Yaşadığımız zaman dilimi..Ahir zaman !

Dervişe (İmam Şafi) sormuşlar. " - Ahir zamanda iyiyle kötüyü nasıl ayırt ederiz diye ???

Derviş gülmüş...

"-Bütün fitne okları kimi işaret ediyorsa; anlayın ki o doğrudur " demiş ve eklemiş...

O; öyle bir zamandır ki " İyi olanlar kötü, kötü olanlar iyi olarak atfedilir. O denli karışık bir zaman "...

Nedir bu adamın günahı sorarız size???

Biz de gittik makamlarına Bizleri de kabul ettiler...

Hayır kabul etse suç, etmese suç...!!!

Adam devletin kapılarını her vatandaşa açmış. Devlet ile milleti bütünleştirmiş ve harmanlamış. Arada ki duvarları kaldırmış.

Devletin soğuk yüzünü; sıcaklığa ve samimiyete dönüştürmüş.

Kabul etmese; ne burnu büyük adam deriz.

Kabul eder; bu seferde başkasının yüzünün karasından O'na hesap sorarız...

Bu gözler şahit...!!!

Vallahi de billâhi de tallahi de...!!!

Süleyman Soylu'nun kapısı dergâh kapısı gibi. Herkese ama herkeslere açık...

Titri olana, olmayana, zengin olana olmayana, iş insanına, köylüye; bütün T.C vatandaşlarının en rahat girdiği bir kapı...!

Hepimiz biliriz lâkin işimize gelmez...???

Bütün doğruları da bildiğimiz ama işimize gelmediği gibi...

Biz gene de hatırlatalım o zaman...

Görevimizdir...

"Ne olursan ol gel...İster putperest, ister mecusi isterse kâfir olsan gel. Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da gel " diyen Mevlâna'nın hayat düsturunu bilmeyenlere ithafen...!!!

Tasavvufta; insanın dışına değil, kalbine bakarlar. İçenlerin içtikleri " Aşk Şarabı " olarak kabul edilir...

19. Yüzyılın meşhur tasavvuf şairlerinden SALİH BABA'yı bilir misiniz ???

Esas mesleği tüfek tamirciliği olan, şarap içen bir zattır Salih Baba...

Dergâha davet ederler. Beni almazlar der Salih Baba...Çünkü Ben şarapçıyım.

Dergâhın baş köşesine otuttururlar Baba'yı. Dedik ya; tasavvufun özüdür, yüreğe bakmak...

Kimimize göre de "Takva " olarak bilinen durum. Zamanımızın dini bütün gözüken; mümin görünümlü münafıkları gibi...!!!

Ki şirkten, kul hakkından sonra ki en ölümcül ve affedilmeyen günahlar arasındadır...

Konuyu dağıtmayalım...!!!

Yakından tanımayanlar için belirtelim..

Çocukla çocuk, büyükle büyük, askerle asker, polisle polis olan bir devlet adamı Süleyman Soylu...!!!

Ne yapacaktı yani???

Kapısına geleni, fotoğraf çekilmek isteyeni kovacak mı adam ???

fetö elebaşı ile aynı fotoğraf karesine girmek için yarıştılar bu ülkede. Yalan mı

Ne oldu sonra???

Ne nankörüz yaaa...

Esas olayı söyleyelim,

Çok iyi biliyoruz ki Süleyman Soylu; bu ülkenin umududur, geleceğidir, ışığıdır, gözbebeğidir...

Açın Peygamberler Tarihine bakın...

Ömrü sefa ve rahatlık içinde geçen tek Allah elçisi Hz. Süleyman'dır...

O'nun haricinde ki bütün peygamberlerin ömrü; imtihanla ve sıkıntı ile geçmiştir...

Ne diyor Allah'ın Kılıcı Haydarı Kerrar Hz. Ali Efendimiz ???

" - Yolu doğru olanın, yükü de ağır olur "..!

Herşeyin farkındayız da; işimize gelmiyor...!

Zamanında Tayyip Erdoğan'a ve Ak Parti'ye söylemedikleri söz kalmayıp; menfaatleri söz konusu olunca, rüzgâr güllerini imrendirecek derecede dönme becerisi olanlar gibi...!!!

Şuna cevap verin bir de

Her koyun kendi bacağından asılır...

15 Temmuz'dan sonra ne oldu ???

Âlemlere rahmet Resulü Zişan Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa zamanını hatırlatalım..

Bedir Savaşında; baba oğula, kardeş kardeşe, amca yeğene karşı savaşmadı mı?

Aşiretler bölündü...Neden ???

Çünkü doğru tektir...NET .

Yanlışı savunan baban olsa da; alacaksın karşına. Gerçek adamlık budur...

Yok mu hiç eşinizden, dostunuzdan, akraba, eş dosttan; fetö'nün peşine düşen ahmaklardan.

O yüzdendir ki; elma ile armutu birbirine karıştırmayalım...

Veya?

Hiç duymadınız mı; "Âlimden zalim, zalimden Âlim doğduğunu "...

Ne çabuk unuttuk; Hz. Nuh'un evlâdı ile Hz. Lût'un karısının kendilerine inanmayıp helâk olduğunu...

Az delikanlı olun...Adam olun...!!!

İşimiz gücümüz bel altı vurmak...

Delikanlı olacağız, Adam olacağız...

Ne çabuk unuttuk ???

İsa'nın çilesini, Nuh'un nefesini, Eyyüp'ün sabrını...!!!

Erkek adamın dedikoducusu kadar iğrenci varsa; o da lâf getirip götürenidir...

Az Allah'tan korkun...Herşey bu Dünya'dan ibaret değil...

İşiniz gücünüz makamda, mevkide, parada pulda,

Hep bu Dünya, hep bu Dünya...

Ahirette görüşmek üzre o zaman çocuk...???

Bakalım yüzümüze bakacak Adamlık var mı sizde ???

Selâm ve muhabbetle sevgiler, saygılar