Trabzonpor’un geçen hafta Galatasaray’la oynayıp 90+5’te iki puan kaybetiği maçta hoca ile futbolcu arasında yaşanan çirkin olayı üzüntü ile karşıladım. Keşke böyle bir çirkinlik yaşanmamış olsaydı diyorum.

Abdulkadir Parmak sen profesyonel bir futbolcusun, hocan seni ister oynatır isterse oynatmaz. İsterse maçın bitimine bir dakika kala oyuna sokar. Senin buna karşı gelme şansın yoktur.

Önce şunu bil ve derhal özür dile, Senin yaptığın saygısızlık Abdulah Avcı’ya değil Trabzonspor camiasına yapılmıştır diye hatırlatırım.

Abdullah Avcı yanlış takım sahaya sürerse buna bizler tenkitlerimizle anında cevap veririz. Örneğin Galataaray maçın 60.dakikasından sonra üzerimize çok gelmeye başlamıştı. Bizim takım oyundan düştü o anda hocamızın oyuna müdahale etmesi gerekiyordu ama sevgili hocamız hem bekledi hemde yanlış oyuncu değişiklikleri ile alacağımız maçı beraberlikle bitirdik. İşte sana teknik!

Ama bunu Trabzonspor’un oyuncuları yorumlayamaz. Bunu biz yorumcular hem söyleriz hemde yazarız. Ben şahsen senin adına çok üzüldüm. Çünkü Trabzonlu bir evladımızın takımına ve formasına yaptığı bu saygısızlığı kabullenmek mümkün değildir.

Son sözüm, önce özür dilersin sonra istiyorsan valizini toplar ve gidersin.  Özür dilemektte bir erdemliktir. Eğer sen de bu varsa tabi. Bu da benden sana bir baba tavsiyesidir.

Sezonun son haftaları yaklaşırken futbolcuların da psikolojileri bozuluyor. Çünkü bu lanet hastalıktan dolayı tüm takımlarımız tamamıyla idman yapmadan maçlara çıktılar. Bunun yanında sıkışan maç trafiği de fiziksel ve beyinsel olarak tüm futbol camiasını etkiledi. Ama buna kimse itiraz edemeden maçlar da devam ediyor. Trabzonspor geçen haftayı da beraberlikte bitirerek üst üste 5 maçını da tamamlayarak kendi adına da bir ilke imza atmıştı.

Bu haftaki konuğmuz Karagümrük’tü. Maçtan önce hepimizin kafasında soru işareti vardı. 3 gün önce Abdulkadir ile hoca arasında yaşanan bu tatsız olay diğer oyuncularımızı etkiler mi diye.

Fakat çok az etki ile bunu atlattık. Oyuncularımız da böyle yaparak profesyonelce hareket ettiler.

Trabzon’da hava ve saha mükemmel görüntüveriyordu. Bu güzel şartlarda başladı maç. Trabzonspor’da cezalı olan Bakasetas yoktu. Fakat rakipte ise bayağı eksiklikler vardı. Maçın ilk dakikalarında da iki takımın da kaleyi bulan şurtlarını izledik.

15.dakikada gelişen atağımızda Nwakeme’nin kafa vuruşndan top rakibin eline çarpıca bu oyuncumuz akıllı davranarak hakeme itirazda bulundu. Ali Şansalan önce VAR’a gitti ve penaltı noktasını gösterdi. Atışı yapan Djaniny takımımızı öne geçirdi.

16.dakikada Nwakaeme’nin nefis şutunu Karagümrük kalecisi Viviano çıkardı.

36.dakikada Trabzonspor net bir pozisyon yakaldı. Baker’in ara pasını alan Djaniny kaleci ile karşı karşıya kaldı. Fakat vuruşunda top kalecinin ayağından kornere gitti.

İlk yarının sonlarına doğru Kargümrük daha çok topu bizim yarı sahamızda oynasada da neticeye gidemedi ve devre de 1-0 üstünlüğümüz ile tamamlandı.

İkinci yarıya sakatlanan Edgar’ın yerine Hosseini girdi. Oyuna hızlı başlayan taraf yine Karagümrük oldu. 52.dakikada Mevlüt’ün net gol girişimini Uğurcan zor da olsa ayağı ile çıkarmayı başardı. 55 ve 56.dakikalarda Uğurcan kurtarışları ile sahnede idi ve Trabzonspor oyunda tuttu.

Karagümrük’ün üstün oynadığı bu dakikalarda defanstaki Bertolacci’nin hatalı geri pasını iyi takip eden Djaniny, kaleciyi de çalımladıktan sonra ikinci golünü atarak herkese derin bir nefes aldırdı.

Maçın geneline baktığımızda Karagümrük skorun haricinde her konuda bizden çok çok üstündü. Kötü oynadık ama kazanmayı bildik. Trabzonspor artık önüne bakmalı ve seneyi düşünmelidir. Çünkü bu oyuncu grubu ile ancak bu kadar olur. Fazlasını beklemek bana göre hatadır.