Modern ebeveynliğin en büyük yanılgısı: Disiplinsizlikle gurur duymak! Bir çocuk sınıfta arkadaşını itiyor. Başka bir çocuğun saçını çekiyor. Öğretmene ukalalık yapıyor, dersi sabote ediyor, arkadaşına zorbalık yapıyor…

Ve sonra o efsane cümle geliyor:

“Hocam, biz çocuğu özgür yetiştirdik.”

Hayır, siz çocuğu özgür yetiştirmediniz. Siz çocuğa hiç sınır koymadınız. Siz disipline “travma”, otoriteye “baskı”, kurala “faşizm” dediniz. Siz, kendi çocuğunuzun canı yanmasın diye başka çocukların canını yakan bir sistem kurdunuz.

Son yıllarda bazı ebeveynler arasında “çocuğu sıkmamak”, “baskılamamak”, “ona alan tanımak” gibi kulağa hoş gelen kavramlar, aslında sadece ebeveyn sorumluluğundan kaçmak için uydurulmuş konforlu bahaneler haline geldi.

Her yaptığına “karakter özelliği” etiketi yapıştırılan çocuklar, aslında şımarık, empatisiz ve denetimsiz bireyler olarak büyüyor.
— Ödevini yapmıyor: “O kendi ritmini buluyor.”
— Kurala uymuyor: “Onun enerjisi yüksek.”
— Başkasına zarar veriyor: “Kendini ifade etme biçimi bu.”

Bir dakika!
Başkalarının alanına tecavüz etmek, kendini ifade etmek değildir.
Başkalarının hakkını çiğnemek, liderlik değildir.
Kurala karşı gelmek, özgürlük değildir.
Bu sadece bencillik, ilgisizlik ve eğitim ihmaliyle süslenmiş bir toplumsal çöküştür.

Bazı ebeveynler çocuklarını öyle bir yere koydu ki hayatın kurallarla işlediğini unuttular. Öğretmen uyarınca saldırıya geçen, diğer velilerle tartışınca “kıskanıyorlar!” diyen, çocuğuna sınır çizen herkesi düşman ilan eden bu tip aileler, aslında kendi çocuklarına en büyük kötülüğü yapıyorlar.

Peki neden?
Çünkü birileri özgürlükle disiplini ayırt edemedi.
Çünkü birileri "çocuğum üzülmesin" diye toplumun çocuklarını harcadı.
Çünkü birileri “modern ebeveynlik” diyerek suçu pedagojik terimlerin arkasına sakladı.

Bir çocuğu hata yaptığında haklı göstermek; ona hayatta tutunacak değil, düşecek bir uçurum inşa etmektir. Çünkü gerçek dünya, kimsenin egosunu okşamakla meşgul değildir.

Gelecekte empati yoksunu, hiçbir otoriteyi tanımayan, kurallara tahammülsüz, eleştiriye kapalı, başarısızlık karşısında yıkılan bireyler yetiştirdiğini unutan ebeveynlere şunu demek istiyorum:

Yani siz çocuğu özgür yetiştirmediniz arkadaşım!
Onu sorumsuzlukla donattınız, şımarıklıkla süslediniz, ego patlamasını "özgüven" sandınız ve onu hayata hazırlamak yerine, hayatın karşısına çıplak ve korumasız bıraktınız.

Artık şu gerçeği kabullenmenin vakti geldi: Çocuklarınızın özgür ruhlu olması için önce onlara vicdanı, saygıyı ve sınırları öğretin. Bir çocuğa sınır koymak baskı değil, sevgidir. Kurallar koymak ruhunu değil, karakterini inşa eder. Özgürlük, başkalarının hakkını çiğnemek değil; onlara saygı duymayı bilmektir. Disiplinsizlikle övünen bir ebeveynlik anlayışı, sadece kendi çocuğunu değil, hepimizi mahveder.