Sevgili Okurlar,
Gazetecilerin görevi uyarmaktır.
Parmak basmaktır.
Dün Trabzon Pazarkapı mahallesi esnafı aradı,
‘Moloz’da Rüştü’nün fırınının hemen önündeki moloz yığınları kısa sürede kaldırılmalı.’ dediler.
Büyükşehir Fen işleri müdürü Hüseyin Türker’e sordum.
Harfiyat ne zaman kalkar?
‘Bugün-yarın kalkıyor.’ cevabını verdi.
Teşekkür ettik.
Çarşı mahallesinde her gün tur atıyoruz.
Kadınlar pazarı’ndaki 150 esnaf  önümü kesti.
Diyorlar ki, ‘Evet buralar yıkılıyor yenisi yapılsın ama hak sahiplerine öncelik tanınsın, işyeri verilsin kalanlar da ihale edilsin.’
Bu konuda Sayın Başkan Gümrükçüoğlu hem balıkçılarla ilgili hem de kadınlar pazarı esnafı ile ilgili gereğini yapacaktır.
Onları asla ekmeğinden etmeyecektir.
Şimdi yazımın konusu,
Vatandaş adına dün bir de güzellik gördüm.
Onu da paylaşacağım,
Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin C kapısı, yani havalimanının hemen karşısındaki giriş çıkış..
Orada yıllarca havalimanından çıkıp Rize yönüne gidecek olanlar ve öğrenciler beklediler.
Asfalta sıfır noktadaki Otobüs durağında can verenler oldu.
Şimdi Büyükşehir ya da KGM muhteşem bir cep inşa etti oraya.
Belediye bir de durak koydu.
Ahh, keşke o masum bedenler ölmeden yapılabilseydi o cep.
Şimdi öğrenciler güven içinde otobüs ve minibüs bekliyorlar.
KTÜ’nün arsası biraz geri çekildi o kadar!
İstenince yapılıyormuş.
Biz Zigana dağına Atilla Baydar’ı
Ali Metin Tokdemir’i ve onlarca bedeni kurban verdik.
Bariyer yoktu, uçtular, öldüler.
Şimdi araçlar yoldan çıksa dahi bariyelerde kalıyorlar!
Önlem almak için insan ölmesi beklenmemeli.
Benzeri Çarşıbaşı’nda idi.
Yan yol,
Gidiş gelişti.
Çok sayıda kaza oldu ve ölümle bitti.
Ve orada da müdahale edildi ve tek yöne döndü.
Şimdi daha güvenli.
Kaza olmadan insan ölmeden müdahale edilmeli.
Türkiye çok aşamalar geçti.
Bu konuda da güzel gelişmeler olacağını ve kazalar olmadan insanlar ölmeden müdahale edileceğine de inanıyoruz.
Yeter ki birbirini uyaralım.
Vatandaş gazeticiyi.
Gazeteci Yerel ve Genel yöneticileri.
Trabzon böyle gelişmedi mi?
Böyle değişmedi mi?