Geçen sezon hem sergilediği futbol, hem de aldığı sonuçlarla taraftarını futboldan soğutup statlardan uzaklaştıran Trabzonspor, giden sağbek Pedro’nun yerini Pina ile doldurup,Banza’nın yerine de büyük golcüsü Onuachu’yu geri getirerek büyük iş başardı ama, asıl büyük sorunun yaşandığı bölgesi olan aynı orta sahayla girdi yeni sezona..
Ve bu zaaf tüm oyuncuların aşırı iyi niyetli mücadelesine rağmen Kocaelispor maçında net olarak bir kez daha görüldü.
***
16 yıl sonra yeniden çıktığı Süper Lig’deki ilk maçında, hem de Trabzonspor gibi bir rakip karşısına kendi sahasına çakılıp adam markajıyla ‘Önce beraberliği sağlama alayım, atarsam atarım, atamazsam da yemem’ gibi bir anlayışla çıkan Kocaelispor’un yadırganacak bir tarafı yoktu. Üstelik bunu da nedeyse başaracaklardı.
Bizim Uğurcan’ın hüneri, santraforları Petkovic’in de cömertliği olmasa , amaçlarına ulaşabilirlerdi.
Ancak bütün bunlara rağmen ilk yarı boyunca daha etkili ve gayretli olup galibiyete yakın taraf Trabzonspor’du.
Bunun için pozisyonlar da buldu ama bunları değerlendiremeyince verilen onca emek, dökülen ter karşılığını bulmadı ve bu yarı 0-0 sonuçlandı.
Devre olduğunda düşüncemiz ‘Trabzonspor bir gol artarsa rakibi üzerine çeker ve daha rahat oynama fırsatı bulup farkı da açar’ şeklinde idi, ancak yanıdık.
Trabzonspor golü buldu lakin, sahaya ağırlığını koyan aksine Kocaelispor oldu.
Çünkü bu anlarda Trabzonsporlu oyuncularının yorulmasının dışında, orta saha zaafı da belirgin şekilde ortaya çıktı.
Arkadaşlarını çekip çevirerek oyunun balansını ayarlayacak,
,üzerine gelen rakibin defans arkasına atacağı toplarla pozisyona sokacak bir şefin yokluğu gün gibi aşikar oldu..
Ve de bunu yapsın diye görevlendirilen ancak başta yaşı gereği buranın oyuncusu olmayan Nwakaeme bu anlarda hala sahadaydı.
Nwakaeme bunu bence ancak şöyle yapar.
Baştan değil de galipken baskı altında kalıp son 15-20 dakikaya girilse ‘ Oyunun temposunu düşür’ mantığıyla Nwakaeme sahaya sürülse tamam da, bence böyle değil.
Sonuçta tüm oyuncuların hiçte müsait olmayan bir havada ortaya koydukları iyi niyetli büyük gayret ve coşkulu taraftarın da desteği altında Trabzonspor sahadan galip ayrılıp sezona 3 puanla başladı.
Ki hocamızın da dediği gibi bu aşamada asıl önemli olan galibiyetti.
Bu da başarıldı.
Kutluyoruz.
Ki bu galibiyetler oldukça oyuncuların kaybolan güvenleri de geri gelecek, bu da iyi sonuçları beraberinde getirecektir.
Hele de geleceği söylenen aranan vasıftaki bir orta sahanın da katılmasıyla hiç şüphem yoktur ki; yarınlar bugünden güzel olacaktır.
Bu arada peşin söyleyelim; Gelmese bile bu Trabzonspor bile bu hafta da İstanbul ’da Kasımpaşa’yı yener.
Kazım iyi işler yapacak
Trabzonspor’un Fransa’nın Rennes takımından kadroya kattığı 22 yaşındaki solaçık Kazeem Olaigbe’nin (Kazım) gelmeden önce videolarına bakınca çubuk, çevik, süratli, adam eksilten, diripling yapabilen, defansın arkasına sarkan iyi bir oyuncu gördük.
Yaşı genç olduğu için de bunların eski olamayacağını düşündük.
Tam hazır olmadan çıkıp 60 dakika sahada kaldığı Kocaelispor maçında gördük ki, ; yanılmamışız; Trabzonspor uzun bir aradan sonra nihayet aranan vasıfta bir oyuncu bulmuş.
Özellikle deplasmanlarda çok işi görecek bu Kazım, kendisi attığı gibi, Onuachu’ya da çok goller attıracaktır.
Dakika bir gol bir!
Yahu iki takım için de daha sezonun ilk maçı.
Ne şampiyonluk ne de küme düşme söz konusu değil.
Papara Park’ın tribünlerini dolduran futbolseverler muhteşem bir ortam oluşturmuş.
Sahada ise hakemle işi olmayıp futbolunu oynamaya çalışan futbolcular.
Yani bir hakem için ideal bir ortam..
Lakin sen topa vurmaya çalışan Nwakaeme’nin ayağı hamle yapan rakibininkine değdi diye jet hızıyla çıkardığın sarı kartı, Kocaelisporlu oyuncunun 2 metre gözünün önünde gerçekleşen ,Onuachu’nun tendonunu koparıp sezonu kapattıracak kadar tehlikeli hamlesine seyirci kalıyorsun.
Ahmet’in Kazım’a yaptığı penaltıyı da saymıyorum bile..
Bir hakem, hem sezonun ilk maçında , üstelik te 4 asgari ücret karşılığı para aldığı bir maçta, bu hataları nasıl yapar ya..
Hiç kusura bakma hoca;
Adın Çağdaş ama, hakemliğin çağdışı!..