Yıllardır konuşuluyor, tartışılıyor, vaat ediliyor…
Ama bir türlü somut bir adıma dönüşmüyor.
Karadeniz’e demiryolu meselesi, neredeyse Cumhuriyet tarihi kadar eski bir mesele.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hayaliydi bu.
O dönemlerde Devlet Yatırım Programına dahi alınmıştı.
Ama ne yazık ki üzerinden bir asır geçmesine rağmen Karadeniz hâlâ tren yoluna kavuşamadı.
Sadece sıradan bir yatırım değil bu, bir hak meselesidir, bir hak teslimidir artık.
Karadeniz insanının emeğinin, sabrının, yıllardır bekleyişinin karşılığıdır.
Bugüne kadar bu bölgeden Cevdet Sunay gibi bir Cumhurbaşkanı, Hasan Saka ve Mesut Yılmaz gibi Başbakanlar çıktı.
Recep Tayyip Erdoğan gibi Karadenizli bir Cumhurbaşkanımız var.
Ama hâlâ o kara tren mırıldanması dudaklarımızda; “Kara tiren gecikir belki de gelmez...”
Biz artık bu türküyü “Kara tiren gecikti, artık hiç gelmez” diye söylüyoruz ne yazık ki.
Özellikle son 40 yılda Karadeniz’in siyasetteki etkinliği ortadayken, bu bölgeden çıkan bakanların sayısı da oldukça fazlaydı ama maalesef somut bir adım atılamadı.
Eyüp Aşık, Fahrettin Kurt, Koray Aydın, Faruk Özak, Erdoğan Bayraktar, Süleyman Soylu, Mustafa Varank, Berat Albayrak, Mehmet Muş, Mehmet Cahit Turhan, Adil Karaismailoğlu ve nihayetinde mevcut Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu.
Bu kadar güçlü siyasi temsilin olduğu bir bölge, hâlâ demiryoluna hasretse ciddi ciddi oturup düşünmek lazım.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Binali Yıldırım’ın Trabzon'a demiryolu projesinin Atatürk'ün hayali olduğunu belirtirken 'Uzaktan bakıldığında oldukça zor bir proje gibi duruyor ama imkânsız değil” demesinin üzerinden tam 14 yıl geçti.
Zaman geçti, sözler unutuldu, heyecan söndü
Ama bizler unutmadık.
Çünkü demiryolu, Karadeniz’in sadece ekonomik kalkınması için değil, sosyokültürel gelişimi ve ülkenin diğer bölgeleriyle entegrasyonu açısından da hayati bir yatırımdır.
Artık bu sessizlik bozulmalı.
Siyasetçiler kadar sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, üniversiteler, iş dünyası da sesini yükseltmeli.
Bu bir çağrıdır:
Ey siyasetçiler!
Ey karar vericiler!
Artık bahane üretmeyelim.
Tren yolu Karadeniz’in hakkıdır, lütuf değil.
Ve o hak artık teslim edilmelidir.
Eğer bu yatırım Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde, Karadenizli bir Ulaştırma Bakanı varken yapılmazsa, bir daha asla yapılamaz.
O yüzden bir kez daha soruyoruz,
Şimdi değil de ne zaman?
Karadeniz daha ne kadar bekleyecek?
Gelecek nesiller bu türküyü ağıt gibi mi dinleyecek?
Bu bir tarihi sorumluluktur. Bu bir vicdan meselesidir.
Karadeniz artık hakkını istiyor.
Demiryolu Karadeniz’in alın teridir, yılların sabrıdır, anaların duasıdır.
Kara tiren gecikti, artık hiç gelmez dememeliyiz.
Ve o tren artık gelmelidir…