Türkiye’de siyasi süreci belirleyecek birçok kriter mevcut. Bana göre bunlardan en önemlisi Aralık ayı sonuna doğru belirlenecek olan emekli zammı ve asgari ücret artışı. Asgari ücretle ilgili 29-30 bin TL civarında bir rakamdan söz ediliyor.

Bu rakam Asgari ücretlilere yeter mi? Yetmez.

Ama en azından kırık kalplerini onarır. 7 bin TL’lik artış onlara bir nefes aldırır.

İki asgari ücretten 60 bin TL’nin girdiği evde 20 bin TL kira verilse dahi sofrada Çay, Ekmek, Peynir olur.

Diğer önemli kriter ise PKK’nın kendini lağvetmesi sürecinde ortaya çıkacak sonuç.

Burada Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli tüm riskleri üzerine almış durumda.

Şok edici mesajlarına rağmen, halen oyu 7.9 civarında ise, süreç halkın menfaatleri doğrultusunda sonlanırsa MHP’ye hem doğudan hem de batıdan yönelme olacaktır.

PKK ve onun doğurduğu örgütlerin liderlerinin bertaraf edilmesi, ülkede huzuru artıracak, üretim yükselecek ve güç birliği ortaya çıkacaktır.

Unutmayalım bu ülkede baraj inşaatları yapım sürecinde çok defa baskın yapıldı. Şehitler oldu, kamyonlar yakıldı.

Doğuya sağlık ve eğitim hizmeti, getirmek için çalışanlar hunharca katledildi.

Karayolları işçileri bakım yaparken kurşunlandı.

Nelere yaşadık neler!

Bu iş öyle büyük bir mesele ki, Devlet Bahçeli’nin ezber bozan bunca sözüne rağmen hala panitajlar var.

2026 yılı içinde seçim daha fazla konuşulacak.

Kim kimin safında yer alacak.

Şu an itibariyle AK Parti, MHP, BBP bir arada. Ancak, BBP Terörsüz Türkiye sürecinin kendilerine zarar verdiğine inanıyor.

BBP her an ittifaktan ayrılabilirmiş.

Yeniden Refah Partisi’nin Ankara’da büyük kongresi vardı.

Tek aday Fatih Erbakan’dı, seçildi.

Türkiye’nin birçok merkezinden katılımlar yoğundu.

Ankara kongresinden dönen Yeniden Refah Partililerle Semerciler de karşılaştık.

Biz Ofise iniyoruz, onlar uyumaya evlerine gidiyorlar.

Ne karar verdiniz diye sordum.

Ortahisar yönetiminden bir grup, ‘Şu anda tek başımızayız, ittifak olursa AK Parti dışında bir parti ile olabilir. AK Partiye destek veya ittifak dendiğinde biz burada olmayız.’ dediler.

Köprüler atılmış.

Sebebini sordum, Şanlıurfa Belediye Başkanının alınması Trabzon’da ise Arsin Belediye Başkanının parti değiştirmeye zorlanması.

Yeniden Refaha ilkelerine uymayan bazı uygulamalar var ama onlar ayrıntı diyorlar.

CHP’de de Cumhurbaşkanlığı ibresi Özgür Özel’e doğru dönüyor.

Ancak Özel’e de içerden ciddi muhalefet olacak. İmamoğlu’nun tutuklanması üzerinden verdiği mücadelede liderliğini tescilledi.

Parti Tabanı, elimizdeki Cumhurbaşkanlığını kazanma şansını Ankara Belediye Başkanı ülkücü Mansur Yavaş’a neden devredelim diyor.

Ancak CHP’de Mansur Yavaş’ın devre dışı bırakılması halinde İYİ Parti başta olmak üzere Anahtar Parti ve Saadet Partisinden gelebilecek oyları kaçırabilir.

Onun için Özgür Özel, ‘Tayyip Erdoğan’la iki hafta sonra, karda kışta yarışmaya hazırım’ diyerek nasıl bir ses geleceğini test ediyor.

O testin sonucunu biraz daha bekleyeceğiz.

İşte o zaman çok şey netleşir…