Trabzon kamuoyunun sıkça tartıştığı konulardan biri de demiryolu meseledir. Son günlerde ise demiryolu hattının güzergâhı konusunda farklı fikirler ortaya atılmıştır.

Hattın, Erzurum-Rize arasında yapılması gündeme gelmiş fakat daha sonra ağırlık Erzincan-Trabzon güzergâhına dönmüştür.

Esasen gerek demiryolunun yapımı gerekse de güzergâhı konusundaki tartışmalar 100 yılı aşkın bir zamandan beri sürmektedir. Zira Trabzon’a demiryolu kazandırma konusunda ortaya atılan ilk fikir 93 Harbi sonrasına kadar inmektedir. Savaş sonrasında Yusuf Paşa’nın başkanlığında kurulan Erzurum Islahat Komisyonu’nu, Trabzon’dan başlayan demiryolunun Erzurum’a ve oradan Bayezid’e kadar uzatılmasını teklif etmiştir.

Trabzon’a yapılacak olası bir demiryolu hattı o dönemde İran transit yolunu tamamen kendi denetimi altına almak isteyen Rusya’yı da ilgilendiriyordu. Bu nedenle Rus Hariciye Nezareti tarafından 25 Ocak 1900’de bir muhtıra hazırlandı. Bu muhtırada, Karadeniz sahillerinde demiryolu yapılması konusunda herhangi bir yabancı devlete imtiyaz verilmemesi isteniyordu. Muhtıra Bab-ı Âli tarafından kabul edildi. Buna göre Osmanlı Devleti, Karadeniz ile Erzurum ve Erzincan civarında ya kendi imkânlarıyla demiryolu yapacak, ya da bu işi Rusya’ya havale edecekti.

Ruslara verilen bu imtiyaz II. Meşrutiyet sonrası ortadan kalkınca hemen yeni projeler hazırlandı. Bu dönemde tartışılan en önemli konu Chester Projesi idi. Aslında Erzurum Mebusu Karakin Pastırmacıyan tarafından hazırlanarak sonradan Chester grubunun talip olduğu projeye göre Samsun-Sivas-Erzurum güzergâhını takip edecek olan demiryolu, çeşitli şubelerle Trabzon ve Van’a bağlanacaktı. Fakat bu öneri hayata geçirilemedi.

Osmanlı Hükümeti, İkinci Meşrutiyet sonrası sıkça gündeme gelen demiryolu ile ilgili olarak mâli sıkıntıları bir türlü aşamamıştır. Mesela Erzincan Mebusu Osman Fevzi Efendi ve arkadaşları 1909 yılında verdikleri önerge ile Sivas, Erzurum, Bitlis, Van ve Mamüretülaziz Vilayetlerini Karadeniz’e bağlayacak bir demiryolu hattının yapılmasını teklif etmiştir. Takrir, incelenmek üzere Nafia Encümeni’ne havale edilmiştir. Fakat gelen cevapta, mâli yapının müsait olmadığı ve projenin ertelendiği belirtilmiştir.

Demiryolu hattı yapımı ile ilgili mâli sorunların yanında yaşanan en önemli sıkıntılardan biri de hattın güzergâhı konusudur. Zira hattın sahile Trabzon üzerinden mi yoksa Tirebolu istikametinden mi indirileceği hususunda bir türlü uzlaşma sağlanamamıştır.

Demiryolu meselesi Mayıs 1914’te bir kez daha gündeme gelmiştir. Fakat I. Dünya Savaşı’nın araya girmesi, projenin rafa kaldırılmasına neden olmuştur. Savaş yıllarında Trabzon’u işgal eden Ruslar, Maçka’ya kadar hafif raylı sistem bir hat inşa etmişse de sonradan devamı getirilememiştir. 

Milli Mücadele sürecinde Trabzon-Erzurum güzergâhı Chester Projesinin içine dâhil edilmeye çalışılmıştır. Ottoman-American Development Company adlı firma ile yapılan görüşmeler sonucunda şirkete demiryolu güzergâhının etrafındaki madenleri işletme veya Türkiye’ye tarım makinası satma hakkı gibi bazı ayrıcalıklar verilmiştir. Ancak daha sonra Amerikalılar bu yatırımdan vazgeçmiştir. 

1924 yılına gelindiğinde önceden beri Trabzonluların hayalini süsleyen Erzurum demiryolu projesi için çok ciddi bazı gelişmeler yaşanmıştır. Zira 10 Nisan 1924’de TBMM tarafından Trabzon-Erzurum demiryolu projesi ile ilgili bir kanun çıkarılmış, güzergâh ise Sürmene-Bayburt-Erzurum olarak tespit edilmiştir. Fakat yapılan tetkikler sonucu demiryolunun 50 milyon liraya mal olacağı anlaşılınca projeden vazgeçilmiştir. Bu arada kanunda demiryolu ile birlikte düşünülen ve sadece 3 milyon liraya mal olacağı açıklanan limanın yapımından da vazgeçilmiştir. Oysa limanın yapımı, demiryoluna göre oldukça ucuzdu ve Trabzon için önemli bir ihtiyaçtı. Anlaşılan bu dönemde demiryolunun yapılamaması, liman inşasının da gereksiz görülmesi gibi bir yaklaşımı beraberinde getirmiştir. Bu yanlış düşünce nedeniyle Trabzon, 1950’lilere kadar modern bir limana sahip olamamıştır.

Neticede Trabzonlular bir asrı aşkın bir zamandan beri demiryoluna kavuşmanın hayalini kurmuş, şehri iç bölgelere bağlayıp, ticari hayatını canlandıracak demiryolunun yapımını sabırla beklemiştir.