Bir avuç İsrail dünyaya meydan okurcasına, kimseyi dinlemeden bildiğini yapıyor. Ne Birleşmiş Milletler, ne Avrupa Birliği, ne İslam İşbirliği Teşkilatı, ne de başka ülkeler, kimseyi dinlemeden günlerdir Gazze’yi bombalamaya devam ediyor.  

Gazze’de yaşayanlara güneye git diyor, güneyi bombalıyor. Kamplara yaşamaya zorlayarak kamplara yolluyor, sonra kampları bombalıyor. Hastaneleri, okulları, camileri ne varsa bombalıyor. Hiçbir kural dinlemeden katliam yapıyor İsrail.

Kim ne derse desin, İsrail dünyayı karşısına almış, Siyonizm uğruna, Filistinlileri tamamen ortadan kaldırmayı hedefleyen bir zihniyetle Gazze’de soykırım yapıyor. Yıllardır Filistinlileri yurtlarından edip türlü işkencelere, ablukalara maruz bırakmış şimdi de Hamas’ı bahane ederek tamamen yok etmek istiyor.

İsrail bütün bu aymazlıkları ve soykırımı yaparken kimden destek alıyor diye birçoğumuz düşünüyor. Başta Amerika, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, İspanya, Almanya gibi koca ülkeler küçücük bir İsrail’in emir eri gibi destekçisi oldular.

Küçük diyoruz ama İsrail bugün dünyanın kılcal damarlarına işlenmiş gibi bir ticari ağına sahip. İsrail’in en büyük desteği ticaretteki bu pazar payıdır. O Pazar payı ki; neredeyse olmadıkları sektör yoktur. Dünyada ticarette Yahudiler öndeyse, bu başarılarının da bir sırrı vardır elbette.

Bir kere ticarette müthiş istikrarlıdırlar ve kazanmış oldukları parayı yine bir başka ticari yönde yatırım olarak kullanıyorlar. Binlerce yıldır ticaretin evrensel kurallarını iyi bilir ve kullanırlar.  Nakit ve nakite dönen emtialar üzerinde yoğunlaşırlar.

Günlük kazançlarının bir bölümünü tasarruf olarak biriktirirler. Eğitime, özellikle aile içi eğitime önem verirler. Bunun gibi birçok kurallı yaşamları sayesinde dünyada birçok yerde güçlü olmaya yetmiştir.

Özellikle fast food lokantaları, kahve ve gazlı içecekleri, deterjan markaları, gibi birçok üründe önce yoğunlaştılar, sonra tekelleştiler ve sonunda da kartelleştiler. Savunma sanayi ve silah olarak da güçlü markaları ile yine ön sıralardalar.

Bütün bunlar bize şunu gösteriyor. İsrail’in gücünü etkin olarak kırmak için en az İsrail kadar başta ticarette ve diğer alanlarda güçlü olmalıyız. Bunun için de daha çok çalışmalı, bilim ve eğitime daha sıkı sarılmalıyız.

Konunun özü; hiçbir şey yapamıyorsak İsrail mallarına boykot uygulamalıyız. İnanın azdır, küçüktür demeden boykot ile beraber büyük taşları yerinden oynatabiliriz. Zaten şimdiden İsrail menşeili bazı ürünler indirime girdi. Lütfen duyarlı olalım, bilinçli olalım. İsrail mallarına boykot yaparak en azından Filistinli kardeşlerimizin yanında olalım. Almayalım, aldırmayalım!

Sözlerime son verirken, vicdanı ve imkânı olanlar için her yazımda hatırlatıyorum, deprem ve deprem bölgesindekileri ne olur unutmayın, her daim hatırlayın. Kalın sağlıcakla.