Trabzonspor artık korkmuyor.

Kimseden, hiçbir takımdan, hiçbir sahadan korkmuyor.
Karşısında Galatasaray da olsa, Fenerbahçe de olsa, Avrupa devi de olsa fark etmiyor.
Fatih Tekke’nin Trabzonspor’u artık sahaya hem “kazanmak” için hem de güzel bir futbol “oynamak” için çıkıyor.
Cesaretle, özgüvenle, yüreğini ortaya koyarak oynuyor.

Bu şehir, her zaman yüreğiyle futbol oynamayı sever.
Trabzonspor’un DNA’sında zaten bu vardır

Korkusuz futbol, onurlu mücadele.
Ancak son yıllarda bu ruh zaman zaman kaybolmuş, yerini temkinli, ürkek bir futbola bırakmıştı.

Yana pas, geriye yaslan
Artık o devir kapandı.
Fatih Tekke yönetimindeki Trabzonspor, yeniden o eski ruhuna kavuşuyor.

Sahada bir takım görüyoruz.
Topla oynamaktan korkmayan, önde basan, geriye yaslanmayan bir takım.
Yana, geriye değil; ileriye oynayan bir Trabzonspor.
Bu değişim öyle bir anda olmadı elbette.
Her şeyin başlangıcı, Fenerbahçe maçının devre arasında yapılan o tarihi soyunma odası konuşmasıydı.
Fatih Tekke, o gün oyuncularına sadece bir maç kazandırmadı, bir karakter kazandırdı.
Bir ruh, bir cesaret, bir Trabzon kimliği yeniden doğurdu.

Taraftar da bunu fark etti.
Artık tribünlerde “ya yenilirsek” korkusu yok.

Korkusuz futbolun yeni adresi oldu Trabzonspor
Çünkü taraftar biliyor ki, bu takım korkmadan oynuyor.
Bu takım, Trabzonspor’un adına yakışır şekilde mücadele ediyor.

Cesur yürek bir Trabzonspor oluşturuldu.

Trabzonspor cesaretiyle kazanıyor, cesaretiyle puan veriyor.
Yenilirse de şerefiyle, cesaretiyle yeniliyor.
Ve taraftar, işte tam da bunu istiyordu.

Bir futbol takımı her maçı kazanamaz.
Ama her maç cesaretle oynayabilir.
Trabzonspor’un bugün yaptığı tam olarak bu.
Sonuçtan çok oyun konuşuluyor.
Taraftar artık maçtan sonra “neden geriye yaslandık?” demiyor;
“Helal olsun, savaştılar” diyor.

Bu, Fatih Tekke’nin en büyük başarısıdır.
Trabzonspor’a sadece sistem kazandırmadı, bir ruh kazandırdı.
Oyuncular artık her maçta “biz buradayız” diyor.
Rakip kim olursa olsun, sahada bir Trabzon fırtınası esiyor.
Belki şampiyon olur, belki olamaz…
Ama bu futbol, bu cesaret, bu özgüven Trabzonspor’u geleceğe taşıyacaktır.

Geleceğin temelini atmaktır.

Şampiyonluk bir gün gelir.
Ama cesaretli futbol gelmişse, asıl kazanç zaten budur.
Çünkü bu şehir, kazanmayı da kaybetmeyi de bilir,
Ama korkak oynamayı asla affetmez.

Trabzonspor bugün yeniden kendi kimliğine dönüyor
Cesur, hücumcu, karakterli bir takım.
Ve bu futbol, sadece sahada değil; tribünde, şehirde, yürekte de yankılanıyor.

Alkışlanıyor

Evet…
Trabzonspor artık kazansa da kaybetse de, taraftarın gönlünü kazandı.

Tebrikler Fatih Sultan Tekke.