Trabzonspor’un BAY geçtiği geçen hafta biz efsane futbolcular olarak tam 50 yıl sonra Kıbrıs’a gittik. Bu da tabii olarak bizlere çok iyi geldi. 1975 yılında Kıbrıs Barış Kupası düzenlenmişti. Trabzonspor’u da oraya davet ettiler. Girne’deki ilk maçımızda Galatasaray’ı 2-1 yendik. Beşiktaş’ı da 1-0 yenerek bu kupayı alıp Trabzon’a döndük.
Bu kupayı alırken iki büyük takımı yenmemiz bize de özgüven verdi. Demek ki bizde büyük takımları yenebiliyoruz diyerek 1 yıl sonra ligde şampiyon olduk. O eski güzelliklerle dolu yıllarımızı yad etmek için gittiğimiz Kıbrıs’ta çok duygulu anlar yaşadık. 50 yıl öncesinin gözlerimizin önüne gelmesi, bizleri çok mutlu etti. Bu etkinliği bizler için düzenleyip organize ettiren Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’e ve onun ekibine tüm efsane arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum.
Geçen haftayı BAY geçen Trabzonspor, bu hafta deplasmanda düşme hattındaki Kayserispor ile oynuyor. Geçtiğimiz iki haftadaki farklı galibiyetlerden dolayı bizde moraller üst düzeydeydi. Rakip ise kötü sonuçlar alıp bunun yanında çok önemli iki oyuncusu da kart cezalısı olunca bizim maçımıza da onlardan yoksun çıkmaları Trabzon adına çok büyük avantajdı.
Her zaman ofansif futbolu benimseyen Şenol Hoca, transferde önceliğini forvetten yana kullanarak forvet hattını tamamen güçlendirdi diyebiliriz.
Kayserispor maçında sakatlığı hafif de olsa Nwakaeme’yi riske etmedi. Yeni transfer Sikan ile başlamayı tercih etti.
Maça Kayserispor çok istekli başladı ve ilk 15 dakikada 3 net gol pozisyonuna girdiler. 8’inci dakikada Batagov’un hatalı pasında ilk tehlikeli pozisyonlarına girmiş olsalar da defansımız buna izin vermedi.
9’uncu dakikada defansımızın boşluğundan yararlanan Cardoso’nun şutu direkten döndü. 13’üncü dakikada bu kez Nazon’un yakın mesafeden kafa vuruşunu günün kahramanı Uğurcan, korner ile önledi.
İlk tehlikeli atağımız 23’üncü dakikada gelişti.
Sikan’ın inatla takip edip aldığı topu arkadan gelen Visca’nın önüne bıraktı fakat onun şutu da defanstan döndü.
30’uncu dakikada yine bireysel hata yaptık. Eyvah dedik fakat bunu rakip oyuncular değerlendiremedi.
Biz en net pozisyonumuza 38’inci dakikada girdik.
Banza’nın kafa vuruşunu kaleci Bilal, zor da olsa çelerek önledi. Bu da bizim ilk en önemli ve tek gol pozisyonumuzdu.
Kayserispor’a önde basmak isterken defansımızı çok boş bırakınca tabii olarak onlar da çok pozisyon bulmuş oldular.
İlk yarıda Trabzonspor’da orta saha diye bir şey yoktu.
Çok kötü bir görüntü verdi.
İkinci yarıya Umut’un yerine Cham’ı oyuna alarak başladık.
Ne var ki pozisyona giren taraf Kayserispor’du.
53’te ve 54’te net pozisyonları Uğurcan önledi ve maça adeta damgasını vurdu.
Şenol Hoca, 60’ıncı dakikadan sonra uyandı ve Ozan’ı oyundan çıkartarak Nwakaeme ve Lundstram’ı oyuna aldı.
Ne var ki bu değişiklikler oyuna canlılık getirmedi.
3-4 hafta önceki kötü maçlardaki oyunumuza geri dönmüş olduk.
86’da Mendy ikinci sarıdan dışarı atılınca son dakikaları 10 kişi ile sürdürdük.
90+6’da yine Uğurcan, Cardoso’nun şutunu çelerek takımını yenilgiden kurtarmış oldu.
Bir eleştirim de Şenol Hoca’ya…
Bir oyuncuyu kadroya alabiliyorsan demek ki oynayabilecek durumdadır.
Cham ile Lundstram’ı ilk 11’de sahaya sürmeliydin.
Şahsi düşüncem onlarla başlamış olsaydık durum böyle olmazdı diyorum.
Mütevazi kadrosuyla Kayseri takımını kutluyorum.
Hem adam markajı hem de saha markajı yapınca bizim takımı oynatmadı. Trabzonspor’un ise deplasman sıkıntısı halen devam ediyor. Bu maçta da belki de ligin en rezil futbolunu oynadık diyorum. Çok umutlu olduğumuz bir maçtan 1 puanla ayrılmak tabii ki bizleri derinden üzmüştür.