İşte Mustafa Hacıkerimoğlu da bu niteliklere sahip bir insan. Trabzonlu hemşehrilerini "amca uşakları" diye tarif eden Hacıkerimoğlu, memleket sevdalısı, mütevazı, dost canlısı bir kişi. Portföyü geniş olan Hacıkerimoğlu, TFF'de önemli bir konumda. Trabzon'a batan en küçük bir kıymık onun yüreğini parçalar. Yeri geldi mi yumruğunu masaya vurur, yeri geldi mi darağacına gitmekten şeref duyar. Gönlünde iki can taşır: onuru ve memleketi. Sırça köşklerde oturup ahkam kesmez Hacıkerimoğlu. Nalına da vurur mıhına da. İşte Trabzon böyle insanları bağrında yaşatıp büyüttüğü sürece dimdik, sapasağlam kalır. Yel kayadan ne alır ki? Gerisi lafügüzaftır.
CELLADINA AŞIK OLMA TRABZON!
Trabzonspor'da yılların verdiği şampiyonluk özlemi bu sezon çağladıkça çağladı. Ahmet Ağaoğlu önderliğinde adım adım hedefine giden bordo-mavili takımın önüne takoz koymaya çalışan birtakım mahfiller ortaya çıktı. Bu sürpriz mi oldu? Tabii ki hayır. Çünkü Trabzonspor ne zamanki şampiyonluk rayına girdi, İstanbul mihraklı engellerle karşılaştı. En son izledik Gaziantep maçında yaşanan hakem rezaletini. Pilli bebek gibi kurulu hakem Halis Özkahya'nın Trabzonspor'u alaşağı etmek için bariz golünü faul gerekçesiyle vermemesi futbolu birtakım kirli ellerin yönettiğinin alenen tezahürü olmuştur.
Bu temaşa oyununu subjektif gözle yorumlayan tüm futbol otoritelerinin mutlak gol olduğu yönünde birleştiği pozisyonu at gözlüğüyle yorumlayan hakemin ve sözüm ona VAR cellatlarının Trabzonspor'u giyotine koyup kıyım kıyım doğrama çabasına sessiz kalmak kaplanı kuşa boğuşmak olurdu ki, nitekim tepki sesleri jet hızıyla ayyuka çıktı bile.
Trabzonspor tarafından tefe konulan MHK Başkanı Zekeriya Alp, Bordo-Mavili kulübe karşı yasal yollara başvuracağını bildirdi. Atamayla gelen ve kime hizmet ettiği belli olan MHK Başkanına karşı Trabzon lobisi (Bakanlar ve milletvekilleri dahil) yumruğunu masaya en sert biçimde vurmalı, yıllardır çalınan alın terini, emeğini bu kez kaplanı kuşa boğdurmak. Bu raddede Alp'in istifasını istemek yapılabilecek en iyi protestodur diye düşünüyorum.
SOSA-NOVAK SORUNU MU VAR?
Bordo-Mavili Kulüpte sezon başında her şey güzel giderken son zamanlarda sıkıntılar boy göstermeye başlıyor. Gaziantepspor maçı sonrası Teknik Direktör Hüseyin Çimşir ‘takımda bazı sorunlar var’ diyerek acaba yönetime me mesaj verdi? Trabzonspor’un sezon sonunda Sosa, Novak ve Pereira ile sözleşmesi bitiyor. Yönetim, Pereira ile ilgili kararını Portekizli oyuncuya tebligat etti. 36 yaşındaki futbolcunun sözleşmesinin uzatılmayacağı kesinleşti.
Ya Sosa ve Novak ne olacak?
Arjantinli oyuncu 2 yıllık sözleşme istiyor. Ve de 2.5 milyon avro.. Trabzonspor Yönetimi sadece 1 yıl uzatmadan yana. Ücret konusunda ise 2 milyon avronun altında bir düşünceye sahipler. Novak’ın durumu da karışık. Trabzonspor’un her iki oyuncu ile masaya lig bitiminde alınacak duruma göre oturacak.
HÜSEYİN HOCA RİSK AL!
Futbol bir temaşa sanatı olduğu kadar başarıl olunmak isteniyorsa işin başındaki teknik adam bir takım riskleri almalıdır. Ünal Karaman’dan sonra kendisine büyük bir fırsat verilerek, her teknik adamın rüyalarını süslediği Trabzonspor Teknik Direktörlüğü yönetim tarafından Hüseyin Çimşir’e altın tepside sunulmuştur.
