Pazar akşam Gürsel Aksel Stadyumu’nda oynanan Göztepe-Trabzonspor maçı sadece 90 dakika sürmedi. Orada, Karadeniz’in hırçın rüzgârıyla Ege’nin romantik melteminin kesiştiği yerde, yarım asrı aşan bir dostluğun, bir teknik adamın iç hesaplaşmalarının ve binlerce taraftarın yürek göçünün hikâyesi yeniden yazıldı.
Trabzonspor galibiyeti aldı. Skor 2-1 Evet, sayısal gerçek bu. Ama gerçeğin ötesinde, insanlığın, aidiyetin ve futbolun şiirsel bir dokusu vardı. Fatih Tekke’nin Aynası, Geçmiş ve Gelecek Arasında Bir Köprüydü. İzmir'de Tekke, sahada dimdik ayaktaydı. Gözlerinde Trabzonspor’da attığı gollerin, kazandırdığı kupaların hatıralarıyla, takımın teknik direktörü olmanın ağır sorumluluğu vardı. Bu, bir aynaya bakmak gibiydi; aynada hem 2000’lerin golcüsü Fatih’i hem de 2025’ün hüznünü taşıyan Tekke’yi gördü. Maçın bitimindeki o mahzun ifade, sadece galip bir teknik adamın yüzü değildi. O, bir parçası olduğu efsanenin başında durmanın yüküydü. Mantıksal analiz şunu ifade ediyor. Tekke’nin Trabzonspor’u organize, disiplinli ve inançlıydı.
Ve cefekar taraftarlar. İzmir’e akın eden o binlerce bordo-mavili… Onlar için bu sadece bir deplasman yolculuğu değil, bir inanç yolculuğuydu. Uçaklar, otobüsler, arabalar… Her biri, Anadolu’nun futbol tutkusunun canlı birer belgesiydi. İşte bu maçın belki de en gerçekçi ve en duygusal yanı burada saklı: Göztepe ve Trabzonspor dostluğu. Bu, tribünlerdeki Kardeşiz pankartlarının ötesine uzanan, tarihe kök salmış bir bağ. İki şehrin, denizle haşır neşir iki halkın, sıcak insanların futbol üzerinden kurduğu bir sevgi köprüsü.
İzmir’de yaşanan, bir maç’tan fazlasıydı. Bir teknik adamın içinden geçen nehirleri, bir taraftar kitlesinin yüreğindeki okyanusu ve iki kulübün tarihinde filizlenen yarım asırlık çınarı anlatmaya çalıştı. Futbol bazen sayılardan ibaret değildir. Bazen 2-1’lik skorun içine, bir insan ömrü, binlerce kilometrelik yol ve yüz yıllık dostluk sığar. Fatih Tekke Pazar akşamı hem kazandı, Hemde hayalini gerçekleştirmek için bir adım daha attı. Trabzonspor taraftarı kazandı. Göztepe taraftarı kazandı. Trabzonspor sadece üç puanla değil, dostluğun onuruyla sahadan ayrıldı.
Çünkü bazen futbol, futboldan da ötedir. İzmir’de , tam da öyleydi.