“AK Parti çaldı ama sor bakalım niye çaldı” başlıkla yazımla ilgili olarak çok sayıda kişi aradı beni. Mail atanlar da oldu. Kimileri takdir etti, kimileri övdün mü yerdin mi anlayamadık dedi. Anlayan anlamıştır. Aynı şeyleri tekrar etmeyeceği

“AK Parti çaldı ama sor bakalım niye çaldı” başlıkla yazımla ilgili olarak çok sayıda kişi aradı beni. Mail atanlar da oldu. Kimileri takdir etti, kimileri övdün mü yerdin mi anlayamadık dedi. Anlayan anlamıştır. Aynı şeyleri tekrar etmeyeceğim. Arayanlardan birisi de Trabzon’un siyasi tarihine damga vuran bir isim. Devlet Eski Bakanı Eyüp Aşık. “Çalıntı paranın azı da bir, çoğu da. Ve o parayla hiçbir şey olmaz” dedi ve devam etti. “Yazında bahsettiğin gibi AK Parti çok şey yaptı düşüncesine katılmıyorum.  Özal’lı Anavatan Partisi dönemini hatırlayın. O dönem Türkiye büyüme yüzde 7 idi ve ülkeye yeni bir çağ açtı. Türkiye’nin dört yanı şantiyeye dönüşmüştü. AK Parti iktidarındaki büyüme hızı ancak yüzde 4.7 oldu.  Yakın iktidarlar arasında en az büyüme AK Parti iktidarında yaşandı. Bunlar resmi rakamlardır. Türkiye en yavaş bu iktidar döneminde büyümüştür.  Bizim dönemimizde yapılan yolları bir düşünün. Sinop- Sarp Karadeniz Sahil yolunu kim yaptı. Türkiye’nin dört bir yanını otoban ve duble yollarla ördük. Bunlar ne kadarını yaptı. Elbette dönemlere göre ihtiyaçlar ve var olan imkânlar da önemlidir. Bazı ihtiyaçlar zamanla hasıl oluyor. Bizim dönemimizde yapılan derslik sayısı ile AK parti iktidarında yapılan derslik sayısı aynı olması beklenemez. O zaman 40 yıl öncesine gidin veya İsmet İnönü dönemiyle kıyaslayın. Olmaz, çünkü o dönem o kadar öğrenci yoktu, haliyle ihtiyaç yoktu. Şimdi öğrenci sayısı arttığı gibi dersliklere de ihtiyaç duyuluyor. Elbette daha çok yapılacak. Ama bunlar işin reklam boyutunu öyle iyi yapıyorlar ki insanları etkileyebiliyorlar “ dedi. Hırsızlığın büyüğü de aynıdır, küçüğü de diyen Devlet Eski Bakanı Eyüp Aşık anlatmaya devam etti “Bir de yazında diyorsun ki bunlardan öncekiler çaldı bir şey yapmadı, bunlar çaldı ama yaptı” öyle şey olur mu? Çalıntı parayla hiçbir şey olmaz. Hırsızlık hırsızlıktır. Büyüğü de küçüğü de aynıdır. Bunların ülkeye yaptığı tahribatı görmüyor musunuz? Her şeye müdahale ediyorlar. Yargıyı ele geçirdiler, polisi dağıttılar, askeri içeri tıkadılar.  Onlar kendilerini destekleyen ile desteklemeyeni ikiye ayırdılar. Yolsuzluklar yapılıyor, yargıya müdahale ediliyor ama ne istifa ediyorlar, ne de yapanı ettiriyorlar. Bakın ben bir telefon konuşması yüzünden istifa ettim. Alaattin Çakıcı ile görüştüm diye beni suçladılar. Ne yardım ettim ne onun için bir şey yaptım. Sadece telefonda konuştuk. Ama ben kalkıp hem bakanlıktan hem milletvekilliğinden istifa ettim. Başbakan Mesut Yılmaz istifa etme dedi ettim. Rahmetli Bülent Ecevit istifa etme dedi, ettim. Gittim istifa dilekçemi TBMM başkanlığına sundum. Bunlar gibi değil istifa dilekçemi kaybetmedim. Kaç zamandır bir dilekçeyi bulamıyorlar. Nerede olduğu belli değil. Ben yargıya gideceğim ve suçsuz olduğumu ispatlayacağım dedim gittim, yargılandım ve aklandım. Ama bunlarda o yürek ne arar” dedi. Aşık son olarak şunları söyledi “Bunlar yaptıkları küçük işlerin propagandasını iyi yapıyorlar ve büyük bir şey yapmışlar gibi gösteriyorlar. Biz bunu yapamadık. Ama Türkiye en az bu iktidar döneminde büyümüştür. Eyüp Aşık siyasette renkli bir simaydı. Türkiye’nin yakın siyasi tarihine iz bırakanlardandır. Pratik çözüm teknikleri vardı. Bürokratik işlemlere kızar ve anında çözümler üreten bir politikacıydı. 5 dönem başarılı bir milletvekili olarak hizmet verdi. Çaykur onun döneminde kurtarıldı, hayat buldu. Kuruma 5 bin işçi alındı. Tekel’de onun döneminde yüzlerce kişi istihdam edildi. Eyüp Aşık bu ülkenin yetiştirdiği değerlerden biridir, devlet politikalarında danışılacak kişidir. Allah kendisine uzun ömürler versin.