Fırtına, zirve yarışında hakemin darbesiyle iki puan bıraktı ve yara aldı Antep’te. Çimşir’in maçtan sonra, ‘Sıkıntılarımız var’ demeci bir yerlere mesaj gibiydi. Bir kere Trabzonspor’un kadrosu yaşlı. 11’de yer alanlar hemen hemen aynı. Takım önemli bir yorgunluk çekiyor. Bu aşikâr gözüküyor.
Hal böyle olunca..
Hocam, elinde geçen sezondan kalan oyuncuların var. A.Kadir Parmak, Hüseyin Türkmen, A.Rahim Dursun gibi. Onlara ilave olarak ara transferde alınan Guilherme ve sakatlıktan dönen A.Kadir Ömür. Savunmada forma giyen Da Costa-Campi’nin oynadığı kadar Hüseyin Türkmen de oynar. Mikel-N’diaye kadar A.Kadir Parmak da mücadele verir. Hem de daha fazlasını ortaya koyar. Hüseyin Hoca, bu oyunculara güven vermek lazım.
Trabzonspor’un orta sahasında pas trafiğini yaptıracak oyuncu eksikliği mevcut. Mikel-N’diaye 5 metrelik bir bölgede. Topu ileriye kim taşıyacak Hüseyin Hocam! Fırtına, mutlaka oyunu Sörloth’un üzerine kurmalı. Elinde böyle bir oyuncudan minimum değil maksimum katlı sağlanmalı. Sörloth gibi hava, kafa ve ayak hakimiyeti olan bir oyuncuyu yeterince kullanılmaması bir handikap bence. Hüseyin Hoca, “Korkaklar her gün, cesurlar bir gün ölür.” Korkma, cesaretli ol.
BU İŞ SİZİN İŞİNİZ DEĞİL!
Şubat ayının son haftasında bu köşede 3.Lig ekiplerinden Gölcükspor'da oynayan İsmail Yüksek için "TEKELİOĞLU ALIN DİYORSA GÖZÜN KAPALI AL" şeklinde yazmıştım. Trabzonspor yetkilileri, Tekelioğlu'nun bu ikazına gerekli titizliği göstermedi. Adeta kulak arkası ettiler. İzlettiler ama hızlı hareket edip bu çok yetenekli genç futbolcuyu Trabzonspor kadrosuna katma becerisini maalesef gösteremediler.
Gölcüksporlu İsmail Yüksek'e Anadolu takımları daha çok ilgi gösterdi ve Antalyaspor olması gerekeni yaptı ve ön anlaşma yaptı. Trabzonspor geleceğin en iyi futbolcusu olarak gösterilen çok yönlü bir futbolcu olan İsmail'i almak için ciddi bir çaba göstermedi. Ama Antalyaspor, İsmail Yüksek için Gölcükspor yönetimi ile görüşüp, anlaşıp el sıkıştı.
Oyuncu için şimdiden ön protokol yapıldı. Trabzonspor kadrosuna katabileceği bu çok yönlü genç futbolcuyu kaçırdı. Beyler siz izlemeye devam edin atı alan çoktan Antalya'nın yolunu tuttu. Siz bu şekilde çalışırsanız, diğer kulüpler bu değerleri kadrosuna katar, kattı da!
TS'NİN ORİJİNAL STOPERİ HÜSEYİN'DİR KESİSİCİSİ İSE ABDULKADİR PARMAK
Trabzonspor bir buçuk sezonda tam 7 stoper aldı, sattı! Bordo-Mavili takımın şampiyonluk yıllarındaki kadrosunda oynayan Necati Özçağlayan ve Kadir Özcan gibi iki defans oyuncusu bir daha gelmedi.
Futbol deyimiyle Trabzonspor'un orijinal bir stoperi yok. Geçen sezon bu takımın stoperi genç Hüseyin Türkmen'di. Ama gelin görün ki, stoper mevkiinde, "şu futbolcu bu mevkinin 1 numarasıdır" diyeceğimiz bir futbolcusu olmadı, olamıyor.
Bordo-Mavili ekip orijinal stoper arıyorsa bu işi Da Costo'dan da Campi'den de iyi yapacak olan Hüseyin Türkmen'dir. Hüseyin Türkmen'i kesip de Da Costo ve Campi'den medet umarsan, olacağı şudur. Hem Fener kupa maçında hem de Gaziantep lig maçında rakip forvetler, stoperlerin arkasından önüne geçip, vuruşunu yapıp, golü atar!
Trabzonspor'un orta sahasına baktığımızda ise kaptan Sosa 34 yaşında. Yanında oynayan N'diaye 30 yaşında, Obi Mikel ise 32 yaşında. Bu futbolcuların hangisi koşacak, mücadele edecek, ikili sıkıştırma yapacak, rakipten top çalacak, organize atak başlatacak, top alıp top verecek, alan daraltacak, rakibin oyununu bozacak ve takımı atağa kaldıracak?
Sosa her maçta sağa, sola geriye ve öne koşarak, arkadaşlarının kademesine girerek eforunun büyük çoğunluğunu savunmada kalarak bitiriyor. Oysa Kaptanın yapması gereken daha çok oyun kurmak ve ileri uçtaki arkadaşlarını topla buluşturmak olmalı. Obi Mikel desen kendine bir daire çiziyor ve bu çizdiği daire içinde oynadığı için çok verimli olamıyor.
N'Diae'ye ise eh işte.
Orta sahada koşacak pres yapacak rakibin oyununu bozacak isim ise A. Kadir Parmak'tır. Çok yönlü oyuncudur. Hüseyin hoca orta sahaya A. Kadir Parmak'ı monte etmelidir. Tabi bu genç oyunculardan da hocanın güvenini tam olarak kazanmalı ve verilen görevin üstesinden gelebilmek için üstün çaba göstermelidir. Atalarımız, “Dere gider kum kalır” demişler ve boşuna dememişler. Bunu genç futbolcu arkadaşlarımız çok iyi bilmelidir.
ARABADA UYUDUM 12 KM YÜRÜDÜM
Mahallemizin medar-ı iftiharı İdris Hardaloğlu'nun (Amca) başından geçeni, mahalleden çocukluk arkadaşı eski futbolculardan İsmail Batur anlattı.
İsmail hoca 1978-79 senesinde Giresunspor'da futbol oynarken rahmetli annesi Fidan Teyze'yi telefonla arayarak, “Anne İdris yanına geliyor. Vidalı kramponlarımı ona ver bir de araba parası ver kramponlarımı bana getirsin der”. İdris abi arabaya atlar Giresun'un yolunu tutar, arabanın içerisinde uyuya kalır. Kimse de onu uyandırmaz. Gözünü Bulancak'ta açar. İsmail hoca, İdris abiyi merak eder kapılarda kalır. Tabi Giresun’da yağmur bardaktan boşalırcasına yağar. İdris abi tabana kuvvet der yola koyulur. 12 kilometrelik yolu yürür gece 01.00'lerde Giresunspor tesislerine sırılsıklam gelir. İsmail hoca, çocukluk arkadaşı İdris abiye ‘nedir bu halin nedir, nerede kaldın?’ diye sorunca, “Arabada uyuya kaldım. Bulancak'a kadar gittim. Cebimde para olmadığından Bulancak-Giresun arasındaki yolu yürüme geldim” dedi.
AKTİF İNŞAAT FORMÜL PLASTİK EL ELE
1996 yılında küçük bir dükkanla işe başlayan ünü Trabzon sınırlarını aşan Aktif İnşaat iş hacmini büyütmeye devam ediyor. Yakın zamanda Arsin'de altı dönüm arazi üzerine yeni iş yerine taşınacak olan Aktif İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Olgun Demircan, Karadeniz Bölgesi’nin her iline toptan ihracaat yaptıklarını söyledi.
Dünyada bin şirketin arasında yer alan Formül Plastik A.Ş'nin distribütörlüğünü yapan Aktif İnşaat, kaliteli üretim ve Trabzon'un ekonomisine katkıda bulunacak. Bu konuda çok iddialı olan Aktif İnşaat ve Formül Plastik A.Ş yetkilileri geçen hafta içerisinde bölge bayileri ile yapılan tanıtım toplantısına, Formül Plastik A.Ş. yönetim kurulu Başkanı Haydar Şahin'de katıldı. Haydar Şahin, Aktif İnşaat yönetim kurulu Başkanı Olgun Demircan'a plaket verdi.
