Ramazana gireli henüz birkaç gün oldu. Asırlar geçmiş olmasına rağmen geçmiş söylemlerin yarattığı manevi yoğunluk bir türlü yerine oturmuyor. Her geçen gün cami avlularındaki Müslüman sayısında gözle görülür bir artış gözlemlenmektedir. Hatırlarım çocukluk günlerindeki heyecanına doyum olmayan ramazan gecelerini, ramazan bereketlerini.
Geleneksel vaaz yöntemleri ile yapılan öğretiler, gelişen teknolojiler karşısında pek çok yanıtsız soruları da beraberinde getirdi. Oruç, İslam dininin en önemli farzlarından birisi olarak binlerce yıldır icra edilmekte olmasına rağmen oruç ile alakalı pek çok konu izah edilememiş olsa gerek ki, ramazan ile yüzlerce soru hele de sorulmaya devam edilmektedir.
Halbuki bunca yıldır böylesi çözümü olası sorular ortadan kaldırılmalıydı. Kafalarda oluşacak yeni meraklar ortadan kaldırılıp, sıhhatli bir ibadet olarak oruç mevzusu varlığını sürdürür. Yoksa sadece yememe, içmeme gibi fiziksel bir olay olarak kalmamalı. Oruç, ulvi bir mahiyet taşır. Oruç ile evler bereketlenir, insani alakalar güçlenir. Kardeşlik daha da pekiştirilir.
Aç ve muhtaçların gereksinimleri karşılanır. Ulvi teslimiyetle onlarca saat yemeden-içmeden duran Müslümanlar yine de sofralarının başlarında iftar saatlerini sadakatle beklerler. Bu insanın gönülden Yaratan’a karşı olan samimiyet ve sadakatinin doruk noktasıdır. Bakara Suresinde: “Besmele ile açılan iftarların güzelliğine doyum olmaz. Allah sizin için kolaylık diler, fakat zorluk dilemez” buyurur. (Bakara / 185 Ayet). Resulullah’ın hadislerinde: “Oruç, cehennem ateşinden koruyan bir siperdir (kalkandır).” Ya da " Oruç mümin için bir kalkandır. Oruç tuttuğunuz zaman birbirinize kötü söz söylemeyin ve kavga etmeyin”…vb. dediği dile getirilir. Ancak tüm bu güzelliklerin sağlam bir itikat ile yapılması gerekiyor.
Ramazanlar fakir fukaranın himmet beklediği, yoksulların doyurulup giyindirildiği bereket ayıdır. Yoksa sadece oruç tutmak orucun faziletini artırmaz, borcumuzu ödemiş oluruz. Bu ayda komşularımıza karşı daha dikkatli olmalı, ihtiyaçları özellikle dikkate alınmalıdır. İftar sofralarını komşularla paylaşmak kadar güzel bir duygu olamaz. Bu güzel duygularla Ramazan ayının tüm beşeriyette güzelliklere nasip olmasını diliyorum.
