Allah bizleri dünyaya gönderirken her birimizi birer meziyetle ve yetenekle taçlandırmıştır...
Zaman içinde hangi alana yönelip ilerleyeceğimizi ise bizlere bir de akıl denilen şeyi vererek kendimize bırakmıştır...
“Kendini keşfet ilerle...”
Bu yetenekler sınırsız da olabilir yani bir kişi de birden çok meziyet mümkündür...
Mesela ;
Hem çok iyi aşçısındır hem de çok iyi gitar çalıyorsundur...
Bunun yanında şahane resimler de yapıyor olabilirsin...
Belki tek bir şey vardır yapabildiğin, bunu bir tek sen biliyorsun ey kişi...
Kendini bul!!!
Kendin de olanı bil ve tut, olmayanın peşinden gitme yorulursun ve yok olursun...
Bütün bunları yaparken başka roller giyinme üzerine, eğer giyinirsen önce kendine sahtekarlık yapmış olursun sonrasında da etrafındakilere ve bir müddet sonra yalnız kalırsın...
Yalnız kaldığın da psikoloji denilen şeyin yerle bir olur ve ondan sonra ne kadar yeteneğin olursa olsun insanlığını kaybetmiş çıkarcı sahtekar biri olarak anıldığından yaşadığın toplumda yer edinemezsin...
Sana doğduğunda bahşedilen en güzel meziyet; “tertemiz  insan olmaktır “ bunun değeri ve kıymeti hiç bir alanda yoktur...
Bu bilinçle yol almaya devam ettiğinde işte o vakit hayatın boyunca başarılı olursun, hem iç dünyan da hem dış dünyan da...
Peki hiç düşündün mü sen kimsin?
Neden buradasın?
Birazdan neler olacak?
Elbette düşünmüşsündür...
Artıları ve eksileri de bulmuşsundur kendinde olan buna eminim çünkü bizler bir tek kendimize yalan söyleyemiyoruz ve bilinmesini istemediğimiz tüm soruların cevaplarını bizzat kendimiz biliyoruz...
Ona rağmen bunca kafa tutmalar falan!!!
Niye zorluyorsun hayatını?
Neden az durulmuyorsun?
Kime yetişmeye çalışıyorsun bunca hızla?
Bi’dur!!!
Hele bi’dur !!!
Dön geriye ve geldiğin yeri düşün, ilk saniyeyi...
Beyaz duvarları olan mavi önlüklü üç beş kişi koşuşturuyor soğuk koridorlarda...
Cılız sesin sarıyor en ucra köşeyi ve sen “ben geldim” dercesine yırtıyorsun kendini...
Kim anlıyor seni o dakikalarda?
Bir çok kişi duyuyor çığlıklarını fakat kimse anlamıyor değil mi?
İşte :
Yaş aldıkça da durum hiç değişmeyecek bunu bilmen gerekir...
Sen olur olmadık zamanlarda, sebepli sebepsiz attığın bir milyon çığlığı herkes duyacak fakat hiç bir zaman hiç kimse seni anlayamayacak çünkü az geride sen de atılan çığlıklara kayıtsız kalmıştın...
Kalma kayıtsız...
Kendine, özüne dön...
Keşfet ve tut hayatın içinde ne varsa...
Ama asla kayıtsız kalma!!!
O soğuk koridorları hiç unutma çünkü oraya ömrü hayatımızda iki kez kaçışsız uğrayacağız...
Bir hayata başlarken !!!
İki hayata veda ederken !!!
Not ;
“Çok mu drama bağladım diye düşündüm şuan bu yazıyı yazarken fakat gerçekler acıtsa da üstüne gitmeliyiz diye düşünüyorum ...”
Tekrarlayalım mı ?
Kendini keşfet...
Kendini bul ve tut...
Kayıtsız kalma...
Özünü yani insan olduğunu şakın unutma!!!
Sevgiyle