. Sağlık bakanı tüm sağlık çalışanlarının ücretlerinde artış yapılacağını halkımız - kameralar (?) önünde deklare etmiştir. Kendisine soruyoruz? Bu artış ne zaman ve ne şekilde yapılacaktır. Kameralar önünde Sağlık emekçilerine ücret artışı hayalleri pazarlayarak halkımızı yanıltmak Türkiye Cumhuriyeti'nin Sağlık Bakanına yakışmamaktadır. Sağlık çalışanları, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Sağlık Bakanı makamında bulunmasının bir gereği olarak, kendisinden Sağlık Bakanı vakarına uygun bir şekilde, davranmasını beklemektedir. 1 Aralıkta başlayıp 22 Aralık bütçe görüşmelerine ertelenen düzenlemelerin tüm sağlık emekçilerini kapsayacak şekilde yapılmasını istiyoruz. 

Çünkü bu haliyle bile basına yansıyan şekliyle ‘Sağlık çalışanlarına dev zam müjdesi’ ne yazık ki gerçekleri yansıtmamaktadır. Üniversite hastaneleri, aile hekimleri, SGK gibi birçok kurum bu düzenlemede yoktur. Sonuç olarak bizler herkes gibi sadece emeğimizin karşılığını istiyoruz. Bunu da dilenmeden dillendirilmeden istiyoruz. Artık para ile anılmak istemiyoruz. Emeğimizin karşılığını adaletli, hakkaniyetli ve de gerçek enflasyon değerleri ile hesaplanarak yapılmasını istiyoruz. Bu bağlamda mücadelemiz sonuna kadar kararlılıkla devam edecektir. Hepinize katılımınız için teşekkür eder saygılar sunarım..”

Editör: TE Bilisim