BİLGİ ÇAĞINDA BİLGİNİN ANLAMI
Mevlana bilgiyi ikiye ayırıyor; 1- Sonunda gönülden silinecek olan bilgi, 2-Allah katında verilecek olan bilgi.
Bunlardan birinci bilgi, kendini göstermek, ululanmak, şan ve şeref kazanmak, mevki elde etmek için, varlığa varlık, benliğe benlik katan, benliği bencilliği artırdıkça artıran, yalnız kendi refahını sağlamak için elde edilen, elde edinilmesi için uğraşılan, bir araç tanınmayıp amaç olarak bilinen bilgidir. Görüldüğü gibi buradaki bilgi, “bilim bilim içindir” felsefesine uygun bir bilgidir. Bilgiyi şan şöhret için elde etmek, bilgiyi hakikate giden yolda bir amaç kabul etmek, bilginin faydasız bir bilgi olarak ortaya çıkmasına neden olur.
İkinci tür bilgi ise, insanlar için elde edilen, bir amaç olarak değil, bir araç olarak tanınan bilgidir.
Birinci bilgi, ne olursa olsun, ister din bilgisi, ister dünya bilgisi, adama ancak “benlik” verir.
Birinci bilgi, başkalarını küçük gösterir, bilmediği şeylere nispetle bildiği şeyin, güneşten zerre, denizden bir katre(damla) olduğunu hatırlamaz. İkinci bilgi ise, insanlara yarayan bir araç olur; bu çeşit bilgin, bilgisi artıkça bilgisizliğini anlar; yüceldikçe alçalır, bencilliği bir tarafa atar. Hz. Peygamber’in “faydasız ilim” dediği ve Allah’a sığındığı bilgi, birinci bölükten olan bilginlerin bilgisidir. Çünkü bu bilgi kişinin bencilliğini artırır, kişiyi kibir ve gurur sahibi yapar. İnsana böylesi özellikler kazandıran bilgi insan için bir kazanç değil, zarar olduğu için bu tür bilgi faydasızdır.
Demek ki, bilgi insanı mütevazi yapmalı, aksi halde bilgi, insanı bencilleştirir, başkasına üstten bakmayı öğretir. Böyle bir bilgi ne kişiye ne de başkasına bir fayda sağlar.
Bilgi eğer insanı olgunlaştırıyor ve tevazu sahibi yapıyorsa kıymetlidir, aksi halde bu bilgi faydasız bilgidir.
Eğitim sistemimizin üzerinde düşünülmesi gereken konuların başında da bu bilgi konusu gelmelidir. Çocuk ve gençlere öğrettiğimiz bilgiler onların hayatlarını ne kadar anlamlı hale getiriyor? Onların hayatlarını ne kadar kolaylaştırıyor? Bilgi çağının bilgili insanı, bilginin felsefesi ile ilgili sağlam bir temele sahip olmadır. Aksi halde ne kadar bilgili olursak olalım, faydalı bilgi sahibi olmayı beklemek, boş bir hayalden ibaret olacaktır. Çocuk ve gençlerin bilgisi artıkça, bilgisizliklerinin daha bir farkına varıyorlarsa, edindikleri bilginin faydalı olduğunu söylemek mümkündür. Bilgiyi bir araç değil de bir amaç olarak yeni nesillere kazandırmanın peşindeysek, gelecekte, belki bilgisi çok insanlardan oluşan bir toplum olabiliriz ama bu bilginin insanlara yarayıp yaramadığı konusunda önemli sorunlarımız olacağı açıktır.
Eğitim sistemindeki müfredatı oluştururken bilginin faydalı olmasına özen göstermek, en başta çocuk ve gençlerin kişiliklerine saygı duymak anlamına gelir. Bildiğimiz bilgi artıkça tevazumuz artıyorsa doğru yoldayız. Aksi halde yolumuz çıkmaz sokaktır!..
Çok Okunanlar

Trabzonspor Banza’nın yerini onunla dolduracak: 4.5 Milyon Euro Hazır!

Trabzon’da Acı Olay: 24 Yaşındaki Suat Yılmaz Evinde Ölü Bulundu

Trabzonspor’da Anthony Nwakaeme’nin açıklamaları maçın önüne geçti

Trabzonspor'dan bir hamle daha geldi. Gabonlu yıldız oyuncu için şartlar zorlanacak

Trabzonspor'dan Federasyona Rest: Madalyayı Reddettiler!

Trabzonspor Teknik Direktörü Fatih Tekke, Neden Özür Diledi?