“Yüz karası değil kömür karası

Böyle kazanılır ekmek parası”

Orhan Veli Kanık böyle diyor şiirinde

Bartın’da canlar gitti

Canımız yandı..

Hiçbir kömür ısıtmaz babası madende ölmüş çocuğun yüreğini!

Nasıl ısıtsın ki?

Ocaklar sönüyor ateş hep düştüğü yeri yakıyor

Bakın biz çoktan normal hayata döndük..

Ama onlar nasıl ne zaman döner bilemiyoruz

Çok değil kısa sürede yaşanmış maden kazalarına baktım

Bartın 2022

Hendek 2020

Çorlu 2018

Aladağ 2016

Şirvan 2016

Ermenek 2014

Soma 2014

Aşkale 2012

Kozan 2012

Allah hepsinin mekanını cennet eylesin

Ekmek parası uğruna yitip giden bir hayat

Şerefli ve namuslu bir yaşam

Geride kalan öksüzler

Gözü yaşlı eşiler

Ağıt yakan anneler-babalar

Ah ki ah..

Ne yazalım ne söyleyelim?

Türkiye'yi yasa boğan olayda ne acı hikayeler var

Kazadan beş gün önce baba olandan  tutun kızına oyuncak alıp akşam çıkışta götürmeyi bekleyen babaya kadar

Her birinin hikayesi gözyaşlarına boğmaya yetiyor

Onlar geride acı hüzün ve yetim evlatlar bıraktı

Peki ama bizim ne kadar vicdan ve merhametimiz kaldı geride

Ben diyeyim mi?

Hiç..

Çünkü hala acımasız ve ahlaksızca bu işin rantında siyasetinde olan utanmazlar var

Hala ne yazarım ne söylerim de buradan prim yaparım diyen aymazlar var

Daha madencilerimizin cenazeleri bile çıkmadan ortalığı ateş alanına çeviren fitneci ve fesatçı zihniyetler var

Taş kalpli zerre duygusu olmayanlar

Yüzlerine tükürmek geliyor her seferinde

Allah aşkına susun ya..

Acılara ortak olmak değil sizin derdiniz

Sizin derdiniz ÖLÜMDEN nemalanmak

Sizin derdiniz kaos yaratmak !

Ne yapsak ta ne etsek te milleti bir-birine düşürsek diyenlerin oyunları da tezgahları da başlarına geçer inşallah

Yeter bıktık artık yeter!

Acıyı bile paylaşamayacak kadar düşman kesildik bir-birimize..

Saygı yok sevgi yok..

Dayanışma yok..

Son bir söz de işçi sendikalarına gelsin..

Sağcısı-solcusu hepsine birden gelsin..

Sizin emekten işçiden yaşamdan yana tek bir derdiniz yok..

Sizin tek derdiniz varlığınızı sürdürmek koltukları sağlama almak

Yüzünüzü nereye döndüğünüz belli

Günü kurtarmaktan öteye geçemiyorsunuz

Hiç öyle kendinizi aklayıp-paklamayın.

Olmayan vicdanlarınıza havale ediyorum alayınızı..