Herkes te bilir ki futbolun asıl amacı kazanmaktır. Kazanıp 3 puanı cebe atmaktır. Bunu yaparken futbol olarak da seyir zevki yüksek bir görüntü verirsen tadından yenmez.
Lakin asıl amaç kazanmaktır.
Zira maçı kaybettikten sonra oskarlık seyir zevki de versen hiç bir işe yaramaz.
‘Ameliyat başarılı ama hasta öldü’ olur.
Sürekli misal verdiğim gibi tıpkı 96 daki lanet Trabzonspor-Fenerbahçe finali gibi.
8-0, 9-0 bitecek maçı 2-1 kaybeden Trabzonspor sadece şampiyonluğu kaybetmekle kalmadı en az 20 sene geriye gitti.
Art arda şampiyon olacak kalitede bir takım darmadağın edildi.
Tüm renkler karardı, Trabzon atom bombası düşmüş gibi oldu,
İnsanlar intihar edip canlarına kıydı, kalp krizinden rahmetli olanlar az değil..
Herkesin ömründen seneler gitti.
Çocuklar bile dert sahibi oldu.
Hani diyorum ya sürekli;
Keşke rezil bir futbol oynasaydık ta berabere kalsaydık.
Niye girdim yine bu konuya?
Şundan;
Sezona başlarken en iyimserimizin ‘4.5. olur’ dediği Trabzonspor, geride kalan 9 maçın 6 sını kazanıp 2 sinde berabere kalırken, tek yenilgisini Onuachu’nun yılın golü olacak güzellikteki kafa vuruşunu VAR’dan karışırak ‘Faul ‘ gerekçesiyle iptal ettiren Davut Çelik ile buna uyan orta hakem Ozan Ergün sayesinde Kadıköy’de Fenerbahçe karşısında alıp 20 puanla 2. sıraya yerleşerek zirve adayları arasına girdi.
Hem de yenilerden Olaigbe, Oulai, Boucerai ,hatta Muçi ile Zubkov, Sikan, Ozan ,Okay, Visca gibi eskiler tam olarak hazır olmadıkları halde.
Lakin özellikle sosyal medyada sesleri çok çıkanlar başta olmak üzere bir kesim var ki memnun etmek mümkün değil.
Önce hocadan başlıyorlar;
- Şimdiye kadar ne yaptı bu Fatih Tekke,başarısı nedir?
-Trabzonspor ona çok büyük geldi.
-Bu ne biçim futbol.
-Bu nasıl değişiklik?
Diye başlayıp öyle bir tablo çiziyorlar ki ;Trabzonspor sanki son sıralarda küme mücadelesi veriyor.
Bunları derken futbolun yazılı olmayan ilk kuralı eleştiridir.
Bilen da bilmeyen de doğru yanlış çok şey söyler.
Ki biz de az şey söylemiyoruz..
Lakin maçın stresi bitip , havası soğuyunca, hele de 3 puan gelince orada kesiyoruz.
İşin tuhafı Fatih Hoca’da bunları ciddiye alıyor.
Çünkü saha kenarındaki görüntüsü ortada,hiç rahat değil.
Belli ki ha bire bunları yoğuruyor kafasında.
Yahu hocam bırak sen bunları, icraatın ortada aynan devam..
Hem şimdiye kadar öğrenmen lazımdı.
Burası Trabzon.
Ve herkes için geçerlidir ki;
3 kişi sever başarılı olmanı isterse, 13 kişi tökezlenmeni bekler.
Hem de 4 gözle..
Birileri de yabancı kelimelerle süslü bilimsel vaazların özlemini çekebilir..
Şampiyon takımı 13-15 transferle berhava edenlerin yolunu gözleyebilir..
Aldırma işine bak.
Yüzün gülsün.
Futbolculun döneminde yaptıkların ortada ..
Teknik adamlığında da iyi gidiyorsun..
Hem bişe diyim mi..
Trabzonspor sezon sonunda Şampiyonlar Ligi için ön eleme oynarsa ben hiç şaşırmam.
Beyler; dönemin başkanı Ali Koç’un ‘İllada şampiyon olacağım’ diye çuvalla para sayıp asrın transferlerini yaptığı söylenen Fenerbahçe’yi görmüyor musunuz?
Rakibin nizami golü sayılmıyor.
Kendisini yere atan oyuncusu takımına penaltı kazandırıyor.
Yetmedi rakip 10 kişi bırakılıyor.
Yine de 2-1 zor kazanıyor.
Biraz insaf..