Türkiye’nin gündemini epey zamandır meşgul eden operasyonlar var. Suç örgütlerine yönelik, Maşallah film gibi izliyor hikaye gibi de okuyoruz. Neyin doğru neyin yanlış olduğunun aslında önemi yok artık. Olup-bitenin derinlerine indiğimizde ise ortaya çıkan acı gerçeklerle yüzleşiyoruz. Kimin eli kimin cebinde belli değil.

İç hesaplaşma,

Kumpaslar,

Ayak oyunları…

Her olayın da sonu aynı yerde bitiyor…

Zincirleme herkes suçu-bir birine atıyor,

Aslın da hepimiz gerçek suçluyu atlıyoruz.

Gerçek suçlu ahtapot gibi dört bir tarafımızı saran FETÖ’cü zalimler…

Oyunu kuran da oynayan da onlar…

Benim zoruma giden tek şey hala nasıl olursa akıllanmıyoruz

Ders çıkarmıyoruz.

Başımızı kaldırmıyoruz.

Niye aklımızı başımıza almıyoruz?

Akıllanmıyoruz?

Nedir zorumuz?

İyi insan başarılı devlet adamı olmak için tarikat ve cemaat üyesi olmak mı zorundayız?

Olmuyor da?

Dibe vuruyoruz.

Perişan oluyoruz.

Onların anladığı tek dil?

Para-pul-makam-güç…

Kumpaslarla,

Hainliklerle,

İftiralarla,

Görev mi yapılır?

Çetelerle-mafya ile-terör ile-baronlarla mücadelenin yolu bilimden geçer akıldan geçer,

İyi polis,

İyi asker,

İyi bürokrat olmanın yolu,

Ahlaklı olmak erdemli yaşayabilmek dürüst ve onurlu kalabilmektir.

Ötesi yalandır-dolandır.

Yapmayın kıymayın bu güzel ülkeye,

Devletin içinde özellikle emniyet teşkilatında bu kadar cemaat yapılanması akıl işi değil.

Yeter… Yeter… Yeter….

Kıymayın yazıktır-günahtır…

Saf-temiz ve güzel yürekli inançlı insanlar eziliyor.

Gençler eriyor geleceğimiz elden gidiyor.

Adalete olan güvenimiz bitiyor.

Devlet bizim vatan bizim bayrak bizim.

Peki biz kim?

Biz olmak için tek bir yolumuz var.

Cumhuriyetin değerleri aklın ve bilimin ışığı demokrasinin güzelliği,

Suyun başına aklı-selim likayatlı insanları taşımak zorundayız.

Bizim bilmem hangi gruba bağlı hangi karanlık güçlere biat edenlere ihtiyacımız yok...

Onlardan ne amir olur ne polis olur ne de devlet adamı olur.

Dertleri daha güçlü olmak dertleri devlete ele geçirmek.

Dertleri bu ülkede huzursuzluk ve kaos yaratmak isteyenlere kapımızı ne zaman kapatacağız?

15 Temmuz’da akıllanmadık mı?

Hala tepemizdeler,

Hala içimizdeler,

Gövde aynen duruyor,

Roller ve maskeler değişiyor,

O gövde bizi yiyip- bitirmeden gelin biz o gövdeyi kökünden temizleyelim.