Gezi parkı olaylarının hemen sonrası.
Arkasında batının olduğu açık.
İktidar ve destek verenler bunu sezmiş, Abdülhamit belgeselleri yaptırmıştı.
Abdulhamit’e ne yapıldı ise  Tayyip Erdoğan’a da o yapılmak isteniyordu.
O günlerde bir meslektaşım
‘Peşimizi bırakmazlar’ dedi.
Devam ettiler.
17-25 Aralık çıktı önümüze
Türkiye oradan da sıyrıldı, ayakta kaldı.
Yatırımlar ve üretim azaldı. Bürokratlar imza atmaya korkar oldu.
Hiç kimsenin aklına 15 Temmuz gibi bir kalkışma gelmemişti.
O saldırıyı da millet el ele verdi ve bertaraf etti.
100 bine yakın insan ya gözaltına alındı ya kurumlarından ihraç edildi.
Ancak dün Emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un açıklamalarını okuyunca dehşete kapıldık.
‘FETÖ hala her yerde ve İngilizler arkasında’
Bunu AK Partinin önemli isimleri de dikkate alıyor.
O açıklamaların yapıldığı gün Türkiye’nin yatırım yapılabilecek ülkeler listesinden çıkarılması da ilginç
O da bir saldırı.
Emekli Albay Kasım ayı diyor.
Kasım’da muhtemelen Hillary Clinton işbaşına gelecek.
İşimiz daha da zorlaşacak.
İyimser ve şöyle bakalım.
15 Temuz’dan sonra kendini güvenlik uzmanı diye tanıtan çok kişi çok şey söyledi.
Son açıklamaları da buna yormak istiyorum.
Dikkate alınsın ama panik yaratılmasın.
Beşikdüzü Hassas..
Değerli Okurlar,
Trabzon Beşikdüzü ikinci afeti yaşadı.
Bu daha ağırdı.
Bu afeti yaşayan Belediye Başkanı ise Orhan Bıçakçıoğlu.
Geldiği günden beri yaptıklarını sel aldı götürdü.
50 milyon TL’lik teleferik projesi’nin de zarar gördüğü kesin.
Kuşkusuz böyle bir ortam da teleferik projesinin eleştiri konusu olması onu
etkiledi.
Bir cevap vermek istedi.
Vermek istediği cevap ise ağır oldu.
Ağırdan öte hakaret.
Uzlaşmaya ihtiyacımız olduğu dönemde yereldeki bu gerilim hoş değil.
CHP il Başkanlığı da karşı ve sert bir cevap verdi.
Oysa ortada temizlenmesi gereken bir ilçe var.
Hayata dönmesi gereken bir ilçe.
Bu tür durumlarda 15 Temmuz gecesini hatırlayarak hareket edersek eleştiririz ama hakaret etmeyiz.
Ağır sel sebebiyle Beşikdüzü halkına ve Başkana geçmiş olsun diyorum.