ABD aralarından su sızmayan komşusu Kanada ile bile ipleri gerdi. Trump yönetimi kendini yalnızlaştırıp, Amerika’yı Yahudi lobisiyle yönetmek istiyor.
İMF bile ‘Bu kadar ülkeye tavır almayın, batarsınız’ uyarısını yapmış.
‘Bir musibet bin nasihatten iyidir’ derler.
Amerika’nın musibeti yaşamadan kendine geleceği yok.
Son 10 gündür rahip bahanesiyle Türkiye’yi hedefe koymuşlar.
Çin gibi, İran gibi, Rusya gibi.
Amerika’nın YPG ve PKK’ya destek vermesi, her gün ayrı bir talebi önümüze koyması, ülkemizi ve hükümetimizi Çin, İran ve Rusya ile yakınlaştırdı.
Trump seçildikten sonra, Amerika’daki Türkiye karşıtlarının güdümüne girmesi bizimde belli adımları atmamıza neden oldu.
Doğu ülkeleri kenetlendi.
Bugün Rusya’nın Lavrov Ankara’ya geliyor.
İran, ‘Türkiye’nin yanındayız’ mesajı verdi.
Katar Emiri’nin destek için Türkiye’ye geldiği, yada geleceği konuşuluyor.
Ortada sancılı bir süreç var ama aynı oranda da Türkiye’nin kararlılığı var.
Bu süreçte Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın Bayburt ve Gümüşhane’den başlattığı ziyaretler, Rize ve Trabzon’da devam etmesi önemlidir.
Devlet başkanının dünkü mesajları da dik duruşun göstergesi oldu. ‘Kabile devleti değiliz, düştüğümüz yerden de kalkarız’ sözleri, bir kararlılığın işaretidir.
Bunca dış baskıya rağmen Erdoğan ve ekibi siyasi disiplini ve programını da bozmuyor.
Trabzon’da örgütle buluştu, teşekkür mitingini yaptı ve akşam da Trabzon Valiliği’nin organizasyonunda bizim de katıldığımız STK’larla bir araya geldi.
Siyasete başladığı günden itibaren kırk yıldır istişarelerle yürüyen Tayyip Erdoğan, bu süreci de hemşerilerinin desteğiyle aşacaktır.
Gördüğüm şu, Karadeniz’e gelirken, ortaya çıkan görüntü dönerken yoktu. Cumhurbaşkanımız  Ankara’ya daha güçlü ve daha zinde döndü.
Bir iki notum var;
Onları aktararak üzerimize düşeni yapalım.
Türkiye yıllık cep telefonlarına 5 milyar doların üzerinde ödeme yapıyor.
Kozmetiğe verdiğimiz rakam ise 7,5 milyar dolar.
Döviz böyle düşmez.
1- Üreteceğiz.
2- İthalatı kısacağız.
3- İhracata ağırlık vereceğiz.
4- Çalışmıyoruz, çok çalışacağız.
Amerika’nın İçişleri ve Adalet Bakanlarımıza yönelik sözde yaptırımlarından sonra sosyal medyada da 8 başlık adı altında talepleri dolaşıyor.
Amerika 300 yıllık ülke.
Türkiye’nin binlerce yıllık gelenekleri var.
Kaldı ki, 15 Temmuz’da uçağa, tanka, helikoptere ve kurşunlara meydana okuyan bir iradesi söz konusu.
Belli ki, Amerika’nın ve yönetiminin rahatsızlığının sebebi, 15 Temmuz sabahı 12 Eylül 1980’de Türkiye’den duydukları ‘Bizim çocuklar başardı’ sözünü duyamamalarıdır.
Asıl mesele bu.
Diğerleri Amerika’nın 80 yıldır bitmeyen talepleridir.