Ne mezarlık mı?
İnsan mezarlığa Fatiha okumaya gider, Aziz Sancak evde oturmaktan kafayı sıyırdı galiba dediğinizi duyar gibiyim. Aslında haksız da sayılmazsınız. Bordo-Mavi renklerden bu denli uzak kalmak, maç bahanesi ile köyüme, yaylama 3 günlük kaçışları yapamamak ciddi manada yıprattı beni. Amma velakin, ‘Mezarlıkta Şampiyonluk’ beynimin bana bir oyunu değil Trabzonspor taraftarının hiç azımsanmayacak kadar büyük bir kısmının realitesi.
Nasıl mı?
Anlatayım…
Abimden aldığım kulağıma küpe yaptığım bir nasihat vardır, çok önemserim “Yazmak için yazma, bir meramın varsa yaz”. Nasihatte olduğu gibi bu güne kadar asla yazmak için ya da köşemi doldurayım diye yazmadım.
Dinledim, dertleştim, anlattım…..
Velhasıl önceliğim her zaman dinlemek oldu. Kitlesinden, camiasından bihaber bir yazar kime ne anlatabilir değil mi? Bazen forma için ağlayan bir çocuğu dinledim, bazen bir bilet için günlerce kuyrukta beklemiş bir abiyi dinledim, bazen bir maç için Almanya’dan gelmiş bir ablayı dinledim, bazen maç parası için halı yıkayan Antalyalı bir yörüğü dinledim. Her coğrafyadan, her yaştan, her eğitimden, her kültürden insanla konuştum, dertleştim..
Ezcümle kahir bir kitlenin birlik etmişçesine dillendirdiği bir cümle dikkatimi çekti "şampiyonluk kupasını alınca mezarlığa gideceğim".
Peki bu normal mi?
Tabi ki normal değil. Bir takım şampiyon olunca normalde taraftar bayrağını alır, çocuğunu elinden tutar meydanlara iner. Arabalara doluşur konvoy yapar, sabaha kadar eğlenir.
Peki neden Trabzonspor taraftarının kahir çoğunluğu kazanılmış kupayı çılgınca kutlamak yerine, ölmüşlerinin başucuna gidip bir görevi yerine getirmiş ve üzerinden bir ağırlığı atmış gibi davranmaktadır.
İşte tüm şifre burada gizli. Doğru okumayı bilirseniz bu şifre size; Bu kavganın bugün başlamadığını, bu takımın kodlarında olduğunu, bugün verilen mücadelenin kat be kat fazlasının dünde verildiğini anlatır. Bugünkünden misliyle fazla hile ve hurda ile bu hakların daha önceden de bir-çok kez çalındığını anlatır.
O günkü mücadelenin yol arkadaşlarından bugünlerde hayatta olmayan yüzler hatta binler olduğunu, Bu hırsızlığa şahit olanların bu günleri görmeyen renktaşlarına karşı kendilerini borçlu hissettiklerini anlarsınız.
Sonuç itibariyle; Bu hareket ne bir kısım rakip taraftarın söylediği gibi Şampiyonluk kutlamayı unuttukları için, ne de ucuz arabesk bir tavır değildir. Bu tavır aksine saygı, hürmet, vefa gibi çok ulvi duyguların dışa vurumudur. Başka bir deyimle emanetinizi layıkıyla taşıdık “rahat uyuyun” demektir.
Tüm ölmüşlerimizin ruhlarına ithafen!..
Çok Okunanlar

Trabzonspor’un Yeni Nwakaeme’si İsrail’de Bulundu!

Trabzonspor'un Yıldızı İçin Avrupa Devleri Sıraya Girdi; Bu Transfer Cepleri Yakacak

Trabzonspor Gol Makinesinin Peşinde! Genç Yıldız Radar Altında

Trabzonspor’da Büyük Temizlik! Üç Yıldızla Daha Yollar Ayrılıyor

Trabzonspor Camiasında Galatasaray Öfkesi: Eyüp Saka Hamlesi Bardağı Taşırdı

Trabzonspor’da Enis Destan Kararı! gelen teklif neden Teklif Reddedildi?