Son birkaç ay içinde çok büyük acılar yaşadık.

Suriye’de şehitlemiz oldu. Güneydoğu’da terörle mücadele de görev yapan en seçkin paşamızı kaybettik.

Onun yanında İstihbarat Albay, Korumalar, Helikopter pilotları ve bakım ekibi.

Yandık ama yıkılmadık.

Helikopter denince aklıma Malatya Hava Alayı gelir. O hava alayında santralde  görev yaparken 2.Ordu Komutanı ile ilgili bir bilgi ulaşmıştı:

‘Helikopteri bilinmeyen köye zorunlu iniş yaptı haber alınamıyor.’

Ordu alarma geçmişte ve Necati Paşa’ya sağ salim ulaşılmıştı.

Bu kez köylülerimiz enkaza ulaştı ancak iki yiğimidimizi kurtarabildiler.

Uçak ve Helikopterler için en kötüsü kar, yağmur ve fırtınadır. Osman Erbaş Paşa ve emrindekiler böyle bir ortamda şahadete gittiler.

Ama bakıyoruz onların ruhu bizler de yok,  aynı gece eğlenenler var!

Eğlenmeyin şehitlerimiz var diyenlere fırça atmaya kalkanlar var!

Sevgili okurlar;

Çanakkale ruhu, Kıbrıs ruhu; terörle mücadele ruhu kayboldu.

Milli ruh kayboldu. Bunu etrafınıza bakın görürsünüz!

11 şehit var; umurunda olmayan bir gençlik de var.

Hala eğlenenler var.

Ama şükür ki şehitlerimizi bir asır geçse de unutmayalar da var.

Bu da bizim gururumuz.

İşte Trabzonlu Ali Çavuş.

Dünyanın en büyük Bakır Osmanlı kazanını, demliğini yapan ve bu alanda ünvanı elinde bulunduran Trabzonlu Bakırcı bu kez yaptığı eserle herkesi duygulandırdı,

Ali Çavuş 61 yaşında, Trabzon 61 Plakalı, Trabzon’da 2 metre 61 cm’lik top mermisi yaptı.

Çanakkale savaşının seyrini değiştiren Seyit Onbaşı’nın taşıdığı merminin tıpatıp aynısını yaptığını söyleyen Ali Çavuş, ‘Bende askerde onbaşı idim. Trabzonlu Ali Çavuş’tan Seyit Onbaşıya vefa. Merminin ucunu da varakla kapladım. Onlar için az bile. Şehitlerimize daha fazla değer vermeliyiz. Onlar bize bu vatanı verdi. Biz onlar çok çalışmalıyız’ dedi.

Ali Çavuş ile bakırcıların dibinde komşuyuz.

Gazetenin hemen altında.

Sevgili dostumuz Özcan Sayal aradı ve bu milli duruştan söz etti. İşyerine geçtim. Doğrusu o mermiyi görünce bende duygulandım ve gururlandım.

Ali Usta dededen bakırcı.

Bakın daha neler söyledi:

‘Dedem, babam, ben ve sonrası 4 nesil bakırcıların dibindeyiz. Dünya barış demliğini yaptım. Dünyanın en büyük bakırcı ünvanını aldım. Guines’e girecektim prosedüre takıldım. Seyit Onbaşının anısına top mermisi yaptım. Merminin üzerine Seyit onbaşının işledim. Askerde onbaşı idim. Seyit Onbaşı ve Bakırcı Ali Onbaşı. Vefa borcumuz. Altıntan top yapsak ödeyemeyiz. Vefa olsun diye yaptım. Sayın Cumhurbaşkanım uygun görürlerse ona hediye edeceğim. Bu eserim Çanakkele’ye gitsin isterim. İşlenebilecek en kalın bakırdan ve  mermi kısmını da  altın varaktan yaptım. Bu insanları unutamayız. Her zaman  zafer benim diyebilenindir, başarı ise başaracağına inananlarındır.’

Çanakkele zaferinin üzerinden 106 yıl geçti.

Ama Ali Çavuşun aklı hala Seyit Onbaşının kaldırdığı 260 kiloluk top mermisinde.

O merminin benzerini yaptı. Başını da altından kapladı.

Bu bir milli duruştur, milli ruhtur.

Ali Çavuş’un milli ruhu gençliğe ilham olur inşallah