Önce şuradan başlayalım, ne oldu da 10 Ocak ‘Gazeteciler günü’ ilan edildi?

‘1961 yılında basınla ilgili 212 sayılı yasa çıkarıldı ve Resmi gazetede yayınlandı.’

Mesleğe başladığımız yıllarda 212’li olanlar hep ayrıcalıklı olanlardı. Muhabirlerin Sosyal hakları çok iyi idi, en erken onlar basın kartlarını alırlardı.

Bu yasa çıktıkan sonra 9 büyük gazetenin patronu 3 gün süreyle gazete çıkarmama kararı almış! ‘Şartlar ağır, bunların altından çıkamayız’ demişler.  O 3 günlük süre içinde de Basın çalışanları, ‘basın’ adı altında farklı bir örgütlenme ile gazete çıkarıp halkın haber alma özgürlüğünü sağlamış ve patronları da pes ettirmişler.

Basın Gazetesi’nin çıktığı günlerden bir günü de(10 Ocak) basın bayramı, çalışan gazeteciler günü ilan edilmiş.

Trabzon basını İstanbul ve Ankara basınından sonra en etkili yerel-bölgesel basındır. Cumhuriyet öncesi çıkan gazeteler hem kurtuluş savaşına katkı vermiş hem de Cumhuriyet sonrasında Trabzon’un sorunlarının çözümüne katkı sağlamış.

Trabzonspor’un devreye girmesiyle 1980’li yılında başlayan ofset baskı ise Trabzon’u merkez yaptı. Bugün kente çıkan gazeteler Hürriyet ayarında. Ve internet siteleri yoğun takipçiye sahip. Yerel radyolar var, etkin. Televizyon ihtiyacını şu an itibariyle Kadırga, Çay TV ve Mavi Karadeniz görüyor.

Bu 10 Ocak gazeteciler gününü çok daha aktif  kutladık. Sabah Trabzon Büyük Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nu Gazeteciler Cemiyetinde karşıladık.

Başkan Trabzon’a ciddi dokunuşlarla ve hizmet yapıyor, basına da yasalar içinde destek veriyor. Cemiyet Başkanı Ersen Küçük de yaptığı konuşmada yerel basının zorluklarına işaret etti, yerel yöneticilerin desteğinin önemli olduğuna vurgu yaptı.

Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç dün gelecekti-gelemedi, gazetecilik aparatı hediyeleri geldi, DEVA Partisi tıpkı Refah partisinin ilk günleri gibi çiçeklerle, İYİ parti tatlısı ile haber merkezine girdiler.

Gün içinde sayısız telefon aldık.

Bunlardan birisi Trabzon eski Valisi Adil Yazar’dı. Trabzon’u asla unutmayan her an yaşayan bir dost. Yatırımları sordu. Bende anlattım.

Tren yolu ve yatırım adasının bir an önce yapılması gerektiği yönünde takiplerden söz ettim. Heyecan duydu.

Trabzon basını önemlidir. Trabzonspor’u da iteleyen bir güçtür. Kentin sorunlarını çözen ve yol gösteren basındır. Trabzon basınında yıllarımız geçti,

O günden bugüne çözülen sorunlar var ki bunların hepsinde yerel basının katkısı var.

Sevgili Ahmet Yoloğlu bir manşet küpürü atmış bana. Yer: Beşikdüzü. Best otel’de Bayındırlık ve İskan Bakanı Yaşar Topçu’nun açıklamaları: ‘Eğer Karadeniz sahil yolunu yapmazsam kendimi şu tavana asarım.’

Başlattı ve önemli mesafe aldı. Tayyip Erdoğan Başbakanken belini kırdı ve açtı.

Trabzon’da muhabirlerin uğrak yeri neresi idi?

Çöp sahası moloz! Basın yazdı ve Volkan Canalioğlu Başkanken çöp sorununu tarih yaptı.

Peki Çimento fabrikası. 1987 yılı hem gazeteciyim hem de Çimentospor’un futbolcusu! Bir haber yaptım:

‘Herkes fabrikanın kalkmasını beklerken fabrikaya yeni üniteler yapılıyor!’

Müdür Müfit bey sormuş: ‘Bu haberi kim yaptı?’

‘Futbolcumuz Yusuf Turgut’ demişler!’

Herkesi fırçalamış.

Yıllar sonra Fabrikayı Bşakan Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu kaldırttı.

Dünya ayağa kalktı onu engelleyemedi ‘fabrika oradan kalkacak’ dedi, onlara Akolukta yer gösterdi.

Allah rahmet etsin, sabah Karadeniz gazetesine gidiyorum masamın üzerinde Avukat Ali Kemal Bayraktar’ın dilekçeleri:

‘KTÜ, Hukuk Fakültesi, İhaliyat fakültesi, Dişçilik fakültesi ve Eczacılık fakültelerini bekliyor.’

Yazdık, çizdik yapıldı mı, yapıldı.

Geç  yapıldı ama yapıldı.

Trabzon basını budur.

Gazetecilik mi? O da vefalıdır.

Dürüst çalışırsanız sizi her yere taşır..