Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yüksel Aliyazıcıoğlu ile pandemi süreci ve Farabi hastanesindeki hizmetleri konuştuk.

Aliyazıcıoğlu, ülke olarak pandemi sürecini atlatmak üzere olduklarını hatırlatarak ‘Sosyal mesafe; hijyen ve maske takarak virüs sürecinden en az hasarla çıkmalıyız’ dedi. İşte Yüksel Aliyazıcıoğlu ile sohbetimizin özeti:

TÜRKİYE DÜNYAYA ÖRNEK OLDU

TAKA: Sevgili Başhekimim, Türkiye pandemi sürecini yaşıyor, bilim adamı olarak bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Hatırlarsak ilk vakamız 11 Mart 2020’de tespit edildi. Ülke olarak 2019 Aralık itibariyle Çin’in Wuhan kentindeki kovid-19 sürecini devamlı takip ettik ve oradaki manzara izlediğimiz kadarıyla hiç de hoş değildi. Buna İspanya ve İtalya’daki görüntüler de eklenince T.C Sağlık Bakanlığı hem bu sürecin yakın takibi ve hem de ülkemizde hangi önlemlerin alınabileceği konularını değerlendirmeye başladı ve çok doğru bir kararla Sağlık Bakanlığımız bünyesinde  ‘bilim kurulunu’ oluşturdu. Bu kurulun tavsiyeleri ve ülkemizin gerçekleri göz önünde bulundurularak süreç yönetilmeye başlandı. Ülke olarak sağlık bakanlığımız kovid-19 sürecinin tanı, tedavi ve izlemi gibi en önemli konuları başta olmak üzere personel yönetimi de dahil edilerek birçok konuda akış şemaları oluşturdu ve uygulama birliği de sağlanarak süratle uygulamaya koydu. Süreç içerisinde bu şemalar gidişata göre tekrar tekrar düzenlenerek kullanıma sunuldu. Mevcut durumumuzu değerlendirdiğimizde bazı küçük aksaklıklar dışında bu süreci dünyada en iyi yöneten iki-üç ülkeden biri olduğumuzu söyleyebilirim.

KOVİD TEŞHİSİ VE TEDAVİSİ YAPTIK

TAKA: Farabi Hastanesi pandemi hastanesimidir? Bu süreci sizler nasıl yaşadınız? Neler söyleyebilirsiniz?

PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Farabi Hastanesi de Sağlık Bakanlığımızın tanımına göre ‘(göğüs hastalıkları, Enfeksiyon hastalıkları ve üçüncü basamak yoğun bakım birimlerini içeren hastaneler pandemi hastanesi olarak tanımlandı) pandemi hastanesi olarak görev yaptı. Bu süreç il sağlık müdürlüğü ve koordinasyon kurulu ile birlikte yürütüldü. Bugüne kadar hastanemizde 250 üzerinde covid-19 pozitif ve şüpheli hastanın tanı ve tedavisini gerçekleştirdik. Aynı zamanda hastane olarak rutin hizmetlerimizi hiç aksatmadan devam ettirdik ki başta Kanuni Eğitim ve Araştırma hastanesi olmak üzere diğer hastanelerin bir anlamda kovid-19 salgınına odaklanması sırasında oluşan acil vakaların yönetiminde ağırlıklı olarak üzerimize düşeni yaptık. Bunu da şehir olarak koordineli bir şekilde doğru yönettiğimizi söyleyebilirim.

VİRÜS PCR TESTİNDEN KAÇAMAZ

TAKA: Farabi hastanesinde yapılan koronavirüsü testlerinin güvenirlilik oranı nedir?

PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Artık herkesin adını bildiği PCR, asıl tanı testi olarak kabul edilir ve virüse ait olan RNA’yı gösterir. Yani virüsün kimliğini kesin olarak ortaya koyar diyebiliriz. Bu test hastadan alınan boğaz-burun sürüntü örneği ve balgamda çalışılır. Bu örneklerdeki hücrelerde virüsün genetik materyalini arar. Eğer genetik materyal ortaya konulursa hastaya covid-19 tanısı konur. PCR testinde numunenin alım zamanı, uygun numunenin doğru bir şekilde alınması ve numunenin taşınması sırasında insan kaynaklı hatalar oluşabilir. PCR, ortamda virüs varsa yüzde yüz onu gösterebilme yeteneğine sahipken bu hatalar, ülkemizde ve dünyada bu testin virüsü gösterebilme gücünü yüzde 60’lara kadar düşürebilmektedir.

KTÜ TIP VE 38 YILLIK DENEYİM

TAKA: Tıp Fakültesi Farabi hastanesi olarak bilim kuruluna üye verdiniz ve Tevfik Özlü hoca sürece güzel katkılar yaptı neler hissetiniz?


PROF. DR. ALIYAZICIOĞLU: Üniversitemiz, Ankara ve İstanbul dışında kurulan ilk üniversite olup ülkemizin 4.Üniversitesidir. Bildiğiniz gibi 20 Mayıs 1955 yılında kurulmuştur. Eğitim ve öğretim sürecindeki gecikme Trabzon’u bir an önce eğitim öğretime başlanılması için harekete geçirmiştir. Bu bağlamda 1963 yılında yapılan nümayişte taşınan pankartların birinde ‘’Karadeniz uşağına da doktor hakkını verin’ yazısını görmekteyiz. Bu pankartın gereği günümüzden 38 yıl önce ancak hayata geçirilebilmiştir. Ülkemize birçok siyaset adamı ve bürokrat yetiştiren üniversitemiz aynı zamanda 38 yıl önce hizmete başlayan Tıp Fakültesi Farabi hastanesiyle de bölgeye ve ülkemize hizmet etmektedir. Tıp fakültesi Farabi hastanesi öğretim üyeleri bu salgın sürecinde bölge ve ulusal yazılı ve görsel basına bilgilendirici ve aydınlatıcı demeçler vermiş, konuşmalar yapmış ve yapmaktadır. Sağlık Bakanlığı Bilim kurulu üyesi olarak hocamızın da bu süreçte etkin rol alması ayrıca bizleri gururlandırmıştır.

ÖNLEMLERE KİŞİSEL BAĞLILIKHAYATIMIZI ERKEN NORMALLEŞTİRİR
 
TAKA: Değerli hocam, pandemi sonrası normal sürece ne zaman döneriz? Bu işte zaman zaman abartı var mıdır?
 
PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Bütün dünyayı etkileyen bu kıtalar arası salgın ülkemizde artık kontrol altına alınmış olup normal sürece yavaş yavaş geçiş çalışmaları başlatılmıştır. Tamamen normalleşme birçok faktöre bağlıdır. Virüste kötü yönde bir mutasyon gerçekleşmesi en kötü senaryolardan biri olup hiç arzu etmediğimiz bir durumdur. Alınan önlemlerin kontrollü bir şekilde normale doğru yönlendirilmesi,  önerilen kişisel koruyucu önlemlere ve hijyene uyulması virüsün kökü kazınıncaya kadar ısrarla uygulanırsa zaman zaman dalgalanmalar olsa da bizlerin tekrar normal hayatımıza dönmemizi kolaylaştıracaktır.
 
MALİ TABLOMUZ HALA SIKINTILI
 
TAKA: Şunu da sormak isterim, Tıp Fakültesi hastanelerinin ekonomik sıkıntıları azaldı mı?
 
PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Salgın öncesi üniversite hastanelerinin içinde bulunduğu mali sıkıntılar kovid-19 süreciyle birlikte hastanelerimizin rutin hizmetlerinin acil dışında en aza indirilmesi nedeniyle ve bu sürece odaklanma sonucu çoğu zaman gündeme gelmemiştir, getirilmemiştir. Fakat mayıs sonu itibariyle yavaş yavaş normale dönme çalışmaları maalesef mali tablonun olumsuz gerçeklerini tekrar gündemimize sokmuştur.

ÖDEMELERLE İLGİLİ YENİ YAPILANDIRMA HAZIRLIĞI VAR

TAKA: Yeni bir düzenlemeden söz ediliyor, bu düzenleme sizlere nefes aldıracak mı?

PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Kovid-19 öncesi üniversite hastanelerinin borçlarının Maliye Bakanımızın talimatıyla yapılandırılma çalışmalarının başlatıldığını biliyoruz. Salgın süreci bu çalışmaları sekteye uğratmakla birlikte, 2020 öncesi borçların Temmuz-Ağustos ayı içerisinde maliye bakanlığımızca yapılandırılacağı haberi bizleri tekrar ümitlendirmiştir. Ancak bu gerçekleşirse ve gider üzerinden bütçe oluşturulursa üniversite hastaneleri gerçek manada eğitim, araştırma ve uygulama (rutin hizmetler) fonksiyonlarına geri dönebilecektir.

SALGINDA GERİ DÖNÜŞ OLMAMALI
 
TAKA: Son olarak kamuoyuna neler söylemek istersiniz?
 
PROF.DR. ALİYAZICIOĞLU: Son olarak, bu kıtalararası salgında bilgi ve birikimleri ve her alanda yetişmiş personelleriyle üniversite hastanelerinin önemi bir kez daha görülmüştür. Umuyorum ki üniversite hastanelerinin mali sıkıntıları bir an önce gerektiği şekliyle giderilir ve üniversite hastaneleri sağlıklı bir şekilde bilime ve vatandaşa hizmet etmeye devam ederler. Ayrıca 3 aydır yoğun bir şekilde yaşadığımız bu salgının doğru yönetilmesiyle kat ettiğimiz yolu, normalleşme yolunda alınacak tedbirleri sıkıca uygulayarak heba etmemeliyiz. Onun için mümkünse evde kalmaya devam edelim, dışarıya çıkma durumunda maskemizi takalım, sosyal mesafemizi koruyalım, yüzeylere rastgele dokunmaktan ve elimizi yüzümüze, burnumuza, ağzımıza dokundurmaktan kaçınalım, tercihen su ve sabunla veya el dezenfektanı, kolonya ile hijyeni sağlamaya dikkat edelim. Maske-Mesafe-Hijyen üçlüsü bir süre daha bizimle beraber olacak. Sabrın sonu selamettir unutmayalım.