Hani meşhur bir reklam vardı “Ağzı olan konuşuyor”… Yıllar önce bir mobil yağının reklamında oynayan isim “Ağzı olan konuyor” demiş ve bu laf moda olmuştu. Sonrasında sanatçılar besteler yaptılar “Ağzı olan konuşuyor” şarkıları, türküler hit oldu.

Bugünlerde ise Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan konusunda ağzı olan konuşuyor. Belki de Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş devletin tüm imkânlarından faydalanırken, Trabzonspor Başkanı Doğan geçmişten bugüne yabancı futbolculara, kulüplerine ödenmeyen milyon avro'ları kendi imkânları doğrultusunda mücadele ederek, kılı kırk yararak ödemeleri yapıyor. Ertuğrul Doğan, geçmiş dönem borçları, transfer taksitleri ve oyuncu maaşları dahil olmak üzere yaklaşık 24 milyon avro'luk ödeme yaptı. Şu zamana kadar toplam 162,5 milyon Avro para ödedi. Mayıs ayına kadar da 13 milyon Avro daha ödenmesi lazım. Doğan bu parayı bulmak için mücadele verirken onu eleştirenler keyifle çayını yudumluyordu. Ya kardeşim bırakın eleştiriyi... Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray kendi mağazalarından milyonlarca avro'luk forma satıp, locaları kiraya verirken siz eleştiri yapanlar Trabzonspor’a ne katkı sağladınız? Oturduğunuz yerde canınız sıkıldı mı, eleştiri yağmuruna başlıyorsunuz. Trabzonspor Başkanına bir Allah’ın kulu katkı sağlamamış.

Üç yıl önce eski Başkan Ahmet Ağaoğlu tarafından transfer edilen Gervinho’nun eski kulübüne olan son transfer taksiti 340 bin Avro yeni ödendi. Ertuğrul Doğan hangi biri ile uğraşacak. Eski Başkanların transferdeki yanlış oyuncu seçimi ile mi, yoksa kulübü maddi anlamda ayağa kaldırmakla mı? Tabiki olması gereken ikincisi. Ama Trabzonspor’da Faruk Özak’tan sonra Başkanlık koltuğuna kim oturmuş ise hepsi kötü bir yönetim sergiledi. Onun için ağzı olan konuşuyor işte… Yüce Allah, iki kulak, bir ağız vermiş... Neden? İki kez, duyup, düşünüp, bir kez konuşalım diye. Araştırmadan, sorup öğrenmeden...

Taraftar da yok tribünde…

Eee, çay sıcak koltuk rahat Televizyonda çite yayın var. Ekrandan izliyorlar maçı, sonra sosyal medyadan sallıyorlar Doğan ve yönetime…

Ağzı olan konuşuyor işte…

Dilin kemiği yok nasıl olsa…

Eee, klavyenin de gölgesine sığınıyoruz nasıl olsa…

Hem takımı terk edeceğiz hem de şampiyonluk bekleyeceğiz.

Olduysa mübarek ola…

Bu şehirde Trabzonspor’dan başka eğlencemiz yok. Gelişmiş bir şehir değiliz. Trabzonspor ile yatıp Trabzonspor ile kalkıyoruz. Başkan Doğan’da kulübün çıtasını yükseltmek ve rakiplerinle yarışmak için elinden gelenin fazlasını yapıyor.

Bu şehrin insanına son çağrımdır.

Bakın başka bir Trabzonspor yok..

Bu takımında yok olmasına istemiyorsak görevimizi yerine getireceğiz.

Passoligse passolig…

Biletse bilet…

Reklamsa reklam…

Tribüne koşmaksa, koşacağız.

Bunların tümü yapacağız sonra eleştireceğiz.

 Laf olsun torba dolsun diye konuşmayacaksın. Bu eziyeti düşmanın bile yapmaz.. Kimin dost kimin düşman olduğunu seçemiyorsun. Bazı çokbilmiş insanlarımız Trabzonspor konusunda uzman, bilgi sahibi ve otorite olmuş. Sayın Doğan’ın insani yönünü, adamlığını, sporun ve yöneticiliğinin önüne koyuyorum. Trabzonspor'a almak için değil, vermek için gelmiş. Çokbilmişler var. Zaman zaman sosyal medyalarında oturdukları yerden atıp tutarak karalama kam panyası yapıyorlar. Bırakın boş boğazlılığı, bırakın hedef göstermeyi, bol keseden atmayı bırakın sizde Başkan Doğan gibi elinizi cebinize atın. Hadi imkânlarınız ölçüsünde forma alın, Trabzonspor'a destek olunda görelim. Ertuğrul Doğan 'meyve veren ağaç gibi’. Trabzonspor için maddi manevi icraat yapıyor. Siz boş konuşmaya devam edin..

NE OLMASI LAZIM?

İki takım, iki köklü camia, iki farklı fotoğraf… Trabzonspor ve Adana Demirspor Pazar günü Akyazı’da oynadılar ve maç Trabzonspor’un galibiyetiyle sonuçlandı. Saha içine girmeden şöyle saha dışında bir tur atalım… Güney’in incisi Adana şehrinin iki takımından biri Adana Demirspor Başkanı Murat Sancak kulübü devraldığında maddi imkânsızlıklarla mücadele ediyordu. Dikkat çeken transferler ve yatırımlarla Adana Demirspor kulübünü Avrupa kupalarına kadar taşıdı ve sonra ne olduysa istifaya kadar giden düşüş başladı ve şu an içinde bulunulan durumda bazı futbolcuların paralarını alamadıkları gerekçesiyle bırakıp gittiler kalanlar da Murat Sancak için oynuyorlardı. Gelinen noktada ise Murat Başkan istifa ederek yerini Menajer Metin Korkmaz’a bıraktı…

Trabzonspor’da Başkan Ertuğrul Doğan ve ekibi geldiklerinden beri kulübe getirebilecek birçok adım attılar. Şu an futbolcuların beş kuruş alacakları yok hepsi tıkır, tıkır ödendi, ödenmeye de devam ediyor. Ertuğrul Doğan geldiğinde Trabzonspor UEFA tarafından en kötü beş kulüpten biri olarak ilan edilmişti. Başkan borçları ödeyerek Trabzonspor’un transfer tahtasının kapanmasını engelledi. Şu an kulüpte maddi anlamda aşılamayacak bir durum yok. Trabzon şehrinin hem nüfus hem de sosyal anlamda Türkiye’deki yerine bakıldığında böyle bir şehrin Süper Ligde şampiyonluğa oynayan takımının olmasının dünyada örneği azdır. Bizim diğerlerinden farkımız dönem, dönem bu camia kendisini de yenmek zorunda kalıyor. Şampiyonluğa oynuyorsan camiadan ve taraftardan destek bulursun, şampiyonluk yoksa bak başının çaresine… Pazar günü stadın hali içler acısıydı. Çok üzüldüm. Bir tarafta canını dişine takan bir yönetim, diğer tarafta ilgisiz bir camia. Yakışmıyor ve ileriye dönük hiçte iyi sinyaller vermiyor Trabzon…Umarım bir gün bu kulüp Menajerin birine teslim edilmek zorunda kalınmaz..

DÜNYANIN EN PROFESYONELLERİ TÜRKİYE’DE

Trabzonspor Kulübü, Adana Demirspor karşılaşmasının 82. dakikasında yaşanan hakem kararlarıyla ilgili olarak sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama yaptı. Trabzonspor, maçın hakemi Burak Şeker'e tepki göstererek, “Karşılaşmanın hakemi Burak Şeker, 82. dakikadan itibaren oyunun kontrolünü kaybetmiştir!" ifadeleri yer aldı.. Ligdeki maçlara baktığımızda öyle saçma sapan kararlar veriyorlar ki hem oyuncular, hem kenar yönetimi hem de taraftara peygamber sabrı lazım. Gözünün önündeki pozisyonu yanlış değerlendirmeyi geçtik, görmeyen hakemler var.. VAR zımbırtısı olmasına rağmen milyonların gördüğünü 3 kişinin görememesi. Son dakikalarına girilen ve 1-1 devam maçta “Acaba hakem ne yapacak da penaltı uyduracak” merakından dolayı ekrana kilitlenen ve beklediği saçmalığı 90+7’de görebilen şanslı topluluklar var bu ülkede… Sosyal medyada 10-15 milyon takipçili profiller Türkiye liginde saçmalıkları paylaşıyorlar ve açıklamaya da “Artık açık açık yapıyorlar, utanmaları da kalmadı” diye ekliyorlar.. Hakemlerin rezillikleri ve beceriksizlikleri ayyuka çıkmış vaziyette. Kendi rezilliklerini gizlemek için de önlerine gelen futbolcu veya kenar yönetimini cezalandırıyorlar. Bu ülkede bunlara kimse “Dur” demez, boşuna beklemeyelim. Kendileri yazıp, kendileri oynuyorlar, geri kalan da dolgu malzemesi işte… Futbolcular, teknik ekip, taraftarlar ve yönetimler üst düzeyde profesyonellik sergiliyorlar, bütün bu olanlar karşısında dişlerini sıkıp işlerini yapmaya devam ediyorlar…Şu anda dünyanın en profesyonelleri Türkiye’de ama nereye kadar..???

KARABULUTLAR DAĞILDI

Trabzonspor, Adana Demirspor maçını izledim. Oyunun hakimi tamamen Bordo-Mavili takımımızdı. 90 dakika Adana Demirspor kalesine ataklar yaptı, fakat bir türlü son vuruşu yapamadılar. Trabzonspor’umuz kontra atakta Trezeguet’le öne geçti. Bu golle birlikte takımımıza bir coşku bir hırs bir azim geldi. Ataklar sıklaştıkça sıklaştı, rakip kale sahası içerisinde gol kaçırma yarışına girildi. Ancak Trabzonspor ilk yarıda oynadığı gibi ikinci yarıda oynayamadı. Çok da gol kaçırdı. Adana Demirspor son dakikalarda çok bastırdı berabere bitsin istedi. Fakat eşitliği sağlayamadılar. Maçın son dakikalarında hakem yanlış kararlarıyla az daha Adana Demirspor’a golü attıracaktı. Bu galibiyetle üstü üstte üçüncü galibiyeti alan taraf Trabzonspor oldu. Bordo-Mavili takımımız bu geçiş sürecinde çok zorlandı ama son üç maçtır kazanmayı bildi. Üzerindeki karabulutları dağıttı. Yeni transferimiz Thomas Meunier’i çok başarılı buluyorum. Afrika kupasından dönen oyuncularımızla birlikte çok daha güzel maçlarımız olacak. Ayrıca Pazar günü akşamı Trendyol 1.Lig’de oynayan Eyüpspor ile Sakaryaspor maçının 2.yarısını izledim. Bol gollü bir maç oldu. Eyüpspor’u çok beğendim. Eyüpspor 58 puanla Süper Lige çıkma yolunda gümbür, gümbür ilerliyor. Bu süreçte Eyüpspor teknik direktörü Arda Turan’a ve ekibine başarılar diliyorum.

(EFE KAAN ÖZTÜRK)

ANTALYA’DA 24 ŞUBAT

Trabzon’un düşman işgalinden kurtuluşu Trabzon Kültürünü Yaşatma Derneği tarafından güzel bir etkinlikle kutlandı. Etkinlikte, TAKA Gazetesi Antalya temsilcisi Temel Karayunus’un objektifine güzel bir sohbet takıldı. Antalya Valisi Çaykaralı Hulusi Şahin ile Sürmene Köprübaşılı hemşerimiz Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Yakup Ali Kahveci, kutlamalara katılarak hemşerilerini yalnız bırakmadı. Etkinliğe katılan 84 yaşındaki İsminaz Hayri ile 74 yaşındaki Fatma Atalay teyzelerimiz, Vali Hulusi Şahin'in eşi ve başsavcı Yakup Ali Kahveci ile uzun, sıcak ve koyu bir sohbet yaptı. Sohbetin sonunda her iki teyzemiz mutlu bir şekilde ayrıldılar. Trabzonlu vali ve başsavcı kısa sürede Antalya’da sayılan ve sevilen bürokrat oldu. Taka gazetesi olarak kendilerine başarılar dileriz.

ZİYABEY SAHASI VE KUZGUNDERE'Yİ ÖZLÜYORUM!

Trabzon'da doğmadı... Ama Trabzon aşığı biriydi... Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde kalabalık bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi... Kısa süreli olsa da Trabzonspor formasını giymiş biriydi... Trabzonspor’un efsanevi kadrosu ile Ziyabey sahasında idmanlara çıkardı... Trabzon’da kaldığı yıllarda Kuzgundere'de zamanını geçirirdi... Omzunun kırılması ile birlikte futbol hayallerini noktalayıp memur olmaya karar verdi. Kimden bahsediyorsunuz derseniz, Arıana Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve 1954 Kelkit Belediyespor Onursal Başkanı Murat Akın’dan…. Murat Akın Trabzon’da geçirdiği günleri aynı heyecanla anlatıyor. 1983 yılındaki Kuzungundere’nin eski hali olan resimleri göndererek yaşadıklarını aktarıyor. "İlk antrenman bitip çift kale maça başladık, 11 dakika geçerken bir sezonda en az gol yiyen Şenol Güneş'e bir gol attım. Sol açık oynayan burnu kırık Mustafa ile yer değiştirmiştik ki, çaprazdan stat girişi değil üst kaleye ikinci golü attım. Şenol Güneş, "Kim bu bana rahatça gol atıyor" diyerek kaleden çıktı. Kaleciliği bırakıp sahada top oynamaya başladı. Bahattin Güneş genç biri onu da maça aldı. Bahattin bize 6 gol atmıştı ve biz yine önde idik. Sadi Tekelioğlu maçtan çıkıp futbolcuların kaldığı tesislerin orda teras vardı, oradan maçı izlemeye başladı. Bana övgüler yağdırıyordu 'Her iki ayağını da kullanan' diye. O arada Dozer alt kalede beni durduramadı. Üzerime düştü, yüzüm yara almasın diye çabuk döndüm toprak saha idi ve Ramazan’ın bitmesine 3-4 gün vardı. Dozer, üzerime düşünce köprücük kemiğim kırıldı. Şenol Güneş ilk gün olduğu gibi beni evine götürmüştü. Üç gün kalmıştım. Uzunkum diye bir yerde yeni yapılan dairelerde kalmıştım. Kısaca Trabzonspor macerası başlamadan bitmişti." İşte Trabzonspor aşkının hikayesi... Köprücük kemiği o maçta kırılmasaydı, şimdi o da o efsane Trabzonspor kadrosunun en önemli golcüsü olacaktı. Ama kaderin cilvesi bu. Yapacak bir şey yok. Ama onun gönlündeki Trabzonspor aşkı hiç bitmedi. Her zaman Trabzonspor'u yaşıyor, gönlünde taşıyor.