Ben bile! Hepimiz Trabzonspor’u her şeyin önüne koyduk.
Doğru, o yenmediğinde kentte matem var.
O yenmediğinde satışımız yok.
Bunlar gerçek.
Ama bunu mutlaka aşmalıyız.
Trabzonspor  devam edecek. Yenecek, yenilecek, berabere kalacak yolunu bulacak.
Trabzon şehri de öyle gidecek.
Trabzon Trabzonspor’la kolkola gitmeyecek.
Trabzon’un ekonomisi, sanayisi bir yandan gidecek diğer yandan da Trabzonspor.
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Hacıslihoğlu çok önemli bir konuya değindi.
30 bin işsiz var dedi.
Trabzon’daki işsiz sayısını 10 binlerde sanıyoruz.
Ama 3 katı olmuş.
Ve mesajını verdi, hepimiz acilen birer işsiz istihdam etmeliyiz.
Doğru söylemiş.
Hep devletin sırtına bindi mi iş gitmiyor.
Gitmedi de.
Bazı fabrikalar özelleşti. Emekliler ve işsizler doğdu.
Trabzon önündeki günlerde ciddi kararlar vermeli.
Üretime geçmeli.
Hep üretmeli, hemde satmalı.
Yani ihraç etmeli.
Zira sadece ticaretle, sadece turizmle olmuyor.
Üretmeliyiz.
Her zaman bunu savundum.
Turist gelmediğinde şehir duruyor.
Durmamalı.
Trabzon’da 30 bin işsiz var. Rize’de ise 7 bin işçi aranıyor.
Sadece Çaykur’un 40 fabrikası var.
Kocaeli öyle. Sokakta işsiz göremezsiniz.
Trabzon bu derdine çare bulmalı.
Yatırım adasına yoğunlaşmalıyız.
Öyle bir alt yapı yapmalıyız ki, tamamlandığında bir OSB kadar orada da istihdam yapmalıyız.
Arsin organize sanayi bölgesi şu an itibariyle çok ciddi bir lokomotif.  İhracat yapıyor. En keyifli iş ihracat yapmaktır.
Hem üreteceksiniz hem de satacaksınız.
Suat Hacısaihoğlu gibi TESOB ve diğer Sivil toplum örgütleri ortak bir eylem planı ile işsizliğe neşter vurmalı.
Devletin, hükümetin desteğini de alarak.
Bakıyorum, her işsiz genç ve kızımızın gözü Belediyelerde.
Büyükşehir ve Ortahisar’da. Onlarda talepler arasında boğuluyorlar.
Şunu söylüyorum, ter akıtacağız.
Üretim yapacağız.
Mümkünse bunu da dış piyasaya satacağız.
Trabzon’un çıkışı budur.
Trabzonspor’la yine sevinip üzülelim.
Ama bütün dünyamızın önüne bunu koymalayım